Tahminim перевод на английский
1,316 параллельный перевод
Benim tahminim 40'larda.
I'm guessing late 40s.
Tahminim evlidir.
I'm guessing he's married.
Tahminim arkadaşın sabaha ölür.
My guess is your friend will be dead by morning.
Gittiğini söylediğin zaman ama nereye olduğunu söyleyemediğin zaman, ilk tahminim Kore olmuştu.
When you told me you were going away, but couldn't say where, my first guess was Korea.
İkinci tahminim İsrail'di.
My second guess was Israel.
Bu kesinlikle benim ilk tahminim olurdu.
That would definitely be my first guess.
Şimdi, benim tahminim belli gezegenlerde iletici cihazlar var... muhtemelen sinyali alıp en yakın kovan gemisini alarma geçiriyorlar.
Now, my guess is there are probably relay devices on certain planets that probably pick up the transmission and alert the nearest hive ship.
Tamam, bunu biliyoruz. İşte en iyi tahminim.
Okay, so we know that.
- Benim tahminim, adi suçlu.
- My best guess would be petty criminal.
Benim tahminim eğer teknede olsaydınız şu anda ölmüş olacaktınız.
My guess is that if you were on that boat, you'd be dead right now.
Benim tahminim, hayatını en kısa yoldan geri almak istiyor.
My guess is he wanted to get his life back together as quickly as possible.
Benim tahminim çocuğun babası Teddy'nin her şeye burnunu soktuğunu öğrendi ve onu susturmak istedi.
My guess is that the dad found out Teddy was snooping around and he wanted to shut him up.
Benim tahminim yardım etmek için birisi durdu.
My guess is someone stopped, maybe to help.
Benim tahminim, Eyalet Başkanına yapılan suikast dikkatlerin Kuroda'dan çekilmesi için bir düzmece idi.
My guess is the Governor's assassination was a ruse by Kuroda... to divert attention from him.
Tahminim doğru mu yani?
I guessed that? I was right?
En azından benim tahminim bu.
That's my guess anyway.
Bu sadece benim tahminim.
I can only guess.
Tahminim damarlarına kesik yaraların birinden girdi.
I'd say it entered your bloodstream through one of your outs.
Benim tahminim bu yönde olurdu.
That would be my guess.
Tahminim, eğer zayıflık gösterirseniz, boğazından, midesine gidebilirsiniz.
I think if you were weak around him, you're going down his gullet, going down the pipe.
Tahminim, diğer herkesten daha çok
I think more so than anybody else.
Tahminim içmeye ve yanlış insanlarla takılmaya orada başladı.
I think he started drinking out there and having, you know, just hanging out with the wrong people.
Ama tahminim, ilahi birşeydi bu.
But I guess it was an epiphany for him.
Tahminim o ilginç aksağanı da, nereden geldiği olayını da, bundan sonra edindi.
I guess that's when he came up with where he was from and his delightful accent.
Ama tahminim Timmy bunu, o karanlık yere, hapise giderse, hayatının nasıl olabileceğini ona hatırlattığı için yapıyordu.
But he did it, I think, to remind him if he went to that dark place, what his life would be.
Tahminim doğruysa, sadece bayılmıştır.
No, he's not dead, he was just unconscious, if I may judge.
Benim tahminim mi?
My prognosis?
Tahminim, araba köşeyi dönmüş ve köpeği görmemiş.
My guess is that the car came around the bend and didn't see the dog.
En iyi tahminim? Cesetler yere yığılmadan önce her ne yapmayı planladıysa onu yapıyor.
She does whatever she planned on doing before the bodies started rolling.
Tahminim?
My guess?
Bir yer ekibi göndermeden kesin olarak bilemeyiz... fakat su anki tahminim yaklasik... 2,000 yillik olduklari.
We won't know for sure until we send a ground team... but the initial estimates have it... on the order of approximately 2,000 years.
Tahminim güneye gitmiştir.
My guess is she's gone south.
- Benim tahminim, Rana temporaria.
- I'd guess Rana temporaria.
Tahminim bir yıldır buzdolabının içinde olduğu.
I'm guessing she's been in the refrigerator for a year.
Harika bir tahminim var :
A wild guess :
Benim tahminim, çocuk hiç uyanamadı bile.
My guess, he never woke up.
Eveet, benim tahminim gençler benzin parası için ATM de durdurlar.
Okay, my guess is the guys stopped at the ATM to get cash for gas.
Benim tahminim, Taksi yolcuyu bırakıp gittikten sonra kılpayıyla saçmalara yakalandı
My guess is, the cab was parked down there the driver peeled out when he was shot.
Benim tahminim, Bonnie'yi de aynı aptalca şeyleri kullanarak arıyorlardı.
My guess, it's the same boob who was calling Bonnie.
Benim tahminim, başka birinin arabasıyla taşınmış.
My guess, she was rolling around in someone's trunk.
Tahminim, onu nasıl büküp kutuya koyacağını biliyordun.
My guess is you knew how to fold him and put him in the box.
Tahminim, Victor'un oğlu intikam almak istiyormuş.
My guess is, Victor's son was seeking revenge.
Benim tahminim... o senin araban, Mike.
My guess... is that that's your car, Mike.
Tahminim tuttu.
Lucky guess.
Tahminim komedi kulübü ile ilgili bir şey
My guess is he's attached to one of these things of the comedy club.
Birkaç tahminim var.
'Cause I've got a few guesses.
- Benim tahminim de bu olurdu.
That would be my guess.
Tahminim : Kadının biri seni hayalarından yakaladı.
My guess : some woman's got you by the nads.
Benim tahminim, olayın failinin silahı sürüklemesi yüzünden oldular.
My bet is, they're from the perp dragging the weapon on the ground.
İkinci tahminim bu olurdu.
Yeah, that would have been my second guess.
Benim tahminim yani.
My guess.