Ve bana перевод на английский
75,843 параллельный перевод
Çöz ve bana bırak.
Untie me, and walk away.
Ve bana senin hiç bir zaman yeterli olmayacağını söyledi.
And he said that you'd never amount to much.
- Sonra bana döndü. Ve bana doğru baktı.
- And then it turned to me, and it looked right at me.
Sana ve bana oldu.
Happened to you and me.
Oğlunu öldürdüğünü izle Ve bana yanıldığımı söyle.
You watch your son die and tell me I'm wrong.
Ve bana inanmazsan... Hampton ve Raju'ya ne yaptıklaryna bir bakın.
And if you don't believe me... take a look at what he did to Hampton and Raju.
Ve bana anahtarını nereden verdin.
And where you gave me the key.
# Geri dönecek ve bana sahip çıkacaksın...
Thou wilt return and claim me, Lord...
Beklemek istemiyorum ve bana yardım etmeni istiyorum.
I don't want to wait. And I want you to help me.
Jason yanımda olan biriydi ve bana evlenme teklifi etti. Protokolümde bunu sınırlayan herhangi bir madde yer almıyordu.
And Jason is a person who was near me, and then he asked me to marry him, and there is nothing in my protocol that specifically barred that from happening.
Adamın biri, kulübe gelir içer ve bana asılırdı falan.
Some guy who used to come into the club, drink, hit on me, whatever.
Pekâlâ tatlım, bana Ganymede'deki her geminin kesintisiz izini göster. Kulaklarını dört açıp MKCD'na ait her frekans bandını ve yayını izle.
All right now, darling, give me a continuous track on every ship on Ganymede, and keep your ears peeled, monitor every MCRN band and broadcast,
- Gazete ve dergi hikayelerini kastediyorsun Bana canavar deyin.
- You mean the newspaper and magazine stories calling me a monster.
Leo, kasa soyulduktan sonra bana geliyor Ve biraz sakinleştim.
Leo comes to me after your safe was robbed and I do a little quiet poking around.
Bana izin verirseniz, gördüğünüz gibi gömecek bir cenazem var.
If you'll excuse me, I've got a burial to see to.
İnan bana, Morse, bunu çok gördüm.
Believe me, Morse, I've seen it all too often.
İnan bana, Blake, yıllarca başka bir şey düşünmedim.
Believe me, Blake, I've thought of nothing else for years.
Ve sadece başkanın ofisine değil... Bana da.
And not just to the mayor's office... but to me.
Yani, sana böyle ucuz teşekkür etsem ve seni bu kadar olayın içine sürüklesem, bana saygı duymazdın.
I mean, you wouldn't respect me if I were to take a cheap thank you and drifted off into whatever awaits me.
Ve sadece belediye başkanının ofisi için değil Ama bana.
And not just to the mayor's office but to me.
Evet, sadece bana baktı ve gitti.
I didn't. Yeah, it just looked at me and went away.
Birinin aynaya gidebileceğini bilmeseydim... Ve inan bana, Keşke bunu bilmeseydim...
If I didn't know that somebody could go through a mirror... and believe me, I wish I didn't know that...
Henüz bana ait olmayan birkaç şey var Wheal Grace onlardan biri.
There are a few places I've yet to purchase, Wheal Grace being one.
Trenwith topraklarına bir daha adım atmayarak ve o aileden kimseyle görüşmeyerek bana iyilikte bulunacaksınız.
And you'll favour me by never setting foot on Trenwith land, nor having dealings with any of the household.
Bana göre, bizim sınıfımızdaki birçok kişiden daha akıllı ve esprili.
To my mind, he has more wit and humour than many of our class.
Bana kötü bir şey yaptığımı söylüyor.
Which tells me I've done a wicked thing.
Morwenna'yı unutmama yardım etmesi için bir amaç edinmemi sen söyledin ve bu yaptığımın bana olmasa da bir başkasına iyiliği dokunabilir. "
"You tell'd me to find some purpose to help me forget Morwenna " and this may do good to someone if not to I. "
Bana haftalardır soluyordu, ancak evde kalma ve dinlenmeyi reddetti.
I'm told he'd been fading for weeks, but declined to stay home and rest.
Ve benimki de bana ait.
And the mine belongs to me.
Her şeyin iyi olduğuna ve endişelenmek için bir nedenim olmadığını bana temin eder.
He assures me that all is well and I've no cause for concern.
O kadın bana karşı Ross'la birlik olmuş ve suç ortaklığı yapması için kışkırtılmış.
That woman has conspired with Ross against me and has clearly been abetted.
İnan bana, gelseydim daha kötü olurdu.
Well, trust me, it would've gone much worse if I did.
Ben çok utangacımdır o yüzden bana biraz tuhaf geldi.
You've been staring at me, and I'm awfully shy, so it's... it's a bit weird for me.
Kalıcı şef olmayı hak ettiğimi ispatlama çalışırken ve kimse bana saygı duymuyorken nasıl liderlik yapabilirim?
- Mm. - It's hard enough proving that I deserve the permanent chiefship, but how do you lead when no one respects you?
Kardeşin bana emanet Syd.
Syd. I've got her.
O zaman bana bir silah ver ve tepeyi göster çünkü eğer senin düşmanınsa benim de düşmanım.
Then give me a gun and point me up a hill, because if he's coming after you, he's coming at me.
İkinci kez avukat gibi davrandığımı biliyorsun ve hâlâ bana iş mi teklif ediyorsun?
So you knew that I faked being a lawyer twice, and you're still here to offer me a job?
Neye istiyorsan ona inan Harvey bana bağırdı çağırdı ve şimdi yardımımı kendi isteyecek kadar adam olamıyor mu?
You can believe whatever you want, but Harvey lashed out at me, and now he's not even man enough to come to me to ask me for help himself?
Hayır, Markus'un hasta oluşu, senin onunla ilgilenmen ve bunu bana hiç söylememesi etkili oldu. - Harvey- -
No, it's because Marcus got sick, and you took care of him, and he couldn't even tell me that.
Sayın hâkim, Bay Grady bu saçmalığın bir kopyasını bana 20 dakika önce verdi ve kayıtların konuyla alakası olmadığını kabul etti.
Your Honor, Mr. Grady gave me a copy of this nonsense 20 minutes ago, and he specifically agreed it wasn't relevant.
Şöyle ki gitmeden önce bana bir söz vermişti ve şimdi döndü işe de girdi benimle evlenmesinin vakti geldi.
I finally told him that he made me a promise before he went away, and now that he's back and gainfully employed, it's time for him to make an honest woman of me.
İstediğim şeyi yapıyorum ve insanlara yardım ediyorum bana bebek bakıcısı demek istiyorsan buyur de, çünkü şu an ev yanıyor çocuklar yatak odasında ben de onları kurtarmak üzereyim.
- Hey, I'm doing what I wanted, and I'm helping people, so if you wanna call me a babysitter, you go right ahead, but right now the house is on fire, the kids are in the bedroom, and I'm about to goddamn save them.
Bana kazık atacak olursan Kevin, gelip seni ve bütün aileni öldürürüm.
And if you fuck me, Kevin, I will come back and kill you and all your family.
Evet, ben de öyle bir şey olmadığını söyledim, ama bana inanmıyor.
Yeah, I've told him it's not true, but he doesn't believe me.
Bana da yaptın, Meg'e de yaptın...
You've done it to me, to Meg.
Ama sen bana karşı hep iyi oldun. Evlilik yeminim için son 3 saniyedir araştırırken toplamda 231,600 şarkı, film, şiir ve romanın ana temasından anladığım üzere aşk da sanırım işte böyle bir şey.
And according to the central theme of 231,600 songs, movies, poems, and novels that I researched for these vows in the last three seconds, that's what love's all about.
Jason ve sahte Eleanor gidip de sen gerçek Eleanor'la devam ettiğinde bana ne olacak?
What's gonna happen to me when Jason and Fake Eleanor go and you're off with Real Eleanor?
Bana güven her şey kontrolüm altında.
- Trust me, I've got this.
Sonra da bana ve Danny'e döndü, bizi öldürecekti!
And then he turned on me and Danny, he was gonna kill us!
- Ben sana olmuyorsun demedim ki... - Hayır, sen bana mal bir İrlandalı yardımcıymışım gibi davranıyorsun ve bence neler olduğunu bana anlatman gerek aşkım.
I'm not saying you're not no, you're treating me like an idiot Irish sidekick, and I think you need to tell me what the hell is going on here, love.
Bir gece gelip bana Tanrı'nın kaybolduğunu ve beyaz takım elbiseli adamların O'nun peşinde olduğunu söyledi.
He comes in one night, tells me... God's missing and that these people in white suits are after him, warning him to be quiet.
bana 1773
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana bunu yapma 64
bana yardım et 686
bana uyar 325
bana ne 176
bana yalan söyleme 146
bana göre 203
bana bak 1395
bana öyle bakma 161
bana gel 139
bana yalan söyledin 158
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana bir bira ver 21
bana bir bak 53
bana bir sigara ver 29
bana güven 272
bana biraz para ver 28
bana sorma 88
bana biraz zaman ver 38
bana ver 290
bana biraz su ver 19
bana bir bira ver 21
bana bir bak 53