Çad перевод на английский
21,475 параллельный перевод
- Son zamanlarda çadır kentlerin sayısının arttığını fark ettin mi?
Have you noticed how many more tent cities there are lately?
Bangladeş'in çocuğunun kulağı ağrıyormuş. Çad'ın reflüsü varmış.
Bangladesh's kid has an earache, Chad has acid reflux,
Çadırları kuralım!
Let's get the tents up!
Cadılar Bayramı Katliamı'nın hikâyelerini bilirsiniz, biliriz. Parlamento ordusu Shepzoy'a girmiş tüfek ve kılıçlarıyla önlerine çıkanları öldürmüştür.
You know the stories of the Allhallows Massacre, we all do, about how the Roundhead army rode on Shepzoy with their muskets and swords, slaughtering all before them.
Olayın gerçekleştiği zaman tıpkı şimdiki gibi Cadılar Bayramı zamanıdır.
And it was Allhallows time when it happened, just like now.
Bence gülümsemek Cadılar Bayramı'nın anlamını azaltır Gideon!
I think that would detract from the sense of Allhallows, Gideon!
Cadılar Bayramı arifesinde Parlamento ordusu Shepzoy'a girdiğinde kadın, erkek, çocuk herkesi öldürdüler.
Allhallows Eve, when the Roundheads rode on Shepzoy. They slayed every man, woman and child.
İki renkli cadı doğruyu söylüyormuş.
That two-tone witch was telling the truth.
Seni teselli etsinler, benim cadının teki olduğumu, seninse kusursuz olduğunu söylesinler!
They can all console you and tell you what a witch I am and how perfect you are!
Aslında annem Tatlı Cadı'dan esinlenerek koymuş.
Actually, my momma named me after Bewitched.
Onu cadı Mercy Lewis'in elinden kurtardım.
I saved her from that ogress Mercy Lewis.
Yoksa senin sefil cadılarından biri yetişkin bir erkeğinkini mi kapacaklar?
Or will one of your wretched witches snatch a grown man's...
Cadının saçından bir tutam al ayı pençesi haseki küpesi, ban otu, sümbül hezaren çiçeği, adamotu, misk otu ve ısırgan otu ekle.
Take a hair of the witch that bit you... Add bear's breech, columbine, henbane, hyacinth, larkspur, mandrake, mugwort, and nettle.
Cadılarla ilgili gerçeği bilen tek kişi sizsiniz.
You're the only one knows the truth about witches.
Cadılardan konuşmayalım, Isaac.
Let us have no talk of witches, Isaac.
Beni dinle ve bana güven cadılardan uzak dur.
Listen and believe me when I tell you... stay away from witches.
İçindeki cadıyı öldürdüm ve hiçbir şey kalmadı.
I have killed the witch in you and left nothing.
- Cadı mı?
- JEREMY :
Rusya'da bir cadı bulmanın kolay olduğunu sanırlar.
[Gasping] You'd think it would be easy to find a witch in Russia.
Ama gerçek bir cadının...
But a real one...
Bir cadıyı ne yaparken gördüm biliyor musun?
Do you know what I've seen a witch do?
Bir cadının tılsımı.
The talisman of a witch.
O cadı Antonov'u Elena Michaels ile birlikte gördü.
That witch saw Antonov with Elena Michaels.
Cadılık saati.
The witching hour.
Taş Cadı mı?
Stone Witch?
Cadı üçümüzü bir nedenden dolayı seçti.
The witch chose us three for a reason.
Taş Cadı'ya sınırdan güvenli geçiş için borçlu kalırsak bu borçla yaşayabilirim.
So if we owe the Stone Witch big time in exchange for safe passage across the boundary, I can live with that.
Taş Cadı sözünü tuttu!
Whoo! The Stone Witch kept her word!
- Lanet olası cadı! - Sam?
Damn that witch!
Cadı bana bir beden buldu, belki bir tane daha bulabilir.
Witch got me in one body, maybe she'll find me another.
Evet, dışarıda hortlaklarla çok riskli büyüler yoluyla oynayan bir cadı olduğundan bahsetmeye gerek yok.
Not to mention, there's a witch out there toying with Revenants via high-risk spells.
Eminim bu sene Cadılar Bayramı'nda epey Neil Armstrong dolaşacak.
I sure there will be quite a few Neil Armstrongs at Halloween.
Sen ve Essex cadılarının şeytanın kendisi dünyaya getirerek yaptığınız şey...
What you and the Essex witches have done by bringing back the Devil himself...
Cadı avını, avcıların aleyhine çevirdik.
Together, we turned the witch hunt against the hunters.
Cottons ve Mathers'ın soyunun büyük umudu cadı ve şeytan severlerin kuklası oldu.
The great hope of generations of Cottons and Mathers, reduced to a hand puppet of Witches and demon lovers.
İyiyim. Aynı zamanda etrafta öldürülmesi gereken bir cadı varken kendisi göze alamayacağım bir dikkat dağınıklığı.
She is also a distraction I cannot afford right now, given there is a witch that needs to get dead.
Şu cadının kemiklerini korumak için neden 20 kişi gerekiyor?
- Why in hell we need 20 of us to guard them witch's bones? Yeah, what's she gonna do?
Hey, belki cadıda Taylor Swifty'nin pantolonumdaki şeyi ağzına almasını sağlayacak büyülü bir değnek vardır.
Hey, maybe she got a magic wand that'll make Taylor Swifty wanna get all up in my pants?
Ve çok güzel. Cadı.
And it's beautiful.
- Cadıyı öldür.
Kill the witch.
Ve Taş Cadı'yı yakalayacağız, söz veriyorum ama...
And we will get the Stone Witch, I promise, but...
Beni cadıya teslim etmeye yemin ettin mi etmedin mi?
Now did you or did you not vow to deliver me the witch?
Tatlım, cadı savaşına sofra tuzu getirmezsin. - O ne?
Honey, you don't bring table salt to a witch fight.
Önce bir cadı sonra Şeytan'ın kendisi.
First a witch, then the Devil himself.
Aptal, beyaz, cadı, şifacı kaltak.
Stupid white witch healer whore.
- Tarlalar dolusu bu güzel şeyden var. Bir cadının güçlerini sönümlemeyi bekliyorlar.
- Fields and fields of the beautiful stuff, just waiting to snuff out a witch's powers.
Bekle, cadıyı gömersem bana ne olur?
Wait a second. If I bury the witch, what happens to me?
Sil gözyaşlarını cadı.
Dry your tears, witch.
Bu sene kırsal kesimde Cadılar Bayramı partisine hazır mısın?
So you ready for the, uh, country club Halloween party this year?
Cadılar Bayramı partisinde eğleniyormusun?
Did you have fun at the Halloween party?
Cadı yakında gerçek takibe geçecek.
The witch will catch up real soon.