Çok özel перевод на английский
6,714 параллельный перевод
Aynı zamanda, çiziğin için çok özel bir yara bandı buldum.
Also, I found a very special band-aid for your scratch.
Obi Sibirya'da ki geniş ve çok özel bir nehir.
The Obi is a very special river, a large river in Siberia.
Orası onun için çok özel bir yerdi.
It was a very special place for her.
Bu akşam çok özel bir akşam.
Uh, tonight's a very special night.
Stephen en iyi arkadaşımdır ve çok özel bir erkektir.
Stephen is my best friend and he's a very special guy...
Bu sitenin çok özel spesifik...
This is one specific element of the site...
- Will çok özel bir insandı.
Will was such a special person.
Benim için büyük önemi olan çok özel bir şey var. Nişanlıma olan aşkımı kanıtlamak için memnuniyetle elden çıkaracağım ama.
Um, I have something pretty special that means the world to me, yet I gladly part with it to prove my love for my fiance?
Bugün, çok özel bir gün.
Today is a very special day.
Bir, iki, üç, dört, beş ve altı çok özel!
BOTH COUNT : One, two, three, four, five six. And six is special!
Çok Özel Ajan DiNozzo.
Very Special Agent DiNozzo.
Çok Özel Ajan Anthony DiNozzo'yu aradınız...
You've reached very special agent Anthony DiNozzo...
Çok Özel Ajan Anthony DiNozzo'yu aradınız.
You've reached Very Special Agent Anthony DiNozzo.
Ama bilmediğim şey şu Carl bu çok özel bilgiyi neden senatörle paylaşma gereği duydun? Adam beni aile dükkânımıza çağırıp tüm detayları anlattı Carl.
But what I don't know, Carl, is why you felt compelled to share this very private information with the senator, who then called me down to the store... the family store, Carl... to tell me all the juicy details.
Mümkünse sana çok özel bir şey göstermek istiyorum.
I'd like to show you something very special, if I may.
- Çok özel köftelermiş, efendim. Ümit Yengeç tarafından üretilip Baltimore'dan donmuş hâlde getiriliyormuş.
Ah, specialty item, ma'am, manufactured by Prospect Bay Crabs and shipped frozen from Baltimore.
Bunu söylemeyecektim ama Cheon Song Yi ve benim çok özel bir ilişkimiz var.
Song Yi and I have something really special.
Çok özel bir misafirimin burada olması nedeniyle daha da anlamlı aslında.
And I think tonight will be a much more meaningful night because of a very special guest.
Çok özel bir gece olacak.
It's gonna be a very special night.
Diğerlerine tanıklık etmiş. Ve ondan çok özel bir şey var Julian.
And there's something incredibly special about him, Julian.
Çok özel semptonlar var.
They have a very unique set of symptoms.
Yani, bu şaşırtıcı değil, çok özel elleri ve ayakları var.
So, not surprisingly, they have very special hands and feet.
... çok özel taşlı varlıklar bunlar.
Woman :... Very special gems being featured.
Şu çok özel evrak çantası tanıdık geliyor mu?
Does this very distinctive briefcase look familiar?
Cidde, eğer bu çocuk bir toparlanabilirse, Çok özel bir şey olacak.
Seriously, if that kid can keep his shit together, he's gonna be something special.
Bu mekanı babanla birlikte çok özel bir mahkumu tutmak için inşa ettik.
We built this place secretly with your father to hold a very special prisoner.
Hulk tatili özel bölümü, çok özel misafirlerimiz olan galaksinin koruyucuları ile birlikte.
It's the Hulk holiday special, featuring our special guests, the Guardians of the Galaxy.
Çok özel bir paket geliyor.
One extremely special delivery coming up.
- Bu çok özel bir telefon.
This is a very special phone.
Bu çok özel bir telefon.
This is a very special phone,
Teena, biz 177 için çok özel birisi var.
Teena, we've got someone very special for 177.
Çok özel bir iş, tacizciler, tehdit saçanlar.
It's a very specific whack job that stalks and makes threats.
Günaydın çocuklar, bugün çok özel bir misafirimiz var ;
Woman : Good morning, children. Today we have a very special visitor,
Kulağa çok özel bir sümük gibi geliyor.
That sounds like some very special snot.
Çok sofistike damak tadı olan özel bir müşteri listem var.
With very sophisticated palates. I buy wine for them.
Eğer çok hassas bir özel operasyon sırasında ajanlarımdan birinin peşindeysen değil.
Not when you're tailing one of my agents During an extremely sensitive operation.
Daha çok radikal YÖS elemanları arasında bir mitoloji vardır ilk dirilenlerin bir nevi özel olması... -... ikinci dirilişi gerçekleştirmek için gerekli olmaları yönünde.
There's a mythology amongst the more extreme PDS elements that the first risen is in some way special, that they're needed to bring about a second Rising.
Cok özel eğitimleri olan adamları seviyorsun. Böylece onları kullanıp, kontrol edebiliyorsun.
You like men with a very specific skill set so you can use them and manipulate them.
Çok daha sonra, kendi özel dalımıza ulaşırız :
And much later, we arrive at our special branch - primates.
Özel Harekatcilarin bu kadar önem verdigine gore / / çok iyi çorba yapiyor olmali
She must make some kinda juice to have SEALS come extract her.
Bu yüzden Yarı Ölü İlişkileri Departmanı bütün YÖS mağdurlarının yerel toplumlara karışıp özel ve devlet sektöründe gönüllü olmasını amaçlayan YÖS Toplum Hizmeti Projesi'ni uygulamaya koyuyor. - Çok çirkin!
'That's why the Department of Partially Deceased Affairs'is putting into action the PDS Give Back Scheme,'an initiative that requires all PDS sufferers'to go out into their local communities and volunteer'in the private and public sector.'Outrageous!
Çok... özel bir şey.
It's... it's really special.
Konumsal oyunun çok zayıf, özel hoca tutman gerek.
I mean, your positional play is so weak, it needs to hire a personal trainer.
Bir insan ölmesine rağmen insanların tek derdinin onun özel hayatı olması çok garip.
Funny how a man can be murdered, and all anyone's worried about is his private life.
Sen ise her nereliysen artık, hiçbiriniz özel veya büyülü değilsiniz. Bazılarınız daha şanslı, bazılarınız daha çok çalışıyor.
I-don't-know-what from wherever, none of you guys are special or magical, some of you are luckier and some of you work harder than others.
Çok üzgünüm, ama bu özel bir parti.
So sorry, but this is a private party.
Özel Operasyonlar bana istediğim her şeyi verdi ve çok fazla ekran var.
S.O.B. gave me everything I asked for, and it's a lot.
Bu binanın çatısına iki özel tim polisi yerleştirdim. Caddenin karşısındaki BMW'yi çok rahat görebiliyorlar.
I've got two SWAT officers on the roof of this building, right here, with a clear view of the BMW across the street.
Ayrıca Özel Operasyonların şef yardımcısı olmak çok havalı bir iş.
Besides, being deputy chief of s.O.B. Is a fantastic gig.
Bir Al Fayeed olmanın yanı sıra çok zeki ve çok sadıktır. Bu yüzden onu başbakanın özel danışmanı unvanıyla bu kurulun kalıcı bir üyesi yapıyorum.
In addition to being an Al Fayeed, he is very wise, very loyal, and that is why I would like to make him a permanent member of this body, with the title special consul to the president.
Iyi, maksimum heyecan için hazır olsun, teena, Biz de bazı çok ekstra özel konuk atıcılar var çünkü. Seviye 2 için.
Well, get ready for maximum excitement, Teena, because we've also got some very extra special guest shooters for Level 2.
özel 91
özellikle 124
özel olarak 56
özel bir şey yok 45
özel bir şey 38
özel mi 19
özel bir şey değil 31
özellikle de 64
özel baskı 40
özellikle de sen 26
özellikle 124
özel olarak 56
özel bir şey yok 45
özel bir şey 38
özel mi 19
özel bir şey değil 31
özellikle de 64
özel baskı 40
özellikle de sen 26