Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → английский / [ Ç ] / Çok üzüldüm

Çok üzüldüm перевод на английский

3,969 параллельный перевод
- Çok üzüldüm.
So sad.
Arkadaşın Mark'a olana çok üzüldüm ama bence büyük kısmı zaten Kandahar'da bir yerde ölmüştü.
I'm sorry about what happened to your friend Mark, but I think most of him died somewhere in Kandahar.
Arkadaşına çok üzüldüm.
I'm sorry about your friend.
Ah aşkım, çok üzüldüm ben de ya şimdi.
I'm so sorry for his loss. Anyway.
Çok üzüldüm.
I'm so sorry.
Bu duruma çok üzüldüm.
I am very distressed by this.
Her ikinize de büyük bir borcum var ve Brock için de gerçekten çok üzüldüm.
I owe you both a great debt, and I am truly story about Brock.
Çok üzüldüm.
Oh, I'm so sorry.
Çok üzüldüm Emma, bilmiyordum bunu bak.
I'm sorry, Emma. I didn't know that.
- Aman Tanrım, çok üzüldüm.
Oh, my God, I'm so sorry.
Ölümüne çok üzüldüm. İyi bir kaynaktı.
I am really sorry she's dead.
Şey, annenizin durumuna çok üzüldüm.
Well, I'm very sorry to hear about your mother.
- Tanrım, çok üzüldüm.
Oh, goodness, I am sorry.
Kaybınızdan dolayı çok, ah, çok üzüldüm.
I'm, ah, I'm very sorry to hear of your loss.
Hazel'i duyduğuma çok üzüldüm.
I'm terribly sorry to hear about Hazel.
Jamie, dostum, çok üzüldüm.
Oh, Jamie, man, I am so sorry.
Annenin gitmesine inan çok üzüldüm.
I'm so... Sorry your mom left you.
Bunu yapmak için bir kaligraf tutmalıymış. Çok üzüldüm.
He had to get a calligrapher to do this.
Jason'nın ölümüne çok üzüldüm.
I'm just so sorry about Jason's passing.
Başınıza gelenlere çok üzüldüm.
I'm real sorry for what happened to you guys up here.
Kral için yastaydım, efendim, ve çocuklarınızın sizden alınmasına çok üzüldüm.
I have been in mourning for the King, your Grace, and aggrieved at your boys being taken from you.
Çok üzüldüm, acayip kötü olmuş ama yapma.
I'm sorry. That's awful, but come on.
Müvekkiliniz için çok üzüldüm. Başınız sağolsun.
I'm so sorry about your client's loss.
Richard, çok üzüldüm.
Richard, I am so terribly sorry.
Çok üzüldüm ve hep istediği bir şeyi almaya karar verdim. Dünyadaki her şeyden çok.
I felt bad, so I decided to get him something that he's always wanted more than anything else in the world.
Danny'ye çok üzüldüm.
Sorry to hear about Danny.
Başın sağ olsun, çok üzüldüm.
I'm sorry. For your loss.
Çok üzüldüm.
That is a shame.
Çok üzüldüm.
I am so sorry.
Kardeşine olanlara çok üzüldüm.
I'm so sorry what happened to your brother.
Bak, bu kadar yolu bir hiç için gelmek zorunda kaldığına çok üzüldüm, Christopher... ama o bu konuda çok kararlı.
Look, I am very sorry that you had to come all this way for nothing, Christopher, but she's adamant.
Frank'le dava öncesi hazırlıkların iyi gitmediğine çok üzüldüm.
I'm sorry the proceedings with Frank aren't going well.
Annene çok üzüldüm.
I am so sorry about your mom.
Çok üzüldüm.
I was very hurt.
Elizabes için çok üzüldüm.
But I feel so terrible for Elizabeth.
Cece, bilgin olsun ben kendi adima çok üzüldüm.
Cece, I just want to say, on my end, that I am so, so sorry.
- Gerçekten çok üzüldüm Bay Carson.
- I'm disappointed, Mr Carson.
Dostlarının ölümüne çok üzüldüm.
I'm sorry your friends died.
Askerlerinize yapılan saldırıya çok üzüldüm.
I'm sorry to hear about the assault on your troops.
- Çok üzüldüm.
Oh, I'm so sorry.
Çok üzüldüm.
I'm-I'm so sorry.
Kaybınız için çok üzüldüm.
I'm so sorry for your loss.
Aynen, ben de çok üzüldüm.
I know. I'm gutted.
Gerçekten çok üzüldüm.
Of course. I am so sorry.
Bacağımı kaybettikten sonra duymaya başladığım tek şey "Çok üzüldüm, yapabileceğim bir şey var mı?" oldu.
After I lost my leg, all I heard was, "I'm so sorry. Is there anything I can do?"
- Çok üzüldüm.
I'm sorry to hear that.
Paul'ün karısının öldüğünü duydum, çok üzüldüm.
- Hey. I'm sorry. I heard about Paul's wife.
- Çok üzüldüm be. - Doğru duydun.
- Oh, man, that sucks.
Çok üzüldüm.
I feel terrible about that.
Çok üzüldüm.
I'm sorry.
Ben daha çok ikiye ayrılan elemana üzüldüm.
I kind of feel sorrier for the cut-in-half dude.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]