Şimdi перевод на английский
439,658 параллельный перевод
Genellikle o kadar değil, ama şimdi, evet.
Usually not so much, but right now, yeah.
İkinizin de şimdi terk etmeniz gerekiyor.
You both need to leave now.
Pekala, şimdi çok daha fazla.
Well, a lot more now.
Ve şimdi buradayım tam zamanında.
And now I'm here just in time.
- Evet. - Şimdi, sende Umumumdan konuşan şey, değil mi?
- Now, you had the, um, public speaking thing, right?
Şimdi, sadece bir ilk işaret etmek istedim Ortaklığında.
Now, I just wanted to point out a first in your partnership.
♪ şimdi ♪
♪ Now ♪
- Ve niye şimdi başladı?
And why start now?
Şimdi de öyle yapacağız.
So that's what we have to do now...
Şimdi oldu işte.
Now we are cooking our vegetables with gas.
Şimdi onu bırakamam!
I'm not leaving her right now!
- Şimdi de beni mi suçlayacaksınız?
Are you going to charge me now?
Nimitz buraya 30 dakika uzaklıkta bir yerde yaşıyor, o yüzden şimdi başlıyoruz.
Nimitz lives 30 minutes from here, so... clock starts now.
Beni şimdi tanıyor musun?
Do you recognize me now?
Hemen şimdi konuş!
You're gonna talk now!
Şimdi bana bak.
Now look at me.
Ben ve annen, Neo'ların geçmişte ne yaptıkları öğrenmeye çalıştık böylece şimdi ne yapacaklarını bileceğiz.
Your mum and I were off figuring out what the Neos did in the past so we know what they're gonna do now.
- Şimdi olmaz.
Not now.
Neolution bilimi hayatını kurtardı ve şimdi adeta yeniden doğdun.
Because Neolution science saved your life and now, you are born again.
- Buraya yeni geldim, şimdi söylüyorum ya!
I just got here. I'm telling you now.
Şimdi anlıyorum.
I understand now.
Rüşvetler şimdi de...
The bribes now connect
Şimdi, kıçını yere indir.
Now, sit your ass down.
Şimdi!
Now!
Neden şimdi Dyad'ın yakınlarına geldiler?
Why would they go anywhere near Dyad right now?
- Hayır, şimdi.
- No, here we go.
Şimdi aç.
Now, release.
Şimdi nasıl?
How about now?
Şimdi sıra bende.
Now it's my turn.
Ah Tanrım, bakma şimdi.
Oh, good Lord, don't look now.
Şimdi aksanı bırak ve kendin ol.
Now drop the accent and be yourself.
Şimdi anlıyorum.
- off the grid. - I can see it now.
- Ve şimdi... sizlere müzemi gerçek halinde... açacağım kısıma geldik.
- Woohoo! - And now is the part of the night where I'd like to introduce my muse in her true form.
Emin olamadım şimdi.
I don't know.
Karşıda nihakımın kıyılmasına az kaldı ve sen şimdi mi ortaya çıkmaya karar verdin?
Six... months, I waited for you. I'm about to get married across the street, and this is when you decide to show up?
Of şimdi benden çok zor bir şey istedin ama kabul ediyorum.
Okay. You drive a hard bargain, but I'm in.
Şimdi kim deliymiş bakalım?
Well, who's crazy now?
Zaten şimdi Carlos ile de evlenemem.
I... I obviously can't marry Carlos now.
Harika. Şimdi düğün havasına sokalım onu.
That's perfect... now we just need to get her in the marrying mood.
Kocanla ikiniz çok heyecanlısınızdır şimdi.
You and your husband must be really excited.
Bence George ile evlenmiş olsaydınız şimdi yalnız kalmış bir dul olurdunuz. Ucuz atlattığınız için şanslı sayılırsınız.
Well, I just think, if... if you'd married George, you would've been a lonely widow, so... you're really lucky you dodged that bullet.
Şimdi kazaklıya bak.
Now, watch the sweater.
Şimdi izin verirseniz, ofise dönmem gerek.
Now, if you'll excuse me, I gotta get back to the front office.
Şimdi de Stratos.
Now Stratos.
Allah bilir şimdi neredeler ve arabama neler yaptılar.
R. God knows where they are now, and what they've done to my car.
Şimdi sizlere bütün bu iyi işlerin arkasındaki adamı takdim etmekten onur duyarım.
I now have the distinct pleasure to introduce the man behind all this good work.
Şimdi de onu tutuklamaya mı geldiniz?
You're here to arrest him now?
Bebeğimiz şimdi mi doğuyor? - Danny, selam! - Onun bebeği mi?
"Oh, Sam, why don't you bring a hat into the bar and see if Ben's still interested in you?"
Şimdi söz konusu aşk olunca senin de benim kadar zavallı olduğunu öğrendim...
Stop trying to set me up with some random girl. Yeah, but Liz isn't random.
Simdi git.
Now, go.
Şimdi sayende bir yemek boyunca daha tek ayak üstünde 40 takla atacağım.
That's it. That's it.
simdi 145
şimdi ne yapıyorsun 94
şimdi anladım 177
şimdi mi 706
şimdilik 467
şimdi değil 438
şimdi oldu 108
şimdi ne istiyorsun 34
şimdiden 33
şimdi neredesin 37
şimdi ne yapıyorsun 94
şimdi anladım 177
şimdi mi 706
şimdilik 467
şimdi değil 438
şimdi oldu 108
şimdi ne istiyorsun 34
şimdiden 33
şimdi neredesin 37
şimdi gidiyorum 125
şimdi dinlen 19
şimdi ne yapıyor 40
şimdi nereye gidiyorsun 60
şimdi de bu 52
şimdi nereye gideceksin 21
şimdi ne yapayım 18
şimdi ne oluyor 28
şimdi anlıyorum 178
şimdi ise 87
şimdi dinlen 19
şimdi ne yapıyor 40
şimdi nereye gidiyorsun 60
şimdi de bu 52
şimdi nereye gideceksin 21
şimdi ne yapayım 18
şimdi ne oluyor 28
şimdi anlıyorum 178
şimdi ise 87
şimdi gitmeliyim 115
şimdi olmaz 798
şimdiyse 77
şimdi ne olacak 465
şimdi git 292
şimdi hatırladım 246
şimdi buradayım 29
şimdi nerede 159
şimdi dene 31
şimdi defol 68
şimdi olmaz 798
şimdiyse 77
şimdi ne olacak 465
şimdi git 292
şimdi hatırladım 246
şimdi buradayım 29
şimdi nerede 159
şimdi dene 31
şimdi defol 68