Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ I ] / Iyi bir kız

Iyi bir kız перевод на испанский

3,508 параллельный перевод
Evet. Benim gibi iyi bir kızın Artemis gibi bir tarikatta ne yaptığını düşünüyorsun.
Estás pensando ¿ cómo una buena chica como yo está en una secta como Artemis?
Ama şimdi, Sana ihtiyacım var. iyi bir kız ol ve beni buradan çıkar.
Pero ahora, necesito que seas una niña buena y me saques de aquí.
Normal, iyi bir kız gibisin.
- El de una chica agradable y normal.
Bak, sen, iyi bir kızsın, çok cesursun da, ama bu eğitimsiz kız ya da erkek çocuklar için mümkün değildir.
Mira, eres una buena chica, y valiente tambien. Pero esto no es posible para chicos o chicas sin entrenamiento.
Annenle baban dönebilirsin. Ne kadar iyi bir kız.
¿ Quieres ir con tu papá y mamá?
Sapna iyi bir kız mıymış.
¿ Sapna es una buena chica?
Değişmiş gibiyim, sanki artık iyi bir kız olmak istiyorum.
Me siento cambiada, como si quisiera ser buena.
Çok iyi bir kız.
- Oh, bien por ella. Es un amor.
Ben iyi bir kız değilim.
No soy una chica buena.
Her ne kadar o iğrenç dövmeleri olsa da bana iyi bir kız gibi gelmişti.
Parecía una buena chica, a pesar de esos horribles tatuajes.
Değişmiş gibiyim, sanki artık iyi bir kız olmak istiyorum.
Me siento cambiada, ahora quiero seruna buena chica.
Size de iyi günler beyefendi, çok önemli bir emlakçılık sorusu için aradığınız için de teşekkürler.
Bueno, adiós a usted, señor, y gracias por llamar con su muy importante pregunta sobre inmuebles.
Yani, Fitz'le görüşmeyi kesti, ve anaokulundan beri tanıdığımız iyi bir çocukla çıkıyor.
Ha dejado de ver a Fitz, está saliendo con un chico muy agradable al que conocemos desde la guardería.
"Hastalıklı" demek "iyi" anlamına geliyor ki bir doktor olarak bunu kısmen rahatsız edici buluyorum.
"Locura" significa "bueno", lo que, como médico, me resulta particularmente inquietante.
Tanrım, bir kız için gayet iyi atıyorsun.
Dios, lo haces bien para ser una chica.
Şimdi size kanıtlayacağımız şey Max'in süslü bir şehre sokulmuş olması daha iyi bir hayat, yeni bir saç kesimi şımartılmış yaşam biçimi vaadiyle sadece ona sadık olandan ayrılması değil aynı zamanda gerçek kişiliğinden de uzaklaştırılmasıdır.
Ahora vamos a probártelo. Que Max fue llevado a una parte lujosa de la ciudad Con una promesa de una vida mejor,
Aslında, iyi bir camembert peynirinin sırrı üzgün kıçına kırmızı şarap koymaktır.
De hecho, el secreto de un buen camembert es un cabernet decente que le salve el culo.
Annesine, kızın kendi başına iyi idare ettiğine inanmak istemediğin için kendi inandığın bir şey söyledin.
Le dijiste a la mamá algo que tú quieres creer porque no quieres creer que la chica pueda sobrevivir sin padre ni madre.
... kendine iyi, normal, aile kurup evde kalmak isteyen bir kız bul. - Değişeceğini düşündüğün... - Temiz, temiz.
Busca una chica linda, normal, que quiera asentarse, estar en casa.
Yani, tabii ki hemen en iyi arkadaş olmayacağız, ama bu akşamın amacı, temelli oluşturmak. Kıyafetine iltifat etmek, kariyeriyle ilgiliymiş gibi davranmak, Ve babam kötü bir şey söylediğinde onu savunmak.
Bueno, quiero decir, obviamente no vamos a ser mejores amigos rápidamente, pero la idea de esta noche es crear las bases, hacer cumplidos a su ropa, fingir interés en su carrera y luego defenderla cuando papá diga algo horrible.
Bir erkeğin sahip olabileceği en iyi kız arkadaşsın.
Eres la mejor novia que se puede tener.
Eski kız arkadaşına yalan makinası testi uygulamak çok da iyi bir fikir değil.
Bueno... someter a tu ex novia al polígrafo no es una de tus mejores ideas.
Bizimki sonradan iyi biri olduğunu anladığımız Mavis adındaki çok tatlı bir hayaletle olan bir anlaşmazlık yüzünden çıktı.
El nuestro empezó por un malentendido con una fantasma súper-guapa llamada Mavis que al final resultó ser muy agradable.
Büyünce iyi kalpli bir kız mı olur dersin?
¿ Crees que será buena persona?
Moralimizi yüksek tutmalıyız, ve iyi bir fırsat için gözümüzü açık tutmalıyız tabii buradan kaçmak için.
Vamos a mantener la moral alta, y vamos a mantener nuestros ojos abiertos, para esa oportunidad en la que podamos escapar.
15 yaşında bir kız onu benden daha iyi tanıyor.
Una chica de 15 años la conocía mejor que yo.
Açıkçası Bayan Greenly, kızınızla daha fazla ilgilenilecek ve iyileşmek için daha iyi bir şansı olacak Jefferson'da.
Honestamente, Sra. Greenly, su hija recibirá más atención y tendrá mayores chances de recuperarse en- - En Jefferson.
Küçük bir kız olmandan ötürü bükmenin fiziksel yönünü iyi beceriyorsun ama ruhani yönünü hiç umursamıyorsun.
Desde que eras pequeña, te destacaste en la parte física del control pero ignoraste completamente la parte espiritual.
Bir ideolojik metin ne zaman,... tüm insanlık kardeşlikte, neşede birleşir vesaire derse,... her zaman "İyi, güzel de bu tüm insanlık gerçekten herkese mi işaret ediyor yoksa dışlanan birileri mi var?" diye sormalısınız.
Dondequiera que un texto ideológico diga "toda la humanidad unida en hermandad, alegría" y demás, siempre debemos preguntar : de acuerdo, pero ¿ realmente están todos o alguien es excluido?
Bir saat sonra sınavım var ve şu anda kızın, göç kanunu konusunu benden iyi biliyor.
Tengo un examen en una hora, y ahora mismo... ella sabe más de leyes de inmigración que yo.
Sen bir kızın sahip olabileceği en iyi eski erkek arkadaşsın.
De veras eres el mejor ex primer novio que una chica podría tener.
- Eminim çok iyi bir insansınız ama pek iyi bir zamanda karşılaşmadık.
Yo... estoy segura que eres genial. Es solo que no es el mejor momento para mí ahora mismo.
Çünkü kız kardeşim için iyi bir aile bulamıyordum.
Porque yo.. no podía encontrar a una familia decente para mi hermana.
Baltalı kız resminin babana, kız arkadaşın hakkında iyi bir mesaj vereceğini sanmıyorum.
No creo que la chica del hacha envíe a tu padre los mejores mensajes sobre tu novia.
Shruti, sen de böyle iyi bir erkek olarak yaratılacakmışsın ama Tanrı uyuya kalmış ve kız doğmuşsun.
Tú hubieras sido un buen chico. Dios se durmió y tú naciste niña.
İlk defa hacktivizm falan yaptığımızdan değildi. Ama kesinlikle bir rönesans görüyorduk. Ve bu karmaşıklık, iyi karmaşıklık olabilir, tarafsız veya kötü olabilir, eğer Dungeons and Dragons oyunu terimleriyle ifade edersek.
No es como la primera tiempo que tuvimos hacktivismo, pero definitivamente estamos viendo, como un renacimiento de lo y caótico, podría ser caótico bueno, neutral o malo, si vuelves a hacer frente a Dungeons and Dragons términos
İyi haber, bebeğin sağlığı iyi. Ama, kötü haber bir kız.
La buena noticia es que el bebé está bien pero la mala noticia es que es una niña.
Kısa bir not bırakırsanız da iyi olur.
Sólo llama. Los avisos cortos están bien, también.
Artık iyi bir durumdayız.
Así que... estamos en un buen lugar, ahora mismo.
- Harika bir işi olduğunu ve kız kardeşiyle çok iyi geçindiğini de söyledi.
También dijo tener un excelente empleo y llevarse bien con su hermana.
Tatlı bir küçük kız ve iyi kalpli bir kadın neden kötü bir adamla birlikte olsunlar ki?
¿ por qué querría estar con un mal tío? No tiene sentido.
Baltalı kız resminin babana, kız arkadaşın hakkında iyi bir mesaj vereceğini sanmıyorum.
No creo que la chica del hacha... envíe a tu padre los mejores mensajes sobre tu novia.
"Yataktan fırladığı gibi Kırmızı Başlıklı Kız'ı bir lokmada yutuvermiş." İyi tarafı şu, kurt konuşabiliyor. Kendisini bulabilirsek, belki sorguda itiraf ettirebiliriz.
Lo bueno es que lobo habla, así que cuando lo encontremos, podrá confesar.
Eğer daha iyi bir koca, daha iyi bir baba olsaydım annesi ve kız kardeşi hâlâ hayatta olabilirdi.
Si hubiera sido un mejor marido, un mejor padre... su madre y su hermana aún seguirían con vida.
Biz kız arkadaşlarımızın tam önümüzde olmasını isteriz, ve bazen bu bile yetmez. Eğer daha iyi görünen bir arkadaşlarının yanında duruyorlarsa.
Necesitamos a nuestras novias enfrente de nosotros, y aun así, a veces no funciona si están junto a su amiga mejor parecida.
Oh, eskiden çıktığınız için "o harika bir kız, ona iyi davran" - konuşmasını mı yapacaksın?
¿ Estás por darme ese discurso de "es una buena chica, debo tratarla bien", porque fue tu novia?
İyi.Kimse bir kızı itip ardından paçayı kurtarmamalı.
Bien, nadie puede empujar a una chica y salirse con la suya.
Lin Chung, Şangaylı iyi bir ailenin kızıyla evlendirilecek.
Lin Chung está comprometido a casarse con una buena familia en Shanghai.
Kızıl saçlılar iyi sevişiyor. Bu bilinen bir gerçek.
Pelirroja sabe dar, es un hecho.
Bu ülkeyi daha iyi bir yer hâline getirmeye kararlı, dersime girmiş 22 yaşındaki kızın yüreğini dünyaya gösterir.
Deja que el mundo vea el corazón que tiene esa chica inteligentísima de 22 años que entró en mi clase de derecho decidida a hacer que este país sea mejor.
Dün gece iyi uyudun mu? Kızımla senin bir şeyleri tartışmadığınız zamanda mı?
¿ Dormiste bien anoche? Bien. ¿ Sin mi hija yendo de un lado a otro?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]