Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ N ] / Nerede olduğunu bilmiyoruz

Nerede olduğunu bilmiyoruz перевод на испанский

365 параллельный перевод
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Pero no sabemos dónde.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
No sabemos dónde está.
Komiser, inancın olsun, Giuliano saklanıyor ve hiçbirimiz nerede olduğunu bilmiyoruz.
Mariscal, créame : Giuliano está escondido. Y nadie sabe dónde.
Nerede olduğunu bilmiyoruz ve büyük olasılıkla da bize yardımcı olmayacak.
Seguramente no quiere colaborar y ha desaparecido.
Guitry'nin dediği gibi, "Aşkın, nerede olduğunu bilmiyoruz artık."
Como dijo Guitry, "Ya no sabemos adonde amar."
Burada bir üsleri var ama nerede olduğunu bilmiyoruz.
Tienen una base aquí, pero no sabemos dónde está.
- Nerede olduğunu bilmiyoruz.
- No sabemos dónde está.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
¡ No la encontramos! Hemos buscado por todas partes.
Nerede olduğunu bilmiyoruz, ona ulaşmaya çalıştım ama...
No, Evelyn aún está en EEUU, te dije. Ni siquiera sabemos dónde está, intenté contactarla, pero...
Tam bir sır. Kim olduğunu ya da nerede olduğunu bilmiyoruz.
No sabemos quién es, ni dónde está.
Çocuğun nerede olduğunu bilmiyoruz.
El paradero de esta niña nos es desconocido.
Bayanlar ve baylar, nerede olduğunu bilmiyoruz.
Señoras y señores, no sabemos dónde está.
Aradığınızı ona söylerim ama, korkarım Julie'nin nerede olduğunu bilmiyoruz.
Encantado de hablar con Ud. pero me preocupa Julie.
Ağabeylerimden biri burada. Diğerinin nerede olduğunu bilmiyoruz.
Ha regresado uno de mis hermanos, pero el otro nadie sabe dónde está.
Şey, işin aslı nerede olduğunu bilmiyoruz.
Caray, pues no sabemos donde está.
Ne yazık ki kaçış pod'unun nerede olduğunu bilmiyoruz.
Por desgracia, no sabemos dónde está el transbordador.
Dinle dostum, söyledik size. Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Escuchen, les hemos dicho que no sabemos donde está.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
- No sabemos donde está
Aslında, nerede olduğunu bilmiyoruz.
El hecho es que no sabemos dónde está
Nerede olduğunu bilmiyoruz ama sorun değil.
No sabemos dónde está, pero eso no es un problema.
Şu an nerede olduğunu bilmiyoruz. Saçmalık.
La vi anoche en Middleton.
Ve nerede olduğunu bilmiyoruz.
El tío que llamas no viene.
Ama nerede olduğunu bilmiyoruz.
Pero no sabemos donde está.
Kısaca bizi dolandırdı. Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Él nos ha limpiado, y, eh, no sabemos dónde está.
Sheridan'ın zamanda nerede olduğunu bilmiyoruz bile.
Ni siquiera podemos saber en qué parte está Sheridan.
Allah'ın adı üzerine yemin ederim, nerede olduğunu bilmiyoruz, tüm bildiğimiz Meksika'da olduğu.
Le juramos que no sabemos dónde está. Sólo dijo México...
- Ancak kadının nerede olduğunu bilmiyoruz.
Pero no tenemos idea de su paradero.
Nerede olduğunu bilmiyoruz.
No lo sabemos, en serio.
- Onu dışarıya tek başına gönderemezsin. Vampirlerin nerede olduğunu bilmiyoruz.
No puedes hacer que se vaya solo, no sabemos dónde están los Hermanos.
Normandiya'da bir yerde. Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Está en Normandía, pero no sabemos dónde.
Canımızı kaybedemeyiz. Graff ve birliğinin nerede olduğunu bilmiyoruz.Her an gelebilir.
Graff y los otros que nos persiguen podrían estar a la vuelta de la esquina.
Artık malın nerede olduğunu bilmiyoruz!
- Ahora no sabemos dónde está.
Eğer Dylan'ın başı dertte değilse, ve unutma, onun nerede olduğunu bilmiyoruz, yolumuzun üzerinde olursa kesinlikle zarar görecektir.
Si Dylan no está en problemas, y recuerda, no sabemos que lo esté, un ataque podría definitivamente ponerlo en riesgo.
Nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos dónde está.
Nedenini, nerede olduğunu bilmiyoruz.
No sabemos porqué ni dónde.
Şu anda enkaz olduğumuz gerçeğini bir kenara bırakırsak oraya varma gibi bir umudumuz yok ve zaten nerede olduğunu da bilmiyoruz.
Aparte del hecho de que hemos naufragado, no tenemos cómo llegar y ni siquiera sabemos dónde está, sí.
Jamie, hırsızların kim olduğunu nerede olduklarını ya da çaldıkları parayla ne yaptıklarını bilmiyoruz.
Jamie, lo siento no sabemos quienes son, dónde están y lo que han hecho con el dinero... su dinero.
Odaların nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos donde están las habitaciones.
Merkezin nerede olduğunu bile bilmiyoruz.
Ni siquiera sabemos donde está su cabaña.
- Nerede olduğunu da bilmiyoruz.
- Tampoco yo sé dónde está.
Aslında, nerede olduğunu bilmiyoruz.
El hecho es que no sabemos dónde está.
Ayrica, nerede oldugunu bilmiyoruz.
Además, no sabemos dónde encontrarle.
Hidetora'yı nasıl teslim edeceğiz, daha nerede olduğunu bile bilmiyoruz?
De todas maneras, ignoramos dónde se encuentra el Gran Señor.
Beyninin nerede olduğunu bile bilmiyoruz!
Ni siquiera sabemos donde tiene los sesos.
Bayanlar, baylar nerede olduğunu bilmiyoruz.
no sabemos donde está.
Sesi teybe kayıtlı ama kim olduğunu ve nerede bulabileceğimizi bilmiyoruz.
Tenemos su voz grabada, pero no sabemos quién es ni dónde buscarlo.
- Aramalıydın, gelmeliydin. Nerede olduğunu hiç bilmiyoruz.
Pudiste haber llamado.
Kendi ayaklarıyla gitmeyecektir, zaten nerede olduğunu da bilmiyoruz!
No se irá pacíficamente, y ni siquiera sabemos dónde está.
- Nerede olduğunu bilmiyoruz.
Si no Io dejamos ir, Avery, todos Io estamos.
"Jorgen Mortensen'in nerede olduğunu" bilmiyoruz.
No sabemos dónde está Jorgen Mortensen.
"Jorgen Mortensen'in nerede" "olduğunu bilmiyoruz".
"No sabemos" "dónde está Jorgen Mortensen."

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]