Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → испанский / [ S ] / Söylemem gerek

Söylemem gerek перевод на испанский

1,918 параллельный перевод
Theo, sana bir şey söylemem gerek.
Theo, tengo que decirte algo.
Ama sana bir şey söylemem gerek.
Pero tengo que decirte algo.
Bir şey söylemem gerek.
Tengo que decir algo.
Sana bir şey söylemem gerek.
Tengo que... tengo que decirte algo.
Affedersin ama doğrudan yüzüne söylemem gerek.
Lo siento, pero tengo que echarte esto en cara.
İçeri girmeden önce birkaç değişiklik olduğunu söylemem gerek.
Antes de que entren tengo que decirles que hubo un par de cambios.
David, sana bir şey söylemem gerek. Her ne kadar yıllardır birbirimizi görmemiş olsak da.
David, debo decírtelo... aunque haga años que no nos vemos...
Söylemem gerek, beni bile inançlı biri yaptılar.
Ciertamente me han convencido, déjame decirte.
Sana söylemem gerek..
Tengo que decirte
Siz başkasından duymadan size bir şey söylemem gerek.
Acaban de despedirme, ya no estaré aquí para nadie más.
Sana bir şey söylemem gerek.
Necesito decirte algo.
Sana bir şey söylemem gerek.
Tengo que decirte algo.
Bunu şimdi söylemem gerek.
- No, tengo que decir esto ahora.
Jay, sana bir şey söylemem gerek.
Pero Jay, necesito decirte algo.
Beni yargılamanı istemiyorum ama bir şey söylemem gerek.
Vale, no quiero que me juzgues, pero tengo que decir algo.
Hayır, babam için geldik. - Sana bir şey söylemem gerek.
No, estamos aquí por papá.
Söylemem gerek, gerçekten çok işe yaramaya başladı.
Está empezando a funcionar, os lo tengo que decir.
Tim geri döndü ve ona karşı hislerimi söylemem gerek.
Tim ha vuelto, y tengo un montón de sentimientos que necesito aclarar.
Sana final maçına Moody'nin ailesiyle geleceğimi söylemem gerek.
Debo decirte que me voy con los padres de Moody al juego.
Sanırım Hetty'ye söylemem gerek.
Creo que voy a tener que contárselo a Hetty.
Partini mahvettiğini ve patronunu küçük düşürdüğümü ve şu an beni dinlemen için hiçbir sebep olmadığını biliyorum ; ama size bir şey söylemem gerek.
Sé que arruiné tu fiesta y humillé a tu jefe. No hay razón para escucharme pero tengo que decirte algo.
Bir şey söylemem gerek. Deli falan olduğumu düşüneceksin ama söyleyip kurtulacağım.
Déjame decir algo, y sé que vas a pensar que estoy loco, pero lo voy a decir.
Kameralardan uzakta söylemem gerek bu öylece bir durum değil, yüksek çözünürlükte çekim yapıyorsunuz.
Fuera de las cámaras, tengo que decirte, que esto no es para agotarte vas a pasar a la posteridad aquí.
Dinle, sana bir şey söylemem gerek.
Oye, necesito decirte algo.
Pekâlâ, söylemem gerek artık. Hepimizin maske takıyor olması lazım.
Muy bien, sólo quiero que conste que todos deberíamos usar máscaras.
Skyler, söylemem gerek gerçekten, gerçekten çok etkilendim.
Debo decírtelo. Estoy realmente impresionado.
-... söylemem gerek- -
- y decirle a mi mujer que...
Lois, sana bir şey söylemem gerek.
Lois, tengo que decirte algo.
Vanessa. Sana birşey söylemem gerek.
Vanessa, tengo que decirte una cosa.
Ama biliyor musun, sanırım bunu sana söylemem gerek.
Pero ¿ sabe qué Creo que debo decírselo a usted.
Şirketi batırdım. Yarın bunu yatırımcılara söylemem gerek ama söyleyemem.
He hundido a esta compañía y tengo que decirles a los inversores mañana, que no puedo hacerlo.
Söylemem gerek...
Debo decirles.
Doktor'a söylemem gerek.
Tengo que contarle al Doctor.
- Ne oldu? - Sana bir şey söylemem gerek!
- ¡ Necesito decirte algo!
İşler yolunda gitmediği için ne kadar kırıldığımı söylemem gerek.
Lamento que las cosas no salieran.
Söylemem gerek, yarattığı kargaşaya rağmen Golf arabasını Roman'a vermek işleri yerine soktu.
Tengo que decir, que a pesar del jaleo que ha montado, darle el carro del golf a Roman puede que sea lo que nos haga encaminarnos.
Şimdi benim, sana bir şey söylemem gerek.
Tengo algo que decirte.
Ama söylemem gerek, bu partide...
Pero admito que esta fiesta...
Bir yıldır seni izliyorum ve her ne yapıyorsan ve her neyin yardımcı olduğunu sanıyorsan şunu bir dostun olarak söylemem gerek bir işe yaramıyor.
Te he estado observando por un año y lo que estés haciendo lo que creas que te está ayudando es mi responsabilidad, como tu amiga de informarte que no.
- Tamam. Sana bir şey söylemem gerek ve bunu yanlış anlamanı istemiyorum.
Tengo que decirte algo y no quiero que me malinterpretes.
Yok, sana bir şey söylemem gerek.
No. Tengo que confesarte algo.
Ve sana bir şey söylemeden önce sana bir şey söylemem gerek.
Y tengo que decirte algo antes de eso.
Oh, David, sana kaç kez söylemem gerek?
David, ¿ cuántas veces más debo decirlo?
Sana bir şey söylemem gerek.
Tengo que contarte algo.
Bir şey söylemem gerek. Şimdi söylemem gerek, o yüzden sözümü kesme yoksa bir daha asla söylemem.
Tengo que decirte algo, y tengo que decirlo ahora, así que no me interrumpas o entonces pararé y nunca te lo diré.
Bir de şunu da söylemem gerek anne :
Debo de decirte, mamá...
Cathy teyzeme, bunun, onun düğünü olmadığını söylemem gerek.
Tengo que decirle a mi tía Cathy que esta no es su boda. Si.
Söylemem gerek, sanki büyükannemle çıkıyorsun gibi geldi.
Te lo voy a decir, suena como si estuvieras saliendo con mi abuela.
Dev'e söylemem gerek benim sahtekar olduğumu mu, bak, sadece... sadece bir numara seç.
Ve a decirle a Dev... que soy un fraude, mira, sólo escoge un número.
Ben Johnny'ye birşey söylemem, size de söylemem,... peşlerine düşmeyeceğinize söz vermeniz gerek.
No se lo diré a Johnny. Tampoco te lo diré a tí. No, al menos que me prometa que no irá tras nadie.
Sadece yatmadığımızı söylemem yeter saklanmama ne gerek var?
Solo tengo que decir que no nos acostamos juntos. No tengo que esconderme físicamente.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]