Ben haklıyım перевод на французский
220 параллельный перевод
Söylüyorum, ben haklıyım, Hirth. Satranç oynamalılar!
Ils doivent jouer aux échecs.
Ben haklıyım. Biliyorum.
Je sais que j'ai raison.
Görülüyor ki ben haklıyım.
C'est bien ça?
Ben haklıyım, Komutan!
J'ai pas raison, commandant?
Kate haklı, ben haklıyım ama sen yanılıyorsun.
Kate a raison... j'ai raison et vous avez tort.
- Şu an sen haksızsın, ben haklıyım.
- Tu as tort cette fois, c'est tout.
Alexander, ben haklıyım ve sen bunu biliyorsun.
Alexander, j'ai raison et tu le sais.
- Gerçek bu ve ben haklıyım.
- C'est la vérité, et j'ai raison!
Ben güçlüyüm. Ben haklıyım.
J'y suis mais je m'en sortirai.
Görüyorsun ya, ben haklıyım.
Vous voyez, j'ai raison.
Farz edelim ki, ben haklıyım, bu gemi gerçek ve ben de sanalım.
Disons que ceci est un vrai vaisseau et que je suis un hologramme.
Ben haklıyım, sen haksız.
J'ai raison, tu as tort.
Her neyse, yapmadıysan da cezalandırabilirim seni çünkü ben büyüğüm sen küçüksün, ben haklıyım sen haksız.
Et alors? Je suis grande, tu es petite. J'ai raison, tu as tort.
Ya o haklıdır ve bir daha beni görmezsin, ya ben haklıyım ve o korkunç bir suçun ortağı.
Soit il a raison et tu ne devrais plus me revoir, soit j'ai raison et il prend part à un crime terrible.
Çünkü ben haklıyım.
Je vais leur montrer, tiens.
Bu konularda çok kuşkucu olduğunuzu biliyorum, ama eminim ki bunda ben haklıyım.
Je sais que vous êtes sceptique, mais je suis sûre de moi.
Elbette ben haklıyım.
- Bien sûr que j'ai raison.
Ama eğer ölü değilsen... O halde ben gerçekte Adele ile evli değilim, haklı mıyım?
Si vous n'êtes pas mort, je ne suis pas réellement marié à Adèle.
Evet, haklısın. Ben farklıyım.
Je suis différent.
Ben her zaman haklıyım.
J'ai toujours raison.
Çünkü ben haklıyım.
parce que j'ai raison.
Yaptığım iş haklı bir nefreti doğuruyorsa, ben razıyım ama reklam uğruna tokat yemek haksızlık.
Je veux bien accepter un ressentiment spontané, mais pas une gifle publicitaire!
Ama ben de haklıyım. - Ama bizler de hayvan değiliz ki!
Mais moi aussi!
" Sadece ben haklıyım.
Ils ont toujours raison.
Neyse ne, ben haklıyım.
Moi, j'ai toujours raison.
Haklıyım ben ve yine söyleyeceğim.
J'ai raison et je le répéterai.
Ben her zaman haklıyım, asıl problem de bu zaten.
- Comme toujours. Ça me pose problème.
Ben haklıydım.
Qu'y a t-il de mal?
Ama ben de haklıyım.
Si tu ne veux pas porter de smoking, c'est ton droit.
Bunlar doğru mu, yoksa ben mi haklıyım, Bay Meck?
C'est vrai, ou alors j'ai raison? A votre avis, Meck?
- Haklısın, arayacak. Aramazsa onu ben mi aramalıyım sizce?
Mais s'il appelle pas, je l'appelle, à ton avis?
Ben daima haklıyım sevgilim.
- J'ai toujours raison, mon cher.
Ben iyi bir polistim ve bu konuda haklıyım.
J'étais un bon flic, et j'ai raison, là-dessus.
Çok haklısınız, ben bir yalancıyım.
Oui, je suis un menteur...
Neticede, Austin Temyiz Mahkemesi'ne göre ben 9'a 0 haklıyım ama Washington'a göre, 1'e 8 haksızım.
Après tout, à Austin, dans notre État, j'avais raison de 9 à 0, et à Washington, j'avais tort à 1 contre 8.
- Ben de seni severim ama haklıyım.
- Je t'adore, mais j'ai raison.
Joel, yanılıyorsam düzelt, seni ben çağırmadım sen kendin girmek istedin bu işe, haklı mıyım?
Joel, sauf si je me trompe, je ne t'ai pas demandé d'en être.
Sen haklısın ve ben hatalıyım.
J'ai tort, et tu as raison.
- Evet, haklıydın Harry. Ben şehir kızıyım. California'da ne yapacaktım?
Qu'est-ce que je foutrais en Californie?
Bak, ben haklıyım değil mi?
J'ai raison.
Umarım haklısındır ; çünkü o ve ben yıllardır arkadaştık bundan sonra da öyle olacağız.
Je l'espère, car nous serons amis durant de longues années après cela.
Yoksa ben haklıyım da sen mi farklısın?
Ou alors, comme je le crois, vous valez mieux qu'eux?
Bak, sen haklıydın. Ben akıl hastasıyım.
Vous aviez raison, je suis malade.
Ben uyuyamazsam seni de uyutmam. Haklıyım değil mi?
Et toi, alors, tu dormiras pas...
- Ben her zaman haklıyım.
- J'ai toujours raison.
Ben her zaman haklıyım, bunu aklından çıkartma.
Toujours!
Ama ben de sinirlenmekte haklıyım değil mi?
Mais c'est normal que je devienne folle.
Haklısın, çünkü ben kapıcıyım.
Bien sûr, parce que... je suis la concierge.
Ben haklıyım.
- Pas moi.
Ben vardım, Peder Collis ve Peder Duggan vardı. Chris Evans gibi birinin bizimle takılmasını beklemezdiniz. Haklısınız da!
Donc, il y avait moi, Père Collis et Père Duggan, et on aurait pu penser que Chris Evans ne voulait pas traîner avec nous.
- Bu doğru mu, yoksa ben haklı mıyım?
- C'est vrai ou j'ai raison?
haklıyım 81
ben hep 23
ben hallederim 867
ben hamileyim 39
ben her zaman 32
ben hastayım 37
ben hallettim 28
ben hala 17
ben hazırım 348
ben helen 20
ben hep 23
ben hallederim 867
ben hamileyim 39
ben her zaman 32
ben hastayım 37
ben hallettim 28
ben hala 17
ben hazırım 348
ben helen 20