Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ D ] / Düşünmedim

Düşünmedim перевод на французский

2,740 параллельный перевод
Sevebileceğini de düşünmedim.
Je croyais que j'avais aucune chance.
Gitmenden o kadar korktum ki aslında seni düşünmedim.
J'avais peur que tu partes, je ne pensais qu'à moi.
Bunların olabileceğini düşünmedim.
Ce n'est pas comme ça que je pensais que se passeraient les choses.
Bir şey düşünmedim.
Ce n'était pas une idée.
Affedersin, saat farkını düşünmedim.
Excuse-moi, j'ai pas pensé au décalage.
Düşünmedim.
Je n'y ai jamais cru.
Onun olduğunu düşünmedim, Irak'ta tekrar savaştığımı düşündüm.
Je croyais être de retour au combat en Irak.
Girebileceğimi düşünmedim.
Je ne pensais pas être acceptée.
Bilmem, hiç düşünmedim.
Je n'y ai jamais pensé.
Düşünmedim.
Pas du tout.
İşlerin bu kadar karışacağını düşünmedim, tamam mı?
Je ne pensais pas que ça se compliquerait, d'accord?
Havanın o kadar sıcak olacağını düşünmedim.
Je ne savais pas qu'il faisait aussi chaud.
Düşünmedim bile.
- Je n'y ai même pas réfléchi.
Aslında bunun hakkında hiç düşünmedim, Castle.
Je n'y ai jamais pensé.
Yineliyorum, bu konuda hiç düşünmedim.
Une fois de plus, j'y avais jamais pensé.
- Aksini hiç düşünmedim.
Je l'ai toujours su.
Diğer Olivia'nın bana yaptıklarına o kadar odaklandım ki sana yaptıklarını hiç düşünmedim.
J'étais si obnubilée par ce que l'autre Olivia m'avait fait que je n'ai pas pensé à ce qu'elle t'avait fait.
Baban rezil piçin tekiydi fakat bir an bile onun cinayet işleyeceğini düşünmedim.
Ton père était un sale fils de pute, mais je n'ai pas cru une seconde que c'était un meurtrier.
Henüz tam düşünmedim.
Je dois y réfléchir.
Bir yere yerleşmenin nasıl olabileceğini hiç düşünmedim.
J'ai jamais voulu m'attacher.
Her zaman onlardan dikkatsiz olduğunu biliyordum ama ihmalkâr olduğunu düşünmedim.
J'ai toujours su que tu étais laxiste avec eux, mais pas négligente.
Bunun hakkında çok fazla düşünmedim ama...
Je n'y ai pas tellement réfléchi.
- Ayrıca bilgin olsun, asla harika olduğunu düşünmedim.
- Quoi? - Et pour info, Je ne t'ai jamais trouvée cool.
Yıllardır kendimi düşünmedim.
Je ne me suis pas remis en question depuis des années.
Hiç düşünmedim.
Je pense pas que, uh...
- O an hiç düşünmedim bile.
- J'ai même pas réfléchi.
- Evet. Neden bu elemanları senin için daha önce düşünmedim bilmiyorum.
Je sais pas pourquoi j'ai pas pensé à eux avant.
Lise terkim ve bir kere bile bu işi kendi başımıza beceremeyeceğimizi düşünmedim.
J'ai abandonné le lycée et j'ai jamais douté de notre réussite.
Onu henüz düşünmedim.
- Je n'y ai pas encore pensé. - Eh bien, écoutez ça.
O kadar ileriyi düşünmedim.
.. je n'y ai pas beaucoup pensé
Bu hadise sonradan oldu zaten. Kimseyi düşünmedim...
Hé, c'était après les faits, je ne pense pas que les gens...
Ama daha önce düşünmedim hiç.
Mais j'y ai même pas pensé.
Sigorta şirketi onları bulabilmek için içine çip yerşeştirdi. Bunun işe yaracağını hiç düşünmedim.
L'assurance m'a obligée à m'en équiper.
Ben bu konuda kesinlikle hiçbir şey söylemedim, hatta düşünmedim bile ta ki aklıma yatana kadar.
Je ne t'en ai pas parlé ou même pensé à le faire tant que ce n'était pas nécessaire.
Ben bunu pek düşünmedim...
Eh bien, je n'aurais pas pensé que...
Pek düşünmedim.
Pas vraiment.
Bilmiyorum, gerçekten hiç düşünmedim.
- J'y ai jamais vraiment pensé.
Düşünmedim, Gabriel.
Je ne le pense pas.
Gelmemem gerektiğini düşünmedim.
Je n'aurais pas dû.
Hayır, düşünmedim.
Non, pas vraiment.
Bunun bir sorun olacağını düşünmedim.
Je ne voyais pas le problème.
Onları kasten öldürdüğünü düşünmedim değil.
Pas que vous les auriez tués exprès.
Aslında seni görene kadar olayı hatırlamadım. Düşünmedim bile.
Personnellement...
- Ben düşünmedim.
Pas moi.
Aslında bu konuda hiç düşünmedim.
J'y ai jamais vraiment pensé.
- Böyle bir şey düşünmedim de.
- Mais je le pense.
Ben neden böyle bir şey düşünmedim ki?
Pourquoi n'y ai-je pas pensé?
Bir şey düşünmedim.
- Je pensais pas.
Kolay olacağını düşünmedim.
Je ne pense pas que ça sera facile.
Onun tehlikede olduğunu hiç düşünmedim bile.
J'étais en danger, pas elle.
Düşünmedim bile.
J'ai pas réfléchi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]