Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ D ] / Dışarı mı çıkıyorsun

Dışarı mı çıkıyorsun перевод на французский

167 параллельный перевод
Bu şapka ne için? Dışarı mı çıkıyorsun?
Et ce chapeau?
- Dışarı mı çıkıyorsun? - Evet.
Tu sors!
Dışarı mı çıkıyorsun, Jeb?
Tu sors, Jeb?
- Dışarı mı çıkıyorsun?
Tu sors?
Yine dışarı mı çıkıyorsun?
Tu es encore de sortie?
Dışarı mı çıkıyorsun tatlım?
Tu sors, chéri?
Evet, bir tanem. Bu saatte dışarı mı çıkıyorsun?
- Vous sortez à cette heure?
Evet. Dışarı mı çıkıyorsun?
Vous sortez?
Yohachi, kılıcımı getir. Dışarı mı çıkıyorsun?
Yohachi, donnez-moi mon épée.
Dışarı mı çıkıyorsun?
Tu allais sortir?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Tu sors?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Dehors?
David, dışarı mı çıkıyorsun?
Que fais-tu? Tu t'en vas?
- Dışarı mı çıkıyorsun?
- Tu sors? - Avec un nouveau type.
Dışarı mı çıkıyorsun?
- Tu sors?
Yine dışarı mı çıkıyorsun?
Tu sors encore?
- Ne, dışarı mı çıkıyorsun?
- Tu sors?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Tu t'en vas?
- Dışarı mı çıkıyorsun?
- Tu sors ce soir? - Oui.
Bu mahallede dışarı mı çıkıyorsun?
Vous sortez, dans ce quartier?
Dışarı mı çıkıyorsun kızım?
Tu sors, ma fille?
- Dışarı mı çıkıyorsun?
- Tu sors? - Oui.
Dışarı mı çıkıyorsun?
Quoi, tu sors?
Yine dışarı mı çıkıyorsun?
Tu sors encore? - J'organise une soirée maquillage.
yapmam gereken birşey varsa hemen yapmalıyım. dışarı mı çıkıyorsun?
Je pourrais les prendre puisque je dois sortir.
Onlar uyuduktan sonra dışarı mı çıkıyorsun?
Vous sortez dès qu'ils sont endormis?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Sortez-vous?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Tu oses sortir?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Tu sors, ce soir?
- Dışarı mı çıkıyorsun, Raymond?
- Raymond, tu t'en vas?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Regarde toi!
Dışarı mı çıkıyorsun?
- Vous sortez? - Oui.
Dışarı mı çıkıyorsun?
Mais vous sortez?
Yine dışarı mı çıkıyorsun?
Tu sors à nouveau?
Niçin dışarı çıkıp bir sigara yak mıyorsun?
Pourquoi ne pas sortir et fumer une cigarette?
- Dışarı mı çıkıyorsun?
- Tu sors?
Fazla dışarı çıkma şansın yok, sanırım, artık geceleri çalışıyorsun.
Tu dois plus sortir beaucoup en faisant le quart de nuit.
Her zamanki gibi meşgulsün ha? Sanırım dışarı çıkıyorsun.
Vous sortez?
- Bu havada mı dışarı çıkıyorsun?
- Sortir? Par ce temps?
Dışarı mı çıkıyorsun? Bugün cumartesi.
- Comment allez-vous?
Haydi bakalım, dışarı çıkıyorsun!
Dehors maintenant. Tu t'en vas.
Benim sık Gine kıçımı bir ceset torbasında dışarı taşıyacakları zamana kadar o hücrede oturuyor olacağım böyleyken neden çeneni kapatıp beni lanet deliğime kapatmıyorsun.
De toute façon, je suis destiné à crever ici. Ferme-la et mets-moi au trou.
Birinin dışarı çıkıp hayatını yaşamasına katlanamıyorsun!
Vous ne supportez pas que je m'amuse.
Sonia, burada ne yapıyorsun? Dışarıya çıkmayacak mıydık?
Sonia, pourquoi restes-tu là?
Sen freakininin aklından dışarımı çıkıyorsun?
Tu perds vraiment le ciboulot?
- Dışarı mı çıkıyorsun?
Vous sortez?
Yine dışarı mı çıkıyorsun? Adli tıptan aradılar,
Tu sors?
Dışarı mı çıkıyorsun?
Vous partez?
Günlerdir odandan çıkmıyorsun, Butters. Dışarı çıkıp, oynaman lazım.
Tu es resté enfermé depuis plusieurs jours Tu as besoin de sortir, va jouer.
Dışarı mı çıkıyorsun?
Lee t'a frappé, et toi...
Dışarı çıkıyorsun sanırım.
- Je crois que t'en as plus.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]