Haklıymışım перевод на французский
539 параллельный перевод
Haklıymışım.
J'avais raison.
- Haklıymışım, değil mi?
- J'avais raison, n'est-ce pas?
Böyle bir gelecek vaatlerini duyunca yaptığımda haklıymışım diyorum.
A t'entendre, je vois que j'ai eu raison d'agir comme je l'ai fait.
Gördün mü, ben haklıymışım.
J'avais raison.
Geçen sene seni hırsızlıktan yargıladığımda kötü arkadaşlardan uzak durmanı söylemiştim. Gördün mü ne kadar haklıymışım?
- Je regrette amèrement, d'avoir souhaité, l'an passé quand je t'ai jugé pour vol que tu n'aies pas que de mauvaises fréquentations.
- Ama haklıymışım, değil mi?
- J'avais raison.
Gördün mü? Haklıymışım.
Vous voyez, j'avais raison.
Haklıymışım, Thomas.
C'est bien pour ce soir.
Onu mağazaya getirmekle çok haklıymışım.
Comme j'ai bien fait de l'engager!
Haklıymışım. Sen duygusalsın.
Oui, vous êtes un sentimental.
- Seninle ilgili düşündüklerimde haklıymışım.
- J'avais raison sur vous.
"Teğmen Stanislav Sobinski." Haklıymışım, genç bir pilot.
Lieutenant Stanislav Sobinski. J'avais raison. C'est le jeune aviateur.
Haklıymışım.
- Je descends tout de suite.
Bir anda, onun otele gitmediği konusunda içime şüphe düştü... ben de kontrol ettim ve haklıymışım.
Je me suis subitement douté qu'elle ne rentrait pas à l'hôtel, alors j'ai vérifié, et j'avais raison.
Buradaki gelişimini büyük bir dikkatle takip ettim... Ve memnuniyetle söylüyorum ki seni şirkete almaktaki kararımda son derece haklıymışım.
J'ai observé votre travail ici et je constate que je n'ai qu'à me louer de vous avoir invité dans la firme.
Görüyor musun, Cody? Haklıymışım.
J'avais raison.
Ne kadar haklıymışım.
J'avais raison!
Haklıymışım.
Tu vois?
Kızkardeşinle evlenmekte haklıymışım. Ailenizin kafası çalışıyor.
L'intelligence de votre sœur Anthea tient de famille, je vois.
Şimdi anladım ki haklıymışım
J'avais raison, je le sais
- Evet. Haklıymışım demek ki.
Alors, j'avais raison.
Tadınık biri olduğunu düşüyordum..... ve haklıymışım, sen İchi ustasın.
Vous me sembliez familier, j'avais raison. Vous êtes Ichi.
Haklıymışım. - Onun bilgisi sayesinde korkunç bir silah yapmayı başaracağım. Bu da benim sürprizim olacak.
- Grâce à lui, je vais pouvoir mettre au point une arme terrifiante dont je vous réserve la surprise!
Baştan beri haklıymışım.
J'avais raison sur toute la ligne.
- Endişelenmekte haklıymışım.
J'avais raison de m'inquiéter.
Yardımcım bana tam aksini söyledi! Demek haklıymışım.
Mon assistant me soutenait le contraire.
İşte! Haklıymışım seni ahmak, ve artık delilim de var.
Je le savais et maintenant, j'en ai la preuve.
Bir bakıma haklıymışım.
J'avais raison en un sens.
Haklıymışım. Mavi senin renginmiş.
J'avais raison, le bleu vous va très bien.
Polis kontrol etti ve haklıymışım.
Les agents ont vérifié : c'était exact.
Haklıymışım, fatura yanlışmış.
J'avais bien raison, une erreur dans le tarif.
Görüyorsun ya, haklıymışım.
Ah! Tu vois, j'avais raison.
Ee, haklıymışım.
Mais j'avais raison.
Ateşten oluştuğunu söylemekte haklıymışım.
J'avais raison dire que toi être de feu!
Paula haklıymış. Postacı dedi ki Duke Mantee ile çetesi buralarda bir yerdeymiş.
Le facteur vient de m'annoncer que Duke Mantee et sa bande sont en vadrouille par ici.
Bay DePinna haklıymış. Barut gözü balona fazla yakınmış.
M. DePinna avait raison, la poudre est trop proche du ballon.
Bu kadar aptal olmayın. Pipomu almalıyım. Haklıymışız.
Il faut que je trouve ma pipe...
Haklı mıymışım?
J'avais raison?
- Haklı mıymışım?
- Tu vois?
Profesör haklı mıymış?
Le professeur avait raison?
Ama sonra ertesi sabah sahilde, Normandiya'da sıhhiyeci eve gönderileceğimi söyleyince " Valerie haklıymış.
Et l'autre jour, sur cette plage de Normandie, quand le médecin m'a dit que j'allais rentrer, je me suis dit :
Sanırım annem bu konuda haklıymış.
Je me demande si ma mère n'avait pas raison.
Sanırım Alfred haklıymış.
Alfred avait raison.
Haklıymışım, değil mi?
- I was right, huh?
Tanrım, haklıymış.
Bien raison!
Bay Kelly kesinlikle haklıymış.
M. Kelly avait sans doute raison.
Görüyorsun, Haklı mıymışım?
Qui avait raison?
Ne? Haklı mıymışım?
C'est vrai?
Haklıymışım.
Je sais ce que c'est.
Ha? Ne dedim ben? Haklı mıymışım?
Hein, qu'est-ce que je disais?
Sanırım Trude haklıymış.
Est-ce que Trude a touché juste?
haklısın 4682
haklisin 34
haklı 645
haklısınız 730
haklıyım 81
haklıydım 99
haklı değil miyim 37
haklıymış 45
haklıydın 287
haklıydı 59
haklisin 34
haklı 645
haklısınız 730
haklıyım 81
haklıydım 99
haklı değil miyim 37
haklıymış 45
haklıydın 287
haklıydı 59