Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ K ] / Kuzeydoğu

Kuzeydoğu перевод на французский

367 параллельный перевод
Hadi, rotamızda gidelim, kuzeydoğu doğu yönüne.
Garde le cap nord-est, est.
- Kuzey kuzeydoğu, sürekli.
- Nord-nord-est et constant.
Burası, sabah yayını Kalabalıkta Bir Yüz'ü sunan Kuzeydoğu Arkansas'ın sesi KGRK radyosu.
Ici Radio KGRK. Voici notre émission Un homme dans la foule. Quel homme?
Şu anda ilgilendiğim tek şey Kuzeydoğu Arkansas'ın en iyi radyo programını hazırlamak.
Je n'ai qu'un but, faire de ce poste le meilleur du Nord-Est.
Kuzeydoğu.
Nord-quart-nord-est.
Kuzeydoğu.
Vers le nord-est.
Kuzeydoğu...
Nord-est...
Kuzeydoğu.
Nord-est-nord.
Lowell, eğer devam edersen, yarın sabah... 302'de Satürn halkalarının kuzeydoğu dairesine çarpacağını düşünüyoruz.
Lowell, si vous continuez comme ça, vous allez heurter le quadrant nord-est des anneaux de Saturne demain à 3 h 02.
Oswald, Kuzeydoğu'dan ayrıldı.
Oswald a quitté le nord-est.
Kuzeydoğu bölgesini sana veriyorum.
Je vous donne le nord-est.
Doğu, Ortadoğu ve Kuzeydoğu İngiltere kesimlerine gelince çoğu bölgelerde sisli bir gün bekleniyor.
Quant à l'est, au nord et au nord-est de l'Angleterre, la journée commence par du brouillard.
Kuzeydoğu
Nord-est
- Kuzeydoğu.
- Vers le nord-est.
Rota : Kuzeydoğu, tam hız!
Direction nord-est, vitesse maximale!
- Yönü nereye? - Kuzeydoğu.
C'est en Amérique du Nord.
Kuzeydoğu...
Le Nord-Est.
1 012 trafik, 1. * 00 3, 2 km kuzeydoğu sınırı.
Dix-douze, trafic à 3 km au nord-est.
Doğu kuzeydoğu Bay Fahişe.
Est par le nord-est, M. Prostitute.
Kuzeydoğu esintisi olduğunda eski şöminede kaldığımız anı hatırlıyor musun?
Tu te souviens de cette tempête? On a dû rester au chaud près de cette énorme cheminée.
Kuzeydoğu sahil tarafında bulunan kızlar beni bayıyor.
C'est juste que les femmes du littoral nord-est m'ennuient.
Jake, kuzeydoğu sınırında kamp kurdu.
Jake s'est posté à la limite Nord-Est, au trou d'eau.
Muhtemelen farkındasındır Rambo. 2500 Amerikan askeri Kuzeydoğu Asya'da hala kayıp.
Rambo, vous devez savoir qu'il reste près de 2500 Américains disparus au Vietnam.
Keşke yapabilsem, ama kaçağı ana hattan çıkarmamız için sadece 5 dakikamız var yoksa Kuzeydoğu Ekspresi'yle çarpışacak.
J'aimerais bien, mais on a 5 minutes pour le dévier de la ligne principale, sinon, c'est la collision avec l'express nord-ouest.
Kuzeydoğu, neredeyse.
Nord-est, presque.
Beş gün önce, kuzeydoğu Tibet'de.
Il y a 5 jours, au Tibet.
Son iki yıldır cinayetler hep Kuzeydoğu Teksas civarında oluyor.
Les lieux des meurtres sont regroupés au nord-est du Texas depuis deux ans.
Kuzeydoğu'ya açılmaları ile ilgili harika fikirlerim var.
- J'espère qu'ils les achèteront. - lls le feront.
Florida, Canada, ee, Kuzeydoğu, Karayiplere uçuyor.
Dessert la Floride, le Canada, le Nord-Ouest, les Caraibes...
İkinci Dünya Savaşı öncesi. Japon militaristler, Çinin kuzeydoğu bölgesini işgal edip kukla bir devlet olan Manchoukou'yu kurdular.
Durant la seconde guerre mondiale, les militaires japonais occupèrent le nord de la Chine et créèrent l'Etat satellite Mandchoukuo.
Spy-glass Tepesi, yüksek ağaç, kuzey-kuzeydoğu noktası.
La colline, le grand arbre, le point au nord, nord-est.
Kuzey-kuzeydoğu.
Nord, nord-est.
Kuzeyden kuzeydoğu noktasına.
Cap au nord, nord-est.
Sektör 3 / 4, 69 ° kuzeydoğu.
Secteur 3 / 4, 69 dégrées nord-est.
Hedefe doğru ilerliyoruz, 69 ° kuzeydoğu.
Faisons cap sur objectif. 69 dégrées nord-est.
Sanırım yaklaşık 15 derece kuzey-kuzeydoğu eşeksenli alfa dokuz ama pek emin değilim o yüzden benim sözüme güvenmeyin...
À mon avis... à 15 degrés de Zelca, nord nord-ouest, axe Alfa 9. Mais je suis pas sûr.
InterCity Havayolları sözcüsü, yaklaşık 200 yolcu taşıyan uçağın, ülkenin kuzeydoğu bölümünde, Route 7 ve Lake güzergahında düştüğüne dair gelen haberleri doğruladı.
Le porte-parole d'InterCity Air annonce qu'environ 200 passagers ont été... Un telex confirme la collision d'un avion d'InterCity Air à l'intersection nord-est du comté entre la Route 7 et le lac.
Burası Kuzeydoğu'dan farklıdır.
Ici, ce n'est pas la côte Est.
Aynı aramayı kuzeydoğu bölgesinde - dene.
Secteur nord-est. Même recherche.
Kuzeydoğu tarafındaki bir mezarda gömülü.
Elle est enterrée dans la section Nord-Est.
Kuzeydoğu köşesinde bir çöp tenekesi var.
Il y a une poubelle au coin nord-est.
Yakın zamanda Kuzeydoğu bölgesinden yapılan göçler incelenmeye başlanmıştır.
Un contrôle des récentes immigrations vers le nord-est est en cours.
Ulusal konferansta olmam gerek. Ben kuzeydoğu bölgesi sorumlusuyum.
Je dois aller à cette conférence en tant qu'assistante du secrétaire du nord-ouest.
Kuzeydoğu, kuzeydoğuya git.
Va vers le nord-est.
Hapishane, şehrin kuzeydoğu köşesinde.
La prison est à l'extrême nord-est de la ville.
Kuzeydoğu bölgesi, her yer temiz. Anlaşıldı, Kuzeydoğu.
Secteur nord-est, rien à signaler.
- Ne yöne Tavşan? Kuzey-kuzeydoğu.
Nord, nord-est.
- Kuzeydoğu, efendim.
- Nord-est. - Plus fort!
"Şeytan Kayası'ndaki Fingertrunk Ağacı,... kuzey - kuzeydoğu yönünü işaret ediyor."
Direction nord, nord-est...
Köpekbalığı kuzeydoğu yönünde.
Aileron tribord avant.
Üçüncü kuzeydoğu koridorundayım.
Je suis au no 3, nord-est, au-dessus du couloir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]