Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → французский / [ S ] / Sabah 11

Sabah 11 перевод на французский

350 параллельный перевод
Otelden bu sabah 11'de... genç ve güzel bir kız gibi ayrıldım.
J'ai quitté l'hôtel à 11 h, toute pimpante et regardez-moi!
Plana uygun olarak, 27 Temmuz'da kamptan beraber kaçtık ve Stovendam yük gemisiyle bu sabah 11 : 15'te karaya çıktık.
Je me suis évadé avec elle, comme convenu le 27 juillet et débarqué ce matin à 11 : 15, du cargo Stovendam.
Ama sabah 11 de gelirseniz, memnuniyetle seremoniyi yaparım.
Venez demain à 11 h.
O yüzden her sabah 11'de markete gelip bir şeyler alacaktı ben de gerektiğinde gidip onunla konuşabilecektim sanki tesadüfen karşılaşmış gibi.
Elle devait être au supermarché chaque matin vers 11 h. Et moi, je la croisais comme par hasard soi-disant par accident.
İngiltere'den gelen vapur, sabah 11'de limana girmiş.
Un vapeur anglais a mis à quai à Saxport à 11 heures.
Yarın sabah 11'de sana söylemeyi düşünüyor.
Il veut t'en parler demain matin à 11h.
Pan-American, sabah 11.00.
Pan-American, 11 h.
Belki de yarın sabah 11'de evimizde yapılacak toplantıya katılırsınız. Size yöneltilecek bir kaç sorum var.
Et pour vous épargner tout désappointement, M. Worthing, je pense qu'il serait plus franc de vous dire avant tout que je suis tout à fait déterminée à... accepter.
Bu sabah 11.52'de bir doz formül aldım ve birkaç dakika içinde 20'de 20 görüş gücüne sahip ve kesecik iltihabı olmayan,..
A 11 h 52, ce matin, j'en ai pris une dose. Très vite, je me suis senti l'âme d'un étudiant. J'avais une vue parfaite, plus de bursite.
Birisi beni sabah 11 : 00'de uyandırsın.
Faites-moi réveiller à 11 heures.
Bu sabah 11 : 30'dan itibaren, hiçbir şey.
Eh bien, depuis 11 h30, ce matin, rien du tout.
Aynı sabah 11 : 40'da Niki çiftliğinden ayrıldı.
A 11 heures 40 ce matin-là, Nikki quittait sa ferme.
Yarın sabah 11'de Paris'ten verdiğim haberleri kaçırma.
Écoute mon émission spéciale de Paris, demain matin à 11 h.
Bu sabah 11... 25 te, tüm yerel kanun uygulayıcı şubeler... ünlü Hudson kızkardeşler etrafında gelişen... kaçırma-öldürme gizemine Özel Detaylar atfetmişlerdir.
"Toutes les forces de l'ordre sont mobilisées pour se consacrer" "à un enlèvement et à un meurtre liés aux sœurs Hudson."
20 Temmuz 1956, Sabah 11.20.
20 Juillet 1956, 11 : 20
Üzgünüm madam, fakat sabah 11'e kadar kasa açılmayacak.
Désolé, mais le coffre n'ouvrira que demain matin à 11 h.
Bu sabah 11'den önce kalkmayan Bayan Tabard 8.15'te dışarı çıktı.
Et alors ce matin, la surprise. Mme Tabard, qui ne se lève jamais avant 11 h, est sortie de chez elle ce matin à 8 h 15.
Sabah 11'de. Gidecek misiniz?
11 h. Vous y serez?
Rosemary, yarın sabah 11'de?
Rosemary? Demain 11h?
Sabah 11 : 30'da varacağız.
On arrive à 11 h30.
Bu doğru. Sabah 11.00'de koordine bir saldırı.
Correct, je veux une attaque le 1 1 au matin.
Karısıyla konuşuyor. Her sabah saat 11'de.
Il parle à sa femme chaque matin à onze heures. "
Her sabah saat 11'de bana geleceğine söz vermişti, şu ana kadar da sözünü tuttu.
"Il m'a promis de venir chaque matin à onze heures, il a tenu parole."
Yarın sabah saat 11'de sizi bekleyeceğim.
Pas du tout!
Buraya bir itiraf yapmaya geldim - Sabah saat 11'de etmesi oldukça güç bir itiraf.
Je suis venue vous faire une confession, difficile à faire à 11 heures du matin.
" Yarın sabah saat 11 : 00'de izniniz olmasa da size baş vuracağım.
"je viendrai demain à 11h..."
Bu sabah saat 11.15 de Başbakanımız halka yaptığı bir açıklamayla İngiltere'nin Almanya'yla savaş hâlinde olduğunu bildirmiştir.
À 11 h 15, le Premier ministre a annoncé du 10 Downing Street la guerre avec l'Allemagne.
Sabah 11'de görüşürüz.
A 11h, demain matin!
Evde değil mi? Pazar sabahı 11.
Il est 11h, peut-être est-il encore à la messe?
General Jonathan Wainwright tarafından sabah saat 11 : 00 da teslim edildi.
Jonathan Wainwright.
Sabah 8 : 00 dan, Bombardımanın başlıyacağı saat 11 : 00 e kadar.
- Les retenir combien de temps? De 8 heures du matin, au début du bombardement, à 11 heures.
Yarın sabah 11 : 00'de, Kuyumcular Rıhtımı numara 36. Yazılı ifadeniz alınacak.
Vous confirmerez tout ça.
Babam her sabah saat 11'de bir kadeh içerdi.
Papa en prenait un verre tous les matins à 11 heures.
Onlara, seninle olduğumu söylemeni istiyorum Gece 11 : 30'dan sabah 3'e kadar. - Neredeyse tüm gece.
Dis-leur que j'étais là... entre 11h30 et 3 h du matin.
Daha da ötesi, bu sabah saat 11'de Papa ile bir görüşme ayarladı.
Tu sais quoi? J'ai déjà obtenu une audience du Pape. Ce matin, à 11 h.
Pazartesiydi. 11 Haziran sabah saat 6 : 15.
C'était le lundi 11 juin, à 6 h 15 du matin.
Gece 11 olmadan çalışmaya başlamaz ve sabahın erken saatlerine kadar devam eder.
Il ne se met au travail qu'à onze heures du soir, et ce jusqu'aux petites heures du matin.
Yarın sabah saat 11 : 00'de tiyatroda olabilir misin
On se voit au théâtre à 11h00 demain matin?
Saat sabahın 11'i.
Il est onze heures du matin.
Ne olmuş saat sabahın 11'iyse?
Et après?
Saat sabahın 11'i ve güneş parıldıyor.
Il est onze heures du matin et le soleil s'est levé!
Önümüzdeki cumartesiden bir hafta sonra, sabah saat 11.10'da aranacak ve 61.Cadde'deki Timothy Swardon Sanatoryum'una götürüleceksin.
Dans une semaine à partir de samedi, vous serez appelé à 11 h 10 du matin pour être emmené au sanatorium Timothy Swardon, n ° 8, 61e rue est.
11.30. Sabah ilk işim seni aramak olacak demişti.
11 h 30 : il avait dit qu'il m'appellerait le plus vite possible.
Sabah 10 : 00 veya 11 : 00 civarı Su 68 derece civarında olur 68 derece.
L'eau doit être dans les 20 degrés.
Saat : Sabah 9 : 11. 18 Eylül.
Heure : 9 h 11. 18 septembre.
Yarın sabah saat 11 : 00 de dinlemede olun!
* Prochaine emission demain matin. * Reprenez l'ecoute a 1 1 h.
- Yarın sabah saat on birde, efendim.
- Demain matin à 11 heures, monsieur.
Sabahın onunda gece elbisesiyle etrafta dolaşamam ki.
Je ne peux pas paraîitre à 11 heures du matin dans une robe de soirée.
SABAH, SAAT 1 1.40.
IL EST 11 H40.
Gelecek sabah...
Après-demain, à 11 h30.
O bitince bu sabah yanlışlıkla hipnotize ettiğim kızın adını anımsayan birini bulana kadar sabah sınıfımdaki bütün öğrencileri arayın.
Puis appelez tous les étudiants de mon cours de 11 h jusqu'à trouver quelqu'un qui se souvienne du nom de la fille que j'ai hypnotisée par erreur, et...

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]