Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ H ] / Havaalanı mı

Havaalanı mı перевод на португальский

1,028 параллельный перевод
Alo, havaalanı mı?
Estou, aeroporto?
- Havaalanı mı?
- Aeroporto?
- Havaalanına mı gidiyorsunuz?
Está tudo bem! - Onde vai? Para o aeroporto?
Havaalanında mı kalacaktı?
Esquecê-lo no aeroporto?
Break-In Havaalanı'nda, Sibby'nin Yeri'nde buluşalım.
Encontre-me no Sibby, perto do aeroporto de Break-ln.
- Endişelenmeyin, sizi havaalanına bırakırım..
- Descontrai. Levo-vos ao aeroporto.
- Seni bir daha havaalanımın üzerinde zafer taklası atarken görmeyeyim.
- Nunca mais me deixes ver-te... fazer uma volta de vitória sobre o meu aeródromo novamente.
Siz havaalanındayken bütün evi aradım.
É fácil perceber que foi usado recentemente.
Havaalanının ucundaki depolarımızı vurmamaya dikkat edin.
Cuidado, não atinja os armazéns da orla do aeródromo.
Havaalanında bagajını taşımana yardım etmiştim.
Ajudei-a a carregar as malas da pista de voo.
Çocuklarım havaalanında bekliyor da.
Os meus filhos estão à espera no aeroporto.
Kalktım, onu havaalanına götürdüm ve United Airlines terminalinde kustum.
Levantei-me, ajudei-o a fazer as malas e levei-o ao aeroporto... e vomitei no terminal da United Airlines.
741 sefer sayılı Hollanda uçağı havaalanımıza inmek üzeredir.
Vôo 741 da Holanda Desembarque no Portão 8.
Hayır, her şey havaalanından gelirken... takside başımı çarpmamla başladı.
Não, tudo começou quando bati minha cabeça no táxi vindo do aeroporto....
Kaza mı, diyorsunuz, otelden havaalanına giderken bir suçlu gibi sıvışırken?
Um acidente, diz você. Enquanto se esgueirava para fora do hotel, como um criminoso, a caminho do aeroporto?
Onun 8 : 30'da gittiğini gördüm. Havaalanını aradınız mı?
Telefonou para o aeroporto?
Bugün havaalanına gittim. - Oh. Bir "Londra Ekspresi" gazetesi aldım.
Quando fui ao aeroporto e tirei uma cópia do London Daily Express onde havia um artigo :
V hava durumunda bir gelişme olmadığından havaalanında beklediği sırada... başka bir gazetede gördüğü haber sanatçımızın sinirlerini yerinden oynatır.
E não havia nenhuma melhora no tempo e nas condições do tempo, quando outro jornal chegou à já furiosa atenção do artista.
Seni alması için arabayı havaalanına geçen hafta yollamıştım.
Mandei o carro buscar-te ao aeroporto a semana passada.
- Havaalanı için bir taksi çağırayım mı?
- Queres um táxi para o aeroporto?
- İkisini birden yapalım. Squeaky... Ford havaalanında...
ESCÂNDALO NA TELEVISÃO * Squeaky apanhou o autocarro do aeroporto.
Biraz Önce bu telgrafı yolladı. GatWick Havaalanına ulaştım, B.R. 121, 12 : 38
Ele enviou este telegrama. "Chegou Aeroporto Gatwick, B.R. 121, 12 : 38 p.m."
Sevişebilmemiz için havaalanını da kapatsınlar mı?
Também queres que mandem fechar o aeroporto? Não há mais voos para podermos fazer amor?
Los Angeles havaalanındayım.
Estou no aeroporto de Los Angeles.
Seninle havaalanında buluşalım mı?
Que tal encontramo-nos no aeroporto?
Hay allahım, durumun ne kadar umutsuz olduğunun farkında değil mi bu adam? Tepelere paraşütle katiller indiriyorlar ve daha yeni Pomona'daki yonca tarlalarında gizli bir havaalanı olduğunu rapor ettim!
Estão a atirar assassinos de pára-quedas para as colinas e recebo relatórios sobre pistas de aterragem secretas escondidas nos campos de alfafa em Pomona.
Onu havaalanından aradım.
Porque lhe telefonei do aeroporto?
Sizinle havaalanında konuşmaya çalıştım.
Tentei falar consigo no aeroporto.
Havaalanında olmalıyım.
Tenho que ir... para o aeroporto.
Merkezin haberlerine göre Stapleton Havaalanına yalnızca bir kaç iniş mümkünmüş ve fırtınanın gidişine bakılırsa sanırım havaalanı yakında kapanacak.
Raros são os aviões que ainda pousam no aeroporto. E com este tempo é mais que certo que será encerrado.
Saat 8'de havaalanında olmam lazım.
Eu tenho de estar em Roissy ás 8.
Bakın, affedersiniz. Havaalanında birini karşılamalıyım.
Tenho de encontrar alguém no aeroporto.
Gecikme için özür dileriz. Ama her uluslararası havaalanı birtakım kendine has zorluklar çıkarır.
Pedimos desculpa pelo atraso, mas todos os aeroportos internacionais têm o seu próprio conjunto de problemas.
Birazdan havaalanına doğru yola çıkacağım.
Vou já para o aeroporto.
Havaalanı için taksi çağırmıştım.
Eu pensei que fosse o táxi do aeroporto.
Havaalanında karşılayamadığım için üzgünüm.
Desculpe por não ter ido ao aeroporto.
- Havaalanı kapalı mı?
- O aeroporto está fechado?
- Maalesef sanırım havaalanına takıldı.
Acho que, infelizmente, ele ficou preso no aeroporto.
101. karayolunda, Brandon Havaalanı'nın 10 mil ilerisinde mavi bir Impala içerisinde A Takımı'nı tespit ettik.
Localizámos os Soldados da Fortuna num Impala azul, em direcção a sul, na 101, a 15 km do Aeródromo Brandon.
Sendika toplantısından çıkamazsam Paul Stone'la New York Times muhabirini havaalanından alır mısın?
Se ficar presa no encontro sindical... vai buscar o Paul Stone e o tipo... do "New York Times" ao aeroporto?
Havaalanındayım.
No aeroporto.
Bu aranmadığım ilk havaalanı.
É o primeiro aeroporto onde não fui revistado.
Kızımı ve beni havaalanına götürmeni istiyorum. Peki.
Claro.
Havaalanındaki adam, çiftlikteki adam, onları ben öldürdüm, ben yaktım onları.
Aquele homem no aeroporto, aqueles homens na quinta, eu matei-os, incendiei-os.
- Konağa mı, efendim? - Hayır, bizi havaalanına götür.
- Não, agora leva-nos ao aeroporto.
Dün gece havaalanında saatimi çaldırdım.
Ontem à noite, roubaram-me o relógio no aeroporto.
Başka ajanlarla beraber, sahte paralar yaptım, endüstriyel makinaları altüst ettim, suyu kirlettim ve Avrasya bombalarına kodlu radyo sinyalleri yoluyla havaalanında ki hedeflere kılavuzluk ettim.
Em conjunto com outros agentes, falsifiquei notas bancárias, destruí maquinaria industrial, poluí abastecimento de água e conduzi bombas eurasiáticas a alvos em Airstrip One através de sinais de rádio codificados.
Havaalanında karşılamaya bando tutamazdım.
Não consegui que a banda fosse à pista.
Havaalanında buluşacağım adam kim?
Senhor, este homem que eu vou encontrar, o tal no aeroporto? Quem é ele, por favor?
Valizlerimizi alalım ve doğruca havaalanına gidelim.
Vamos fazer as malas e vamos directamente para o aeoroprto.
Lübnan Hükümeti'nin emriyle havaalanımız bugün uluslararası uçuşlara kapatılmıştır.
Este aeroporto está encerrado a todos os voos internacionais por ordem do governo libanês.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]