Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ H ] / Hiçbir yerde yok

Hiçbir yerde yok перевод на португальский

306 параллельный перевод
Bu model tek, başka hiçbir yerde yok. Bir eşini daha göremezsiniz.
Este é um modelo exclusivo, não existe outra igual.
Bu nehirdeki kadar altın hiçbir yerde yok.
Há mais ouro neste rio que no Klondike.
Hiçbir yerde yok.
Nem em lado nenhum.
Hiçbir yerde yok Sophie.
Ninguém sabe dele, Sophie.
* Onun beni düşündüğü anlamdaki ilişki hiçbir yerde yok * ve onun akıllı biri olduğunu umuyorum * bir şey kesin ki,
O que ela me ensinou, e que não está escrito em lugar nenhum... E sou eu suposto ser aquele que é o erudito... Uma coisa é certa...
Hiçbir yerde yok.
Não está aqui.
Hiçbir yerde yok. Devon, eğer Stone, onu eline geçirirse mutlaka öldürecektir.
Se o Stone a apanhou, vai matá-la.
Holt'un ismi hiçbir yerde yok.
O nome do Holt não está aqui.
Evine gitmiyor, hiçbir yerde yok.
Não está em casa. Desapareceu.
Hiçbir yerde yok.
Não consigo.
"Burada İbrahim'in, Muhammed'in ve kutsal kitapların büyük Peygamberlerinin eski vatanında gördüğüm kardeşlik ve misafirperverlik hiçbir yerde yok."
"I nunca testemunhou tal hospitalidade sincera..... e fraternidade verdadeira..... no antigo de casa ofAbraham, Muhammad,..... e o greatprophets ofthe Escrituras."
Tumbleweed hiçbir yerde yok. Yarışın favorisi kazanıyor.
Mas, o favorito mostrou do que é feito, com aquela acelerada no final.
- Hiçbir yerde yok.
- Não está em lado nenhum.
Hiçbir yerde yok.
Não o encontro.
Highbury'deki kadar iyi insanlar hiçbir yerde yok.
Em nenhum lugar são tão gentis como em Highbury.
- Hiçbir yerde yok.
- Não o vejo em nenhum lado.
Topraklarımız geniş ve zengin... ancak düzen yok hiçbir yerde.
Nossas terras são muito extensas e fecundas mas nelas não reina a ordem.
Bak, Jess, evimizin durduğu yerde kararmış bir baca dışında hiçbir şey yok.
Escuta, Jesse, não ficou lá nada. Só uma chaminé queimada onde estava a casa.
- Hiçbir yerde hiç kimse yok.
- Não tenho ninguém em lado nenhum.
Bu adamın hiçbir yerde bir gücü yok, o nedenle o bir hiç.
Este não tem poder, portanto, não significa nada.
Hiçbir yerde bundan daha mutlu bir ekip yok
Em lugar nenhum Ha um grupo mais Feliz
Başka hiçbir yerde sorun yok.
Não há nada de errado noutro lugar.
Hiçbir yerde arıza yok mu?
Não há nenhuma avaria?
Hiçbir yerde parmaklık yok.
Não tem grades.
- Yok, hiçbir yerde.
- Nunca, em nenhum sítio.
- Hiçbir yerde mal yok.
- Pois, pois...
Hiçbir yerde onlardan iz yok.
Nao há sinal deles em parte alguma.
Hiçbir yerde tek asker yok.
Nem um só soldado.
Kasaba kurumuş. Hiçbir yerde uyuşturucu yok.
Procurámos por todo o lado e não encontrámos erva em lugar nenhum!
Hiçbir yerde korktuğun Bir kanun kaçağı yok
Não há marginal algum Que te consiga intimidar
Hiçbir yerde resmi ya da kopyası yok.
Não há gravuras nem cópias dele em lado algum.
Hiç çatışma yok. Hiçbir yerde.
Terminaram os combates, em toda a parte.
Burada hiçbir yerde altın yok.
O ouro não está em nenhum lugar cá em cima.
Hiçbir yerde nöbetçi yok.
Não há nenhum guarda em nenhum lado.
Hiçbir yerde at izi yok mu?
- Não há sinal de cavalo algum.
... baltanın üstünde kan yok, hiçbir yerde kan yok...
Sem sangue no machado, sem sangue em lugar algum.
Sizin bir devlet okulunda eğitim verdiğinize... dahil hiçbir kayıt yok, ne Kaliforniya'da ne de başka bir yerde.
Não há registo de ter ensinado em nenhuma escola em nenhum sítio.
Benden başka kimsen yok, hiçbir yerde.
Sou tudo o que tens, em qualquer lugar.
Hiçbir yerde ne olduğunu bilmiyoruz. Savaşın gidişinden haberimiz yok.
Nem sabemos o que acontece no mundo.
Hiçbir yerde kan yok.
Não há sangue.
* Ain't got no water anywhere * - Hiçbir yerde su yok -
"Não há água em lado nenhum"
Hiçbir yerde, hiçbir şey yok.
Em lado nenhum, nada.
Bu ücra yerde insan kafayı yer. Yapacak hiçbir şey yok.
Deve passar-se aqui nestes arrabaldes, sem nada para fazer.
Hiçbir yerde vahşi bir vatanseverlik heyecanı yok Fakat her yerde şavaşa karşı duyulan derin bir öfke var.
Em lugar algum há qualquer excitação patriótica, mas por todo o lado há um grande patriota.
Sonuç olarak hiçbir yerde saldırabileceğin adam veya çocuk yok.
Depois de toda a confusão que causaste, não há nenhum homem ou criança por aqui.
Çamur ve meyhaneden başka hiçbir şey olmayan bir yerde... ne yapacaksın? Orada kilise yok.
Que lhe acontecerá num lugar onde não há mais... do que lama e tabernas?
Dünya'nın en zengin 10 insanından biri ama hiçbir yerde resmi yok.
Ele é um dos 10 gajos mais ricos da Aliança, mas não há fotos dele.
Başka hiçbir yerde de Iydroxide yok.
E não há mais lidróxido algum a bordo.
Hiçbir yerde kan yok muydu?
O Jacob agrediu-o!
Alabama'da, Mississippi'de, Louisiana'da, hiçbir yerde evlatlık verilme kaydı yok, koruyucu aile kaydı yok.
Não há registos de pais adoptivos no Alabama, nem Mississípi. Nada.
Hiçbir yerde durmak yok.
Não páras em lado nenhum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]