Karın var mı перевод на португальский
682 параллельный перевод
- Karın var mı Muspratt?
- Tens mulher, Muspratt?
Karın var mı?
Tens mulher?
- Yoksa zaten bir karın var mı?
- Você já tem esposa? - Não.
Bir karın var mı?
- lsso. Tem uma esposa?
- Senim evde bir karın var mı, Brennan?
- Você tem esposa, Brennan?
Karın var mı?
És casado?
Karın var mı?
Tens alguma esposa?
Senin... Karın var mı?
Tem... uma esposa?
Karımın vatanı Avusturya'da çok güzel av hayvanları var, yabani horoz mesela.
É o galo dos bosques. - De noite?
Karımın annesi var, karınlarını doyurmalıyım.
A mulher. A sogra. Eles têm de comer.
Karınız var mı efendim?
Você é casado?
Senin dört karın mı var?
Tens quatro?
Laura'nın mektuplarını karıştırmanıza itirazım var özellikle de benden gelenlerini.
Objecto por você vasculhar as cartas de Laura... especialmente as minhas. - Vamos!
Memur Peters, karınız ve çocuklarınız var mı?
Agente Peters, tem mulher e filhos?
Karımın bana ihtiyacı var.
A minha mulher precisa de mim.
Bizi maymun gibi önüne katıp "Bana acıyın. Bir karım ve sakat bir oğlum var." diyebilir.
Para manipular-nos como macacos e dizer : "Sintam pena de mim um homem de família com uma mulher e um filho aleijado!"
Lütfen kötü davranmayın. Bir karım ve altı çocuğum var.
Tenha pena de mim, tenho mulher e 6 filhos!
Bugün burada evlenmedim çünkü karımın mezhebi Quaker. Ama yardım için buraya geldim, çünkü burada insanlar var.
Não casei aqui, hoje porque a minha mulher é quacre, mas vim pedir ajuda porque as pessoas estão aqui.
Bir erkekten isteyebileceğin şeylerin de bir sınırı var. Çocuklarım ve karım var.
Há um limite ao que se pode pedir a um homem.
Carl, bu ırmağın kolunun nerenin içine karıştığı hakkında bir fikrin var mı?
Carl, tem alguma ideia onde é que este afluente vai desembocar?
Karısını trene binerken gören var mı?
Alguém viu a mulher dele a entrar no comboio?
Bu akşam bir arkadaşımın genç ve dul karısıyla randevum var da.
Devo sair esta noite com uma jovem viúva amiga minha.
Orada dört poliçemiz var. Karımın, benim ve iki oğlumuzun.
Temos lá quatro apólices : da minha mulher, minha e dos dois rapazes.
Bir karın var mı asker?
Tem uma esposa, soldado?
Quill'in karınıza tecavüz etmesiyle ilgili içinizde bir kuşku var mı?
Tem alguma dúvida de que o Quill violou a Sra. Manion?
Polemik yapmayalım lütfen, konuyu saptırmayalım! Karının burada bulunması gerek, diyorsak önemli bir sebebi var.
Dizia que se acreditávamos indispensável a presença de sua mulher... é por um motivo muito claro :
Aslında karımın buraya gelememe ihtimali var.
Na verdade, é provável que a minha esposa não venha porque, quando eu saí, ela não estava bem.
Karım da yazardır. Bazı kadın dergilerine makaleler yazıyor. Birkaç sorusu var size.
Também escreve, colabora na "Ladies Magazines" e tem umas perguntas.
Karına karşı sorumlulukların var mı?
Já mencionou essa possibilidade à sua esposa?
Karının parası var mı?
Sua mulher, ela tem algum dinheiro?
Karımın bu akşam galası var.
A minha mulher estreia um espectáculo esta noite.
Havluların üzerinde karımın baş harfleri var. Onları sök.
Podes tirar as iniciais da minha mulher das toalhas.
Karımın iki çocuğu, bir kanişi ve tam gün çalışan hizmetçisi var ama hiçbir şeyi yürütemiyor gibi.
Minha esposa tem 2 filhos e não sabe conseguir nada.
Brigham Young'ın 27 karısı var ve onlarla benim yaşadığımın yarısı kadar sorun yaşamadı.
O Brigham Young tem 27 mulheres e não tem tido metade dos problemas que eu tenho convosco.
Kaç adamınız var? Ne planlarsanız planlayın, benim adamlarımı karıştırmayın!
Capitão, seja como for, não vai involver os meus homens!
Bu adamın karısı var mı?
Este tipo tem mulher?
Karısının bundan haberi var mı?
Ela já foi informada?
Hem karın, hem nişanlın mı var?
Você tem uma esposa e uma noiva?
- Karın, çocuğun var mı?
- Tens mulher e filhos?
2inci kardeş, oldukça güzel bir karın var ama hala gözün dışarılarda mı?
Escuta, tens uma bela mulher, não sei prque queres outra?
Karımın Vadide bir kuzeni var kim kaportacı istese yani, onunla konuşurum.
A minha mulher tem um primo que é bate-chapas. - Se quiser falar com ele...
Karının çok güzel göğüsleri var. Bu kadar güzel göğüs çok mıncıklamadım.
A tua mulher tem cá uns seios!
Aradığın kadın ikiz kardeşi var. O benim karım değil.
É a irmã gémea que tu procuras, não é esta.
Karımın ciddi bir siyatik ağrısı var.
A minha esposa sofre de uma grave forma de ciática.
Burada, benim o eve zorla girdiğimi söyleyebilecek biri var mı? Silahımı sallayarak, adamın karısını yere düşürerek falan?
Há alguém aqui que possa dizer que entrei à força naquela casa, que brandi a minha arma e que atirei a mulher dele para o chão?
17 ve 19 yaşlarında iki kızım var. Parayı üniversite masraflarını karışılamak için kullandım.
Um de 17 anos e outro de 19, e usei o dinheiro para pagar uma parte da faculdade deles.
Bunu bir kocaya sormak tuhaf gelebilir ama karının hamile olduğundan haberin var mıydı?
Esta pode parecer uma pergunta estranha para se fazer a um marido, mas sabíeis que a vossa mulher está grávida?
Karınızın durumunda bir değişiklik var mı, efendim?
Alguma alteração no estado da sua mulher?
Evimde böcekler var. Karım şaşkın.
A minha casa está sob escuta.
Orada karınızın dışında telefona cevap verecek başka biri var mı?
É suposto estar lá mais alguém... para além da sua mulher, para responder?
- Karımın işi var, o işe ihtiyacı var.
- A minha mulher precisa do seu trabalho.