Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ K ] / Kovuldu

Kovuldu перевод на португальский

492 параллельный перевод
- Ama kovuldu.
- Mas fui expulso.
Kovuldu diyebilirsiniz, sevgili Baron. Doğru sözcük bu.
Expulso, meu caro Barão, é a palavra.
Çok şey bildiği için kovuldu.
Por saber demasiado.
"Geçici olarak kovuldu." Sanırım çocuklar böyle diyor.
"Expulso temporariamente", é o que os rapazes dizem.
Suçlamıyorum. Kovuldu, o kadar.
Não, só está despedido.
- Kovuldu.
- Está despedido.
İşten kovuldu.
Despedido.
Cleitus, Alexander tarafından kovuldu!
Cleito foi dispensado por Alexandre.
Aslında pek taburcu oldu denemez. Daha çok bir kalp hastasına yakışmayan davranışları yüzünden kovuldu.
Na verdade não lhe deram alta, sabem, ele foi expulso por conduta inconveniente a um paciente cardíaco.
Albay Pritchard Rusya'daki savaşı kaybettiği için kovuldu der.
O Coronel Pritchard diria que foi dispensado por ter perdido na Rússia.
Kovuldu.
Ele foi demitido.
Ama bahçıvan geçen hafta kovuldu efendim.
Mas o jardineiro foi despedido a semana passada.
En son, altı bin Amerikalı denizci uyuşturucu bağımlısı oldukları için ordudan kovuldu biliyor musunuz?
O mês passado, 6.000 Marines americanos passaram à licença por serem drogados.
- Bay Brockman bu sabah kovuldu.
- Despediram-se do Sr. Brockman.
FBI'a konuşmayacağı için Mitchell tarafından kovuldu.
Foi despedido por Mitchell por não querer prestar declarações ao FBI.
Ve 22 Eylül 1975'te, iki hafta sonra uygulanmak üzere işinden kovuldu.
Em 22 de setembro de 1975, foi despedido. Sairia daí a duas semanas.
Çok üzgünüm efendim çok üzgünüm bu kadın yeni kovuldu çok sinirli.
eu sinto muito. Esta mulher acabou de ser despedida.
NASA'dan kovuldu...
Expulsaram-no da NASA...
10 Kasım 1969'da Providence Şehri Baş Patologluk görevinden kovuldu.
Despedido a 10 Outubro de 1969 do cargo de chefe de patologia da cidade de Providence.
Kocan kovuldu mu yani? Tam olarak değil.
Quer dizer que o teu marido foi despedido?
Caine limandan kovuldu.
O Caine foi expulso do porto.
"Antisosyal davranışları, özellikle, Sibiryalı bir hain olan Valerya Davidova gibi..... kişilerle girdiği uygunsuz ilişkileri yüzünden Moskova Üniversitesin'den kovuldu."
"Expulsa da Universidade de Moscovo por comportamento anti-social " e por associações desaprováveis... " nomeadamente com a renegada siberiana...
Tanrıya şükür kulüp başkanımız cesaret edip, şikayet etti de o da işten kovuldu.
Vamos comprar dois. Olá. Sou o Mr.
- Bana resmi yarısını verdi, sonra kovuldu.
- Deu metade da informação e foi despedido.
İşten kovuldu mu yani?
Está despedido?
Daha önce de teklifler alıp reddettiler ama baba emekliye ayrılmak üzere ve oğul yeni kovuldu.
Já tiveram ofertas e rejeitaram-nas, mas o pai vai reformar-se e o filho foi obrigado a sair.
O kovuldu ben de altı hafta o korkunç 19'uncu bölgede çalışacağım.
Então o que aconteceu? Ela foi despedida e eu apanhei seis semanas na temida Zona 19.
Biliyor musunuz, işinden kovuldu.
Sabes, ele perdeu o emprego.
O hala kovuldu, ve sen de hapse gidiyorsun.
Ele continua demitido e você vai para cadeia.
Bu yüzden kovuldu.
Por isso é que foi despedido.
Bugün işten kovuldu.
Ela perdeu o emprego hoje.
Dick kovuldu.
O Dick foi despedido!
Gidiyor. Kovuldu.
Foi despedido!
Ve ertesi gün kovuldu.
Foi despedido no dia seguinte.
Sizin içkilerinizi de mi getirmedi? Kesin kovuldu.
Ele ficou-lhe com as bebidas.
Masum kovuldu suçlu serbest kaldı.
Aos inocentes, tratam a patadas... e os culpados, sairão livres.
Kovuldu mu?
Despedida?
- Kovuldu mu? - Evet, kovuldu.
- Está despedida?
- Kovuldu mu?
- Está! - Ah, está?
Şey, aslında, kovuldu.
Foi despedido.
Neden kovuldu?
Porquê?
Senin yüzünden kovuldu.
- Foste o culpado, tens de apoiá-la.
Dedim sana ufaklık. Şerefsiz bana kazık attı ve kovuldu.
Olha miúdo, eu já te disse, o safado roubou-me, eu despedi-o,
O yetersizliğinden kovuldu, AIDS'li olduğundan değil.
Ele foi despedido por incompetência e não por ter Sida.
Fakat işverenleri hakkında varacağınız ahlaki yargıların önemi yok, Gerçek şuki Beckett AIDS'li olduğu için kovuldu... Buda yasaları çiğnediler demek.
Mas seja qual for ojuízo que façam dos patrões dele, o facto de Beckett ter sido despedido por ter Sida significa que violaram a lei.
Kovuldu mu yoksa?
Foi despedido?
Birleşmeye kadar kalacak, sonra da... sağlık sebeplerinden dolayı ayrılacak. Kovuldu yani.
Fica para a fusão... e depois sai estrategicamente.
Ertesi gün, Profesör Smith, kovuldu.
Da última vez, chegaste à cidade num vagão de mercadorias.
Kovuldu mu?
Dispensado?
Kovuldu!
Está despedida!
"Dinlenmek" kovuldu mu?
Ajuda-me!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]