Английские фразы | Русские фразы | Турецкие фразы
Translate.vc / турецкий → португальский / [ Ö ] / Özür diledi

Özür diledi перевод на португальский

303 параллельный перевод
Dün gece için özür diledi.
Desculpou-se por ontem.
O Fransızca özür diledi, ben İngilizce küfür ettim.
Pediu-me desculpas em francês, e eu amaldiçoei-o em inglês.
Bu gece gelemeyeceği için çok özür diledi.
Lamentou muito não poder vir esta noite.
Özür diledi.
Diz que está arrependido.
Arkadaşım özür diledi.
O meu amigo pediu desculpa.
Sana veda edemediği için özür diledi.
Ela lamenta não ter podido despedir-se.
- Özür diledi, değil mi?
- Ela pediu desculpas, não pediu?
Özür diledi.
Ela pediu desculpa.
Bir anlamda özür diledi.
Foi quase um pedido de desculpa.
- Bu yanlış anlamadan ötürü özür diledi.
- Ele lamenta o malentendido.
Babam özür diledi, çok meşguldü.
O Papa pede desculpa, mas está ocupado.
Geciktiği için özür diledi.
Desculpa-se pelo atraso.
Pierre koşarak geldiğinde, ondan özür diledi ve : "Bir kabus gördüm" dedi.
Quando Pierre chegou se desculpou e disse que havia sido um pesadelo.
Pierre, albay hareketinden ötürü özür diledi.
Pierre, o coronel se desculpa por sua ação.
Özür diledi...
Pediu desculpa...
Gecikme için özür diledi.
... Pediu-me desculpa pela demora.
Babam Peder'den özür diledi, sonra bizi yemeğe götürdü.
O pai pediu desculpa, e depois levou-nos a jantar.
- Marty özür diledi.
- Marty já te pediu desculpas.
- Özür diledi mi?
- Pediu desculpa?
Yuki-san sizi karşılamaya gelemediği için özür diledi.
A Yukie-san pede desculpa por não poder vir pessoalmente.
Özür diledi... bardaki sahne için ve ben az ya da çok...
Ele pediu desculpa... pela cena no bar e eu mais ou menos...
- Özür diledi ya, her şey halloldu.
- Pede desculpa e fica tudo bem.
Burada olamadığı için özür diledi.
Ela pede muita desculpa por não poder vir.
- Onu kovduğu için özür diledi.
Pediu desculpas por expulsá-lo ontem à noite.
- Özür diledi.
Ele pediu desculpa.
Özür diledi.
Até se desculpou.
Geç kalacağı için özür diledi, ama geleceğine söz verdi.
Prometeu vir, nem que seja mais tarde.
Özür diledi. Son dakikada bir röportaja gitmesi gerekti.
Ela pede desculpas, surgiu uma entrevista de emprego em cima da hora.
Buzz, senden özür diledi.
O Buzz pediu-te desculpa.
45 dakikada bir karima mesajlari kontrol ettiriyorum isyerini ariyor, Brad özür diledi mi, diyorum telesekreterde özür mesaji var mi hiç diyorum.
- A minha esposa verifica as mensagens a cada 45 minutos, e pergunto Brad desculpou-se? Há alguma desculpa na secretária?
Şey, özür diledi, ve çarşamba akşamı bir araya gelip, gelemeyeceğimizi öğrenmek istedi.
Pediu desculpas e perguntou se nos podíamos juntar na quarta à tarde.
Kontes Olenska gelemediği için özür diledi.
A Condessa Olenska enviou um pedido de desculpas.
Bölge meclis binasında hassas bir yerde Nebraska Valisi, Paul Burmaster durumdan oldukça harap olmasından dolayı genel bir özür diledi.
Num discurso emotivo na capital do estado, o Governador do Nebraska, Paul Burmaster, pediu desculpas publicamente pelo seu estado ser tão plano.
- Özür diledi.
- Pediu que o desculpasse.
- Kendi tarzında özür diledi.
- Pediu desculpa, à sua maneira.
Senden özür diledi.
Ele queria dizer que lamentava.
Ancak, Bay Hailey... beni vurduğu için şahsen özür diledi benden.
Contudo, o Sr. Hailey pediu-me... desculpas pessoalmente por me ter atingido.
Özür diledi, Emily.
Ele pediu desculpa por não poder vir, Emily.
Oyundan sonra, birden korkunç bir gülme isteğine... kapıldığını söyleyerek arkadaşlarından özür diledi.
Depois pediu desculpa dizendo que tinha tido um ataque de riso.
Dediğim gibi, garson soya sosunu... üstüme döktüğü için özür diledi ve...
Como tinha dito, o empregado pediu desculpas por despejar molho no meu casaco.
Harbiden adamdan özür diledi.
- Ele pediu-lhe desculpa.
Ve şimdi de, henüz başlamadığı için özür diledi.
E agora ele acabou de se desculpar por não ter começado ainda.
Erken başlayacakmış. Özür diledi.
Tem que levantar cedo.
Ve o özür diledi.
E pediu desculpa.
Bugün gelemediği için özür diledi.
Lamenta não poder vir hoje.
Hoş değil tabi, ama özür diledi.
Um pequeno pedido de desculpas.
Özür diledi
Ele pediu desculpas.
SAHTEKAR KOVULDU Fotoğrafçı kovuldu, Bugle özür diledi
Fotógrafo despedido. Bugle pede desculpa.
Yani bu kadar saat sadece özür mü diledi?
Todo este tempo ela nada fez senão pedir desculpas?
- Bir özür diledi sanki.
- Acho que pediu desculpa.
- Bowerman nerde? - Çok özür diledi.
Onde está o Bowerman?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]