Anlamıyorum перевод на русский
11,836 параллельный перевод
- Seni anlamıyorum.
Да, повторяю, я не понимаю, что ты говоришь.
Anlamıyorum.
Я не понимаю.
- Ama anlamıyorum.
Не понимаю.
Ben de anlamıyorum.
Я и сам не понимаю.
Ama anlamıyorum.
Но я не понимаю.
Bu, sanki dudaklarının oynadığını görüyorum ama konuştuklarını anlamıyorum gibi.
Я словно вижу, как шевелятся их губы, но не понимаю их язык.
Ne istediklerini anlamıyorum.
Я не понимаю, чего они хотят.
Neden bahsettiğinizi anlamıyorum.
Я не понимаю, о чём вы говорите.
Çünkü anlamıyorum.
Потому что это выше моего понимания.
Niye bu kadar bencil anlamıyorum.
Не понимаю как она может быть такой эгоисткой.
Üzgünüm efendim. Anlamıyorum.
Простите, сэр, я не понимаю.
- Ne demek istediğinizi anlamıyorum.
- Не знаю, о чём вы говорите.
Anlamıyorum, Emily.
Я не понимаю, Эмили.
Ben sadece anlamıyorum.
Я просто не понимаю.
Ben... ben... anlamıyorum.
Я просто.. Я не... Я не понимаю.
Tüm kararları sen verirken ne diye aile toplantısı yapıyoruz anlamıyorum.
Не знаю, зачем ты собираешь всю семью, если всё равно сама всё решаешь.
Babs, kızım, gölün ortasındayken balık yakalamakta nasıl zorlandığını anlamıyorum.
Барбс, девочка моя, я не понимаю, откуда у тебя такие проблемы с рыбалкой, когда мы посреди озера.
Hiçbir şey anlamıyorum.
Я ничего не чувствую.
Ben de hiçbir şey anlamıyorum.
Да, я тоже ничего не чувствую.
Zaman Bölgesi'ndeyiz ama, anlamıyorum.
Мы во временной зоне. Я не понимаю.
Anlamıyorum, sen anlat.
Нет, расскажи мне.
Deaton, Canavar tarafından saldırıya uğradığında büyük radar dizilerinin olduğu ordu üssündeydi. Hâlâ anlamıyorum.
На Дитона Зверь напал на военной базе, где стоят радары.
Hâlâ anlamıyorum.
Я всё ещё не понимаю.
Anlamıyorum.
Это не имеет никакого смысла.
Oliver, bunun aynısını annenle yaşamıştın, tam da bu yüzden dünyanın kaderini nasıl oluyor da başka bir kötü ebeveynin ellerini bırakabildiğini anlamıyorum.
Оливер, ты пережил это с матерью, поэтому я не совсем понимаю, почему ты вкладываешь судьбу мира в руки очередного неудачного родителя.
Ne demek istediğini hiç anlamıyorum.
Понятия не имею, о чём ты говоришь.
- Anlamıyorum.
Я не понимаю.
- Şu muhabbeti hiç anlamıyorum.
Я вообще не понимаю о чем они все тут говорят.
Anlamıyorum Tommy.
Томми, я не понимаю.
Neden senden bir tane daha yapmadığını anlamıyorum.
Не понимаю, почему она просто не вырастила еще одного тебя.
Hâlâ bütün bunları neden yaptığını anlamıyorum.
Я всё ещё не понимаю, зачем ты всё это делаешь.
Neden bunu bıraktığını anlamıyorum.
Я... я не могу понять, почему ты... почему ты смогла поставить на этом крест.
Hemen öğrenmem gerek. O dili anlamıyorum.
Мне нужно знать, я не шучу.
- Anlamıyorum, neler oluyor?
Я не понимаю, что происходит?
- Hâlâ anlamıyorum. Neden bu aptalı içirip sarhoş etmiyor ve 3 milyon dolarını almıyoruz?
Я всё ещё не понимаю почему мы просто не можем прихлопнуть этого идиота по голове и забрать 3 миллиона $.
Hayır, anlamıyorum. Arayabileceğin kimse yok mu?
Нет, я не понимаю.
Anlamıyorum, neden Dr. Watkins kendi denemelerini baltalamak istesin ki?
Я не понимаю. Зачем доктору Воткинсу портить собственное тестирование?
Anlamıyorum.
Но я не понимаю.
Böyle şeyler nasıl oluyor hiç anlamıyorum.
Как происходят эти вещи?
Tüm bunlardan senin çıkarın nedir anlamıyorum.
я не понимаю, что в итоге ты получаешь со всего этого?
En yakın dostumsun ama seni anlamıyorum.
Ты - мой лучший друг, и я не понимаю тебя.
Neden bir şey yaptığını bile anlamıyorum Harrison.
Никогда не понимал причин твоих действий, Гаррисон.
Mesajlara cevap yazmayan insanları hiç anlamıyorum.
Не могу понять людей, которые не отвечают на сообщения.
Bu kadar komik olan ne anlamıyorum. Bu kadar komik olan ne?
Мне это совсем не смешно.
Neden gitmek istediğini bile anlamıyorum, Dennis.
- Да там делать будет нечего.
Gerçekten bana neden ihtiyacınız var anlamıyorum.
- Зачем я тут вообще нужен?
Charlotte anlamıyorum.
Шарлотта, я не понимаю.
Hiçbirini anlamıyorum.
Ничего не понимаю.
Bu süreçten geçmeyen birinin, bunu tam anlamıyla kavrayabilceğini sanmıyorum.
И я не уверен, что кто-либо, если только им не прошлось пройти через это, может... может на самом деле понять, насколько... опустошающей является эта потеря.
- Ben de anlamıyorum.
- Как и мне.
Anlamıyorum.
Не понимаю.
anlamadım 1209
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamı ne 66
anlamıştım 59
anlamsız 76
anlamı 137
anlamadın 43
anlamıyorsun 843
anlamında 18
anlamıyor musun 942
anlamı nedir 18
anlamı ne 66
anlamıştım 59
anlamsız 76