Don't know her Çeviri Türkçe
10,416 parallel translation
( Ari ) You don't know it's her.
O olduğunu bilmiyorsun.
I don't know what the truth is any more. Or what I feel... about her.
Neyin gerçek olduğunu, ona karşı ne hissettiğimi bilmiyorum artık.
I don't know if I can put her on that plane tomorrow.
Yarın onu uçağa nasıl bindireceğimi hiç bilmiyorum.
I don't know if the Pit can bring her back.
Çukur onu geri getirir mi bilemem.
I don't know if I can put her on that plane tomorrow.
Yarın onu uçağa nasıl bindireceğim hiç bilmiyorum.
Our entire youth is being monitored, everything we do, and we don't know what that might mean, how it might be used against us.
Tüm gençlik izleniyor. Her yaptığımız. Bunların ne anlama geldiğini ve aleyhimize nasıl kullanılacağını hiç bilmiyoruz.
I don't know one goddamn thing about her, apparently.
Onun hakkında hiçbir boku bilmiyormuşum bell ki.
We still don't know how to get her.
Ama hâlâ nasıl kurtaracağımızı bilmiyoruz.
Look, I don't want her to know about my powers.
Güçlerimi öğrenmesini istemiyorum.
You know what I don't get... with her power, her means, why... why didn't she run, flee the country, go into hiding?
Neyi anlamıyorum biliyor musun... gücüyle, elindekilerle, neden ülkeyi terkmedi ya da saklanmadı.
So even if I could got her on the phone, I don't know what to say.
Telefona cevap verse bile ne diyeceğimi bilmiyorum.
I don't know exactly what I did, but for some reason, I don't feel like all my feelings for Audrey are all bottled up anymore.
Tam olarak ne yaptığımı bilmiyorum ama her nedense artık Audrey'e karşı olan duygularımı saklamıyor gibi hissediyorum.
I don't know how routine it is, but he caught one this morning.
Her zaman mı bilmiyorum ama, ama bu sabah bir tane yakalamış
He's not what he seems. We know all about him. No, you don't.
- Hakkında her şeyi biliyoruz.
Don't you want people to know that you've stolen everything from me?
İnsanların benden her şeyi çaldığını bilmesini istemiyor musun?
Parents can always preach abstinence, but teens, we know, don't always listen.
Ebeveynler sürekli cinsel ilişkiye girmemeyi öğütlese de biliyoruz ki gençler her zaman söz dinlemiyor.
So I don't know why they would take her.
Neden onu kaçırdıklarını bilmiyorum.
- A Grimm can see Wesen, but they don't always know which are good or which are bad, so they hunt them all.
Grimm Wesen'leri görebilir, ama her zaman hangisinin iyi hangisinin kötü olduğunu göremezler ve bu yüzden hepsini birden avlarlar.
I don't know what you've seen, but whatever it is, it wasn't me.
Ne gördün bilmiyorum, ama her ne ise, o ben değilim.
Don't you know by now that I will always have your back?
Şu zamana kadar senin her zaman arkanı kollayacağımı anlamadın mı?
They still don't know what happened to her, or who took her, or where she went or how sh...
Ona ne olduğunu, kimin kaçırdığını, nereye götürdüklerini nasıl döndüğünü bilmiyorlar.
I don't know how, but I swear I understand every word they're saying.
Nasıl oluyor bilmiyorum ama söyledikleri her şeyi anladığıma yemin edebilirim.
We didn't even ever know who the father was, and-and I don't even think that she would remember her mo...
Babasının kim olduğunu bilmiyorduk. Annesini hatırlayacağını da sanmıyorum.
I don't know how you girls do this every day.
Siz kızlar buna her gün nasıl katlanıyorsunuz?
Not everyone knows everything, but... people know that I don't have a law degree.
Herkes her şeyi bilmiyor ama insanlar avukatlık diplomam olmadığını biliyorlar.
I don't know, but I'd like to get lost in her Bermuda Triangle.
Bilmiyorum ama onun Bermuda Şeytan Üçgeni'nde kaybolmak isterdim.
You know, on some level, I've always believed that I don't deserve a woman like her.
Bir bakıma her zaman onun gibi bir kadını hak etmediğimi düşündüm.
Okay. I don't know what's got your ticker pumping, Gibbs, but keep it up.
Kalbine bu kadar kan pompalamanın nedenini bilmiyorum Gibbs ama her neyse devam et.
First of all, you don't like me Because I'm friends with Superman, And now because I know Supergirl?
Her şeyden önce beni sevmeme nedeniniz..... Superman'in arkadaşı olmamdı.
We don't know exactly what to expect in there, but SWAT has point at all times, all right?
İçeride bizi tam olarak ne bekliyor bilmiyoruz ama SWAT her zaman bu durumlarla karşılaşır, değil mi?
I don't know why, but I always assumed that he'd only used NZT the one time that he came to see me, but... I saw these paintings, and... they're incredible.
Nedenini bilmiyorum, ama her zaman beni görmeye gelirken bir kez NZT kullandığını sanmıştım, ama o tabloları gördüm ve onlar inanılmazdı.
I don't know her.
Onu bilmiyorum.
Look, I don't know if this is everything the FBI knows about NZT, but this is what my boss had in her office.
FBI'ın NZT ile ilgili bildiği her şey bu kadar mı bilmiyorum ama patronumun ofisinde bu vardı.
You know the FBI is still looking for her, don't you?
Biliyorsun FBI hala onu arıyor, öyle değil mi?
But I don't know if I can live with myself if I don't tell her.
Ona söylemezsem bununla yaşabilir miyim onu da bilmiyorum.
Her, I don't know, me, a lot. Until...
O ne kadar içti bilmiyorum ama ben çok içtim.
Well, so do I, but don't you want to live with your wife and set the thermostat to whatever you want and have your body tell you when it's time to go to the bathroom, you know, not a schedule slipped underneath your door every morning?
Ama karınla yaşayıp termostadı istediğin dereceye ayarlamak ve banyo olma zamanını her zaman kapının altından atılan takvim yerine vücudunun ayarlamasını istemez miydin?
And I don't know her.
Ayrıca onu tanımıyorum.
I don't know why I listened to her. Dr. Leighton?
Neden ona uydum, bilmiyorum.
I don't know, but whatever it was, it cost him his life.
Bilmiyorum ama her ne ise, hayatına mal olmuş.
I don't know what about, but I saw her take a pot of coffee and dump it in his lap.
Konu neydi bilmiyorum ama sıcak kahveyi alıp üstüne döktüğünü gördüm.
She's demented apparently, but this girl, let's call her, I don't know, Lily, she has a habit of running off : "Oh, no, mother needs me!"
Belli ki kara sevdalı ama bu kızın... Kendisine, ne bileyim, Lily diyelim. Kaçmak gibi bir alışkanlığı var.
I don't know how I'm going to repay her.
Borcumu nasıl ödeyeceğimi bilmiyorum.
We also don't know who else is involved. I'll call the precinct and find out her location.
Merkezi arayıp nerede olduğunu öğreneceğim.
You don't always have to see something to know where it is.
Bir şeyin nerede olduğunu bilmek için her zaman onu görmen gerekmez.
We know she's going to be in a bad mood, so that means don't talk to her, don't touch her, don't even think about her!
Sinirli olacağını biliyoruz yani onunla konuşmayacak, ona dokunmayacak hatta onu düşünmeyeceğiz bile!
I know. But for her, for Lily, in her memory, please don't do this.
Biliyorum ama onun için, Lily için onun hatırası için lütfen bunu yapmayın.
I don't know why I let her make me so crazy.
Neden bu kadar sinirlendim bilmiyorum.
Because we don't know the first thing about her, Dean.
Çünkü onunla ilgili hiçbir şey bilmiyoruz Dean.
We don't know her powers.
Güçlerini bilmiyoruz.
We don't know how to take her down.
Onu nasıl alt edeceğimizi bilmiyoruz.
don't know yet 100
don't know 1497
don't know what you mean 20
don't know him 45
don't know it 22
don't know what to say 20
don't know why 51
don't know about that 16
don't know where 16
don't know how 22
don't know 1497
don't know what you mean 20
don't know him 45
don't know it 22
don't know what to say 20
don't know why 51
don't know about that 16
don't know where 16
don't know how 22
know her 28
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hernandez 57
hermano 85
here you go 5858
heroes 83
hero 275
heroine 19
here 35434
hermes 98
here we go 9033
hernandez 57
hermano 85
here you go 5858
heroes 83
hero 275
heroine 19
hertz 45
herring 17
here we go again 374
heroic 33
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
hermann 78
here it is 2313
herring 17
here we go again 374
heroic 33
here goes nothing 99
here comes the sun 21
here comes the bride 39
here it comes 620
hermann 78
here it is 2313