English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ F ] / For all of you

For all of you Çeviri Türkçe

7,395 parallel translation
Obviously, we understand how hard this is for all of you, Daniel especially.
Bu durumun hepiniz için, ne kadar zor olduğunu anlıyoruz, özellikle Daniel için.
I just wanted to... bring you some thank you gifts for all of your notes.
Sadece verdiğiniz tüyolar için sizlere küçük birer hediye vermek istedim.
Look, first of all, I know you've got the cash because I know what you sold your house for.
Bak birincisi nakitin olduğunu biliyorum çünkü evini ne kadara sattığını biliyorum.
I'm sure it's been difficult for you, with all of the effort you put in.
Senin için zor olmuştur, ortaya koyduğun emeği düşününce.
Uh, yeah, I have the most boring fact of all time for you.
Size gelmiş geçmiş en sıkıcı bilgiyi buldum.
My children were lined up to be murdered and sent to the ovens, along with thousands of desperate people all so you can keep the lights on for your select few.
Çocuklarım fırınlarda yanarak öldürülmek için sıraya dizilmişlerdi. Binlerce masum insanla beraber hem de. Sırf senin şu seçkin dediğin insanlar karanlıkta kalmasın diye.
I'm really happy for you, and I'mma let you finish, but I just got to say, uh, Danny Burton is the best brother of all time.
Tadını çıkarmana izin vereceğim ama şunu söylemeliyim... Danny Burton gelmiş geçmiş en iyi kardeş.
For someone like yourself, when you're sort of... Say your dreams come true, all the worst aspects of them come true as well.
Senin gibi biri, diyelim ki rüyaların gerçek oldu, en kötü yanları da gerçek oldu diyelim...
But until that day, this kind of work is all you're good for.
Ama o gün gelinceye dek, bunlar senin yapacağın tek iş olacak.
Duffy tells us he's planning to hit it, we're watching one of his guys appear to be waiting for it to move so he can hit it... all of which leads you to conclude that that is, in fact, not his plan?
Duffy soymayı planladığını söyledi. Adamlarından birini izliyoruz soymak için kamyonun yola çıkmasını bekler gibi görünüyor. Ve bütün bunlardan aslında planının bu olmadığı sonucunu çıkartıyorsun.
You of all people should understand what it means to take up arms for something you believe in.
Hepinizin inandığı bir şey için silaha sarılmayı anlamanız gerek.
My Company will drop all charges against you and your team in exchange for a future favor of my choosing.
Benim seçtiğim bir geleceğin karşılığında karşı karşıya kaldığın bütün suçlamalarını şirket düşürecek.
So get those tight pants of yours to Qresh immediately, or I will undo all the help I previously did for you, and let you answer for poor Jaegar.
O zaman o sıkı pantolonunla beraber hemen Qresh'e gel yoksa daha önce yaptığımı geri alırım ve zavallı Dr. Jaegar'a hesap vermek zorunda kalırsın.
But I have copies of all the affidavits that people wrote for you.
Ama insanların senin için yazdığı tüm beyanların kopyaları var.
As you know, this is something I wanted for a very long time and I wanted to thank all of the people at Greendale that helped me achieve this and my partner, Domingo.
Bildiğiniz üzere, bu uzun süredir istediğim bir şeydi. Greendale'de bana yardımcı olan herkese teşekkür etmek istiyorum ve partnerim, Domingo'ya.
I found a torrent of all the highlights if you don't want to wait for the ads to load.
Reklamları beklemek istemiyorsanız, önemli e-postaların torrentini buldum. Abed, bu hırsızlığa girer.
You can break this chain of misguided loyalty once and for all.
Bu yanlış sadakat zincirini sonsuza dek kırabilirsin.
In fact, this afternoon, at my urging, Councilman Cohen will introduce a resolution to have you appointed Special Director of Security for New York City, in charge of waging all-out war on this terrible plague.
Aslında bu öğleden sonra, benim isteğimle Meclis Üyesi Cohen, New York'u saran bu korkunç salgından kurtarmak için sizin Özel Güvenlik Sorumlusu yapılmanız için bir teklif sunacak.
But if she had stayed in Durnsville, like a real American, I know for a fact all of you would be rich right now.
Ama gerçek bir Amerikalı gibi Durnsville'de kalsaydı adım gibi biliyorum, hepiniz şu anda zengin olurdunuz.
Once the dust settles on all of this, how about I take you out for Burmese?
Tüm bu karmaşa sona erdiğinde sana bir yemek ısmarlayabilir miyim?
You know what? I want the name of that photographer and a phone number because for all you know, he could be a sexual predator.
Bak ne diyeceğim, fotoğrafçının adını ve telefon numarasını istiyorum.
You know, if I know Helen at all, she's gonna do everything in her power to keep him on the phone for the rest of the night, so... toast.
Helen'ı biraz olsun tanıyorsam, gecenin kalanında onu telefonda tutmak için elinden gelen her şeyi yapacaktır.
I am grateful for you, Cherry, for helping me through all of this.
Sana minnettarım, Cherry. Tüm bunlar boyunca bana yardımcı olduğun için.
... for writing his book, about Alison, about me, and about all of you.
Kitabını Alison'ın, benim, hepinizin hakkında yazdığı için.
Mr. Gundersen... How much would you pay for a tonic that prolongs health and well-being beyond all bonds of expectation?
- Bay Gundersen bütün beklentilerin ötesinde uzun yıllar sağlıklı ve sıhhatli bir hayat sunan bir tonik için kaç para verirdiniz?
I hope all this talk of business and politics doesn't prove too much of a bore for you.
İş ve politika konuşmaları canını çok sıkmamıştır inşallah.
Now, there is a way for you to stop all this. Avoid a lot of bloodshed.
Bütün bunlara son verip gereğinden fazla kan dökülmesini engelleyebilirsin.
And there will be an internal investigation, and they'll look into all of your old busts and realize that you have been a thief for 20 years.
Bir iç soruşturma olacaktır ve bütün eski baskınlarına bakıp 20 yıldır bir hırsız olduğunu anlayacaklar.
We have case officers who will handle all of that for you.
Hepsini sizin için yapacak görevlilerimiz de mevcut.
All right, Chris, I reviewed your textbook, and I've programmed a tour of the various historical events that you'll need to know for your exam.
Pekâlâ Chris. Tarih kitabını gözden geçirdim ve yolculuğumuzu sınavında gerekli olan birçok tarihsel olaya göre programladım.
You wait under that bridge for all of us to arrive from 2077 and then you kill everyone.
O köprünün altında hepimizin 2077'den gelmesini bekleyeceksin sonra herkesi öldüreceksin.
- Yeah, just the stress of it all for everybody, you know?
- Evet, sadece herkesi strese sokuyor, biliyor musun? Beni özellikle.
Ah! With all due respect, what makes you think you have the stones for this line of work?
Tüm saygımla soruyorum, işi yapabilecek kadar taşaklı olduğunuzu düşündüren nedir acaba?
Fine. I'm gonna prove to all of you that something else is responsible for his bad mood.
Hepinize de sinirli olmasının nedeninin başka bir şey olduğunu göstereceğim.
If you meant "No," you should have said "No" because all that "We'll see" does is make me think it's possible, and then I end up ruining things, not just for myself, but for my friends, when really you have no intention of saying "Yes."
Eğer "hayır" ı kastediyorsan "hayır" demen gerekiyor çünkü bütün o "bakarız" lar bana mümkünmüş gibi geliyor çünkü sen "evet" deme niyetinde olmayınca sonra benden ziyade arkadaşlarım için planlar bozuluyor.
I just want you to be aware of all the things you ruin for me because you don't remember, or because you promise and then change or your mind, or because you think what's going on with you is more important than what's going on with me.
Beni rezil ettiğinin farkına varmanı istiyorum çünkü unutuyorsun ya da söz verip fikrini değiştiriyorsun çünkü senin işlerin hep benimkilerden daha önemli oluyor.
I just want you to be aware of all the things you've ruined for me because you don't remember.
Beni rezil ettiğinin farkına varmanı istiyorum çünkü unutuyorsun.
And you should know, ladies, that Mrs. Johnson is the role model for all young women of intelligence and ambition.
Şunu bilmelisiniz ki hanımlar, Bayan Johnson bütün zeki ve tutkulu genç kadınlar için bir rol modeldir.
After all I've done for Abuddin, you come to my home, eat my food, accuse me of being a war criminal.
Abuddin için bütün yaptıklarımdan sonra evime geliyorsunuz, yemeğimi yiyorsunuz ve beni bir savaş suçlusu olmakla itham ediyorsunuz.
And of all the characters I've written for, you really do get screwed over the most.
Kaleme aldığım tüm karakterlerin arasında, en tepedekinden bile fazla göte geldin.
Of course. We're all set up for you in the design studio
Sizi hazır olduğunuzda tasarım stüdyosunda bekliyor olacağız.
You know, for most of my friends, it was just fun, but for me, once I got started, once I knew I could shut down all my feelings, there was no going back.
Çoğu arkadaşım için bir eğlenceydi ama benim içinse başladığımda ve duygularımı kapatabileceğimi bildiğimde geri dönüşü olmayacağını biliyordum.
I'm James. I'm going to have to ask all of you to leave just for my mother and I to grieve in peace over my dead father.
Annemle, babamın yasını barış içinde tutabilmek için gitmenizi istemek zorundayım.
Beverly, do I have to remind you that I put up all the Christmas decorations, which I paid for out of my own pocket?
Beverly, yılbaşı dekorasyonlarını benim astığımı ve onların parasını da benim ödediği mi hatırlatmama gerek var mı?
You have been a cop for all of 6 minutes, and you have the nerve to investigate your superior?
Daha altı dakikadır falan polissin ama üssünü araştırma cüretini mi gösteriyorsun?
You will be charged for all of that.
Bunların hepsi ile suçlanacaksın.
When you're actually lining up for a flee kick like that, I'm thinking what to do with it when all of a sudden, Gary Lineker, he comes up and he just said, "Have a go."
Serbest vuruş için sıraya girdiğinizde, ne yapmalıyım diye düşünürken, aniden, Gary Lineker, geldi ve dedi, "Direkt vur."
What, you wanted to turn up in time for all of this?
Ne yani, yalnızca bunlar için mi vaktinde ulaşmak istiyordun?
You're so brave, Steve, and you, too, Hayley, for standing beside him through all of this.
sen çok cesursun, Steve, Sende Hayley, bunca şeyden sonra onun tarafında olduğun için.
Oh, this is what's wrong with your generation. You're all raised in this bubble where you have no repercussions for your actions so you slack and take advantage of everything.
Yaptıklarınızın hiçbir sonucuna katlanmadığınız bir sabun köpüğü içinde yaşıyorsunuz ve tembellik edip, herşeyin tadını çıkaraya çalışıyorsunuz.
Look, I signed you out of Crazy Acres, which makes me responsible for your actions, all right?
Bak, seni tımarhaneden çıkardım bu da tüm hareketlerinden benim sorumlu olduğum anlamına geliyor, tamam mı?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]