My maid Çeviri Türkçe
603 parallel translation
My maid said you were here earlier.
Hizmetçim daha önce burada olduğunu söyledi.
My maid met the Ambassador's valet. And she said that he said that the Spanish envoy- -
Benim hizmetçim, Büyükelçi'nin uşağı ile görüşmüş ve o da ona demiş ki, İspanyol...
He is my maid tonight.
Bu akşam bakıcım o.
My maid left just yesterday. - Was she pretty?
- Hizmetçim dün işi bıraktı.
Now look, Stanislav, I usually tell my maid when to leave the room.
Stanislav, hizmetçimin odayı ne zaman terk edeceğini ben söylerim.
My maid, perhaps, but she's had a hundred chances.
Hizmetçim belki ; ama yüzlerce fırsat geçmiştir eline.
Forgive me, captain, but I was about to tell you that I require passage to England for myself and my maid.
beni affet, kaptan, ama sana söylemek üzereydim. ingiltereye dönerken beni ve yardımcımıda götürmenizi istiyoruz.
My maid is liable to be home anytime.
Hizmetçim her an eve dönebilir.
My maid will send you my address.
Hizmetçim sana adresimi gönderir.
I'm a married woman. My maid is upstairs.
Ben bir hanımefendiyim.
My maid took care of all that.
Hizmetçim ilgilenirdi bunlarla.
My wonderful husband has sent my maid, my cook and all of our servants to the opera. Now I must do all the work myself.
Harika kocam hizmetçimi, aşçımı ve tüm hizmetkârlarımı operaya gönderdi.
You fired my maid. You fired my cook.
Hizmetçimi ve aşçımı kovdunuz.
He thought you were my maid.
Benim hizmetcim olduğunu düşündü.
That'll be Annie, my maid.
Annie olmalı, hizmetcim.
My maid is here.
Hizmetçim burada.
Here's my maid, manicurist, hairdresser, chiropodist, masseuse, and the pièce de résistance, Pierre of the Saxon Plaza.
Mucize yaratıcılar. Hizmetçim, manikürcüm, berberim, masörüm ve en değerli parçam! Saxon Plaza'dan Pierre!
- My maid.
- Hizmetçim.
It belonged to my maid, Helga.
O, benim hizmetçim Helga'ya aitti.
I pray thee... go in unto my maid... according to that law which says :
Yalvarırım cariyemin yanına gir çünkü yasa şöyle der :
"Go in to my maid that I may obtain children by her"?
Belki ondan çocuklarım olur " demedim mi?
# A hula maid was dancing and I knew I'd found my paradise
# Bir bakire hula dansı yapıyordu, anladım ki cennetimi bulmuşum.
My children are upstairs, and the maid.
Yukarıda çocuklarım var. Bir de hizmetçi.
New York was becoming cosmopolitan... and no household was considered fashionable without a French maid. So, one day a Fifth Avenue coach stopped in front of our house... and out of the coach and into my life came Mademoiselle.
Cadde arabalarından birisi evimizin önünde durmuş ve o arabadan hayatıma Matmazel girmişti.
I don't have a maid, even in my condition!
Şu halimle bile bir hizmetçim yok!
As sure as I'm called Old Maid, Wise Counsel, Prim and Proper, for my sense of morality.
Bana Müşkülpesent, Akıl Hocası, Erdemli dendiğinden emin olduğum kadar ahlaki duygularımdan da eminim.
The maid said you wanted to see my husband.
Hizmetçi, kocamı görmek istediğinizi söyledi.
Hold my amulet, maid.
Kolyemi tut Bâkire.
You'll try this on every maid in my kingdom.
Bunu krallığımdaki bütün evlenmemiş kızlar üzerinde deneyeceksin.
My mother was Don Pepe's maid.
Annem Pepe Bey'in hizmetçisiydi.
I've never seen anybody in my life that reminded me less of an old maid.
Bana yaşlı bir hizmetçiyi daha az hatırlatan kimseyle tanışmadım.
One night my sister, her maid, was bad and I was to prepare the bath.
Onun hizmetçisini iyi tanırım.. Güzel bir vücudu varmış.
No, the maid must find me in my room.
Olmaz, hizmetçi beni odamda görmeli.
Today I am maid and master, a favour for my friend Bodine.
Bugün ortalarda hiç görünmedi. Doğrusunu söylemek istersem patronum Bodine'de öyle.
My old-maid sister, she wanted us to meet each other.
Yaşlı kız kardeşim var ya, tanışmamızı o istedi.
You know, this spring my old-maid sister, she gets some kind of lady trouble. Mostly mental, I think.
Ablam bu ilkbaharda bir tür kadınsal sorun yaşadı.
Listen, if you're the new maid, I want to report that my shower is full of ants.
Dinle, yeni hizmetciysen, bildirmek isterim duş karıncalarla dolmuş.
Ay me, poor maid, born in a tempest when my mother died!
Zavallı ben, annem ölürken bir fırtınanın içinde doğdum!
My theater maid usually does the packing for me.
Bavullarımı her zaman yardımcım toplardı.
Not only do you not look like Jayne Mansfield, you're not my idea of a maid either,
Jayne Mansfield'a benzememenin dışında, pek hizmetçiye benzemiyorsunuz.
She's my new maid
O yeni hizmetçim.
Call my maid, please
Hizmetçiyi çağırır mısın lütfen?
Tell my sister what when you can't afford a maid, you don't have children.
Ablama söyle, dadıya verecek parası yoksa çocuk yapmasın.
Why is it my fault that you feel the need to be a nuisance with the maid?
Hizmetçiyi taciz etmek istemen neden benim hatam olsun ki?
My maid was just killed!
Sen... güzelim?
Yesterday my maid was killed.
Onlar, benim hizmetçimi öldürdü, ve, benide öldürmeyi denediler.
My wife, my son and a maid.
Eşim, oğlum ve hizmetçi var.
You're exactly the kind of maid my son needs.
Sen oğlumun tam da ihtiyaç duyduğu hizmetçisin.
It's not my fault, it's the maid's.
Benim suçum değil, hizmetçinin suçu.
Instead of reminding me that the maid will be back soon you could say : "I've got to fetch my mother now -"
Hizmetçinin birazdan evde olacağını söylemek yerine "Gidip annemi almam gerekiyor" diyebilirsin -
My wife is a saint. She works from morning to night as a maid to a priest.
Gece gündüz sanki papazın karısı gibi çalışıyor.
maid 88
maiden 46
maid of honor 37
maids 17
my man 1094
my master 91
my manager 29
my mate 16
my main man 42
my mama 37
maiden 46
maid of honor 37
maids 17
my man 1094
my master 91
my manager 29
my mate 16
my main man 42
my mama 37