My stepfather Çeviri Türkçe
335 parallel translation
I've murdered my stepfather.
Üvey babamı öldürdüm.
Yes, that's my stepfather.
Evet, o üvey babam.
It's my stepfather!
Kim? Üvey babam!
It's my stepfather!
Üvey babam!
My stepfather?
Üvey annem?
That's my stepfather's car.
Üvey babamın arabası.
My stepfather!
Üvey babam!
Dick, this is my stepfather, Professor Humbert.
Dick, bu üvey babam Profesör Humbert.
My stepfather is gone ; maybe the werewolf killed him.
Üvey babam gitti. Belki de kurt adam onu öldürmüştür.
Don Luis, my stepfather!
Üvey babam Don Luis!
My stepfather.
Üvey babam.
Dear Police Chief I would like you to clear all doubts about the death of my stepfather Paul Delamare, our Deputy Mayor
Sayın Komiserimiz Üvey babam Belediye Reis Vekili Paul Delamare'ın ölümünü saran kuşkuların açıklığa kavuşmasını istiyorum.
Please clear up my stepfather's death
Lütfen üvey babamın ölümünü açıklığa kavuşturun.
He's my stepfather, and unless he says so, I'm not going back.
O benim üvey babam ve o istemedikçe geri dönmem. Anlıyor musun beni?
But he's adopted my stepfather too... and we both can't succeed him, can we?
Ama üvey babamı da evlatlık edindi ikimiz birden onun yerine geçemeyiz, değil mi?
This is my stepfather.
Bu üvey babam.
My stepfather
Üvey babam.
That was because my stepfather decided to take over my ubringing
Neden derseniz, üvey babam beni yetiştirme işini devralmaya karar verdi
I wanted to take revenge on my stepfather
Üvey babamdan intikam almak istemiştim.
That was because my stepfather decided to take over my upbringing.
Neden derseniz, üvey babam beni yetiştirme işini devralmaya karar verdi
I wanted to take revenge on my stepfather.
Üvey babamdan intikam almak istemiştim.
My stepfather then abandoned his attempts to establish himself in practice in London and took us to live in his ancestral house at Stoke Moran.
Ondan sonra üvey babam mesleğini Londra'da icra etmek için çalışmalarını bıraktı ve hayatımızı sürdürmek üzere bizi Stroke Moran'daki dedelerinden miras kalan evine getirdi.
A terrible change came over my stepfather, instead of making friends and exchanging visits with our neighbors, who at first were overjoyed to see a Roylott back in the family seat, he shut himself up in the house and indulged in ferocious quarrels.
Üvey babamda korkunç bir değişim meydana geldi, aralarında tekrar bir Roylott görmekten ziyadesiyle memnun olan komşuların ziyaretlerine mukabelede bulunmak ve ahbaplık yapmak yerine, kendini eve kapattı ve kendini son derece kaba münakaşalara hasretti.
Always, my stepfather has a passion for Indian animals.
Daima, üvey babamın vahşi hayvanlara karşı ilgisi vardır.
My stepfather's business papers.
Üvey babamın iş ile ilgili evrakları.
If this were L.A., my stepfather would've bought it.
L.A. de olsaydı, üveybabam burayı satın alırdı.
This is my stepfather, Fletcher.
Üvey babam Fletcher.
My stepfather and asshole in residence.
Üvey babam ve profesyonel serseri.
Yesterday, uh... You all had a good time watching me and my stepfather squirm.
Dün hepiniz, benim ve üvey babamın kıvranışını seyrederek iyi vakit geçirdiniz.
And this is my stepfather, Jerry.
Bu üvey babam Jerry.
That's Dwight Armstrong, my stepfather.
Bu Dwight Armstrong. Üvey babam.
My stepfather won't help me out.
Üvey babam yardım etmez.
My stepfather?
Üvey babam mı?
My stepfather?
Üvey babam?
He knew that Dwight was my stepfather and he'd call Fish and Wildlife?
Dwight'ın üvey babam olduğunu ve onları aradığını biliyor muydu?
My mother's too busy hiring a caterer for my stepfather's birthday.
Öncelikler. Üvey babamın doğum günü hazırlıklarıyla çok meşgul.
My stepfather and my mom run a convenience store.
Üvey babam ve annem uygun fiyatlı bir bakkal işletiyor.
It's my stepfather.
- Üvey babam.
He's my stepfather.
O benim üvey babam.
He'll be my stepfather in a few days.
Bir kaç güne üvey babam olacak.
I mean, when I was growing up, my dad left and my mother died and my stepfather went to jail.
Ben büyürken, babam evi terk etmişti annem ölmüştü ve üvey babam hapse girmişti.
- Do you know who my stepfather is?
- Üvey babamın kim olduğunu biliyor musun?
- My stepfather.
Üvey babam.
Louise... my daughter... does expect a stepfather.
Kızım Louise, bir üvey baba görmeyi bekliyor. İyi, git bir tane bul.
Your stepfather, my husband, locked me and my children in the bedchamber.
Üvey baban olan kocam,.. ... beni ve çocuklarımı yatak odasına kilitledi.
I live with my stepfather,
Üvey babamla yaşıyorum, Doktor Grimesby Roylott.
How about a stepfather I hate and a mother that defends him, and a father that never calls me, not even on my birthday?
Nefret attiğim bir üvey baba, sürekli onu savunan bir anne ve beni doğum günümde bile aramayan babama ne dersin?
My client, Pepe Carrero, has confessed to stabbing his stepfather to death.
Müvekkilim, Pepe Carrero, üveybabasını bıçaklayarak öldürdüğünü itiraf etti.
I had dreams where I was running over his stepfather with my car.
Rüyamda, üvey babasının üzerinden arabamla geçiyordum.
My aunt's coming over for dinner and she's always getting on my nerves. My stepfather's an asshole.
Üvey babam hıyarın teki.
Except for my mother and stepfather.
Annem ve üvey babam hariç.
stepfather 20
my stuff 33
my star 16
my stomach hurts 70
my story 55
my step 17
my stars 32
my staff 16
my stomach 100
my stuff 33
my star 16
my stomach hurts 70
my story 55
my step 17
my stars 32
my staff 16
my stomach 100