English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ P ] / Pretty cool

Pretty cool Çeviri Türkçe

2,272 parallel translation
Wow, Dad, that was pretty cool.
Vay be, baba, harikaydın.
Pretty cool.
Çok iyi!
You're pretty cool yourself.
Sen de kendine göre çok karizmatiksin.
That's pretty cool.
Gayet iyi, değil mi?
she's a pretty cool girl, you know, and she's good at the hoops, and she can hold her liquor pretty well, and...
Çok harika bir kız bilirsin, basketbolda iyi ve içkiyi oldukça iyi tutuyor...
I think you are pretty cool.
Senin çok harika olduğunu düşünüyorum.
I'm not saying it's gonna hold up in court, but as an investigative tool, it's pretty cool.
Mahkemede geçerli olmaz ama soruşturma aracı olarak süper.
You know, she played it pretty cool back there, but I could hear those wheels turning, you know what I mean?
Kadın çok güzel oynadı ama şu ani dönüş seslerini duyabiliyorum, anlıyor musun?
Pretty cool, huh?
Bayağı sağlam ha?
It's pretty cool.
- Çok iyiymiş.
Yeah, it kind of came out of nowhere, but she's a pretty cool chick actually.
Evet, nerden cikti ben de bilmiyorum, ama oldukca hos bir fistik gercekten.
It's pretty cool, huh?
Çok güzel değil mi?
That's pretty cool.
Oldukça hoş.
Yeah, it's pretty cool.
Evet, oldukça hoş.
You're pretty cool.
Harbiden de öyle.
It's got to be pretty cool living next to a carnival, though, huh?
Bir festivalin yanı başında yaşıyor olmak güzel olmalı?
It's got to be pretty cool being the security guy.
Güvenlik görevlisi ile birlikte olmak bayağı güzel olmalı.
Pretty cool.
Baya hoşlar.
That look's pretty cool.
Çok güzel görünüyor.
Dunno but it's pretty cool, don't you think?
Bilmiyorum ama çok havalı, değil mi?
Our thief is feeling pretty cool that he's seen something that no one else has, but what would any geek want to see more than a "Goonies" sequel?
Bizim hırsız, başka kimsenin görmediği bir şeyi gördüğü için kendini bir şey zannediyor.. ... ama bir inek "Goonies" filminden de çok ne görmek ister?
- God is pretty cool with that.
Çok hoşuma gitti bu
That's pretty cool, right?
Bu çok güzel bir şey değil mi?
Doesn't happen often, but it's pretty cool when this shit lines up.
Fazla olmaz bu, ama olduğunda hoşuma gidiyor.
Oh, that's pretty cool, right?
Oh, bu harika, değil mi?
It is pretty cool we get paid to fuck, huh, man?
Milleti sikmek için para almamız süper, değil mi?
Wew, yeah, it's pretty cool, dude.
Evet, gayet güzel, dostum.
That was pretty cool.
Haklısın.
The tent's pretty cool.
Çadır hiç fena değildi.
It means, out of this very small office, we produce work that threatens regimes, and I think that's pretty cool.
Demek ki bu küçük ofisten, sistemleri tehdit eden bir iş ortaya koyabiliyoruz ve bence bu harika bir şey.
Pretty cool, right?
Bayağı iyi değil mi?
Pretty cool, huh?
Çok güzel değil mi?
This is pretty cool, huh?
Bu çok iyi değil mi?
First time I ever met him, seemed like a pretty cool guy, you know?
Onu ilk tanıdığımda oldukça havalı birine benziyordu.
It's actually pretty cool.
Aslında baya güzel.
Yeah, it's pretty cool.
Evet, çok iyi.
" That was pretty cool how it went in your leg.
"Bacağına nasıl da güzel girdi."....
You may not be aware, because I've been playing it pretty cool, but I'm sort of nervous about starting high school.
Çok sakinmiş gibi görünmeye çalıştığımdan, Farketmemiş olabilirsin ama, Liseye başlama konusunda çok gerginim.
I mean, it's pretty cool, huh?
Bayağı güzel, değil mi?
Wow. That's pretty cool, huh?
Harika değil mi?
I mean, I know some pretty cool Capoeira moves, you know.
Yani mesela, bir çok Capoeira hareketi biliyorum.
It's pretty cool, huh?
Çok başarılı, değil mi?
It should be pretty cool.
Bayağı iyi bir parti olacak.
Well, I hate to toot my own horn, but I am pretty cool, Bobby.
Kendimi övmeyi hiç sevmem ama bayağı sağlamımdır, dostum.
It's pretty cool.
Gayet sağlamdılar.
It's pretty cool.
Çok güzel. Bu da ne be?
This is pretty cool.
Bu harika bir şey.
Pretty cool, right?
Oldukça güzel, değil mi?
You're pretty fucking cool.
Çok hoşsun.
They think that's kind of cool, but as a father, I thought that was pretty embarrassing to be sitting there in prison with my sons.
Normal bir şey olduğunu düşünebilirler ancak bir baba olarak çocuklarımla birlikte cezaevinde olmanın çok utanç verici olduğunu düşünüyorum.
Winning. Pretty [bleep] cool, huh?
Muhteşem bir şey, değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]