English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ T ] / The hell with that

The hell with that Çeviri Türkçe

630 parallel translation
The hell with that.
- Boş ver onu!
- The hell with that chain!
- Lanet olsun zincirine!
The hell with that, reverend.
Canı cehenneme, Peder.
Well, the hell with that!
Bu ne lanet şeydir ulan!
The hell with that, my beautiful Sister.
Kötü olur, benim güzel rahibem.
- Oh, the hell with that! I'd like to get some prophylactics or contraceptives.
Prezervatif veya gebelik önleyici var mı?
The hell with that.
Boş versene.
Oh, the hell with that!
Boş verin şimdi!
The hell with that, Pinky.
Boş ver onu, Pinky.
The hell with that mocking bastard!
Canı cehenneme!
The hell with that, Dick.
Başlatma şimdi Dick.
The hell with that, let's hang him here in Boston!
Sıçmışlar o işe! Burada, Boston'da asalım.
I'll make my heaven to dream... upon the crown... and, whiles I live, to account this world but hell... until this misshaped trunk that bears this head... be round impaled with a glorious - crown.
Yaşadığım süre cehennemim olacak bu dünya, bu kafayı taşıyan biçimsiz vücudumu görkemli bir taç süslemezse.
With that, methought a legion of foul fiends environed me... and howled in mine ears such hideous cries... that with the very noise I trembling waked... and for a season after... could not believe but that I was in hell... such terrible impression made my dream.
Bunun üzerine bir sürü iğrenç iblis üşüştü başıma, kulağımın dibinde ulumaya başladılar. O kadar korkunç çığlıklar atıyorlardı ki haykırışlarından titreyerek uyandım. Uyandıktan sonra da uzun süre gördüğüm rüyanın etkisinden kurtulamadım, hâlâ cehennemde olmadığıma inanamadım.
What the hell is wrong with that guy?
Nesi var bu herifin?
Let us mention that the Count was a politician and a famous poisoner, a great lover of plainsong whereas the perversions of the Marquis made the wings of the archangels quiver with delight unto the very depths of Hell.
Unutmayalım ki... Kont, politikacı ve ünlü bir zehir uzmanı idi, kilise müziğine de hayli düşkündü... Halbuki, Marki'nin sapıklıkları...
Well, now this is a hell of a time to bring that up with the trial half-over.
Pekala, Şimdi davanın yarısına kadar gelmişken kitap mı karıştıracağız.
Temper like that, and one of these days you'll find yourself riding through town with your belly to the sun, your best suit on, and no place to go but hell.
Bu sinirle bir gün kendini... sokakta üstün başın dağılmış halde... saklanacak delik ararken bulacaksın.
Where the hell is that dagger the man was killed with?
Adamın öldürüldüğü şu hançer nerede o zaman?
Now, what in the hell is wrong with that?
Bunun nesi yanlış?
But until this territory becomes a state with a governor, and a state court of appeals I'm the law here, all the law and if you don't like that, you can cuss me till hell freezes over.
Fakat bu topraklar eyalet olup bir valiye,... bir mahkemeye adliye sarayına kavuşuncaya kadar burada kanun benim! bütün kanun ve eğer bu hoşuna gitmiyorsa, bana sabahtan akşama kadar söversin... ya da benim yanımda olursun, Cooper.
Besides, what the hell has that got to do with Fred being a good father?
Ayrıca bunun, Fred'in iyi bir baba olmamasıyla ne ilgisi var?
- In that case, the hell with it.
- Öyleyse boş ver.
To hell with the money. We've got enough of that.
Yarından itibaren haftada üç gün evdeyim.
It's a living hell up here, what with the bloody rain and the bloody loneliness and that bloody, bloody wind.
Buralar cehennem gibi, kahrolası yağmur,... kahrolası yalnızlık ve kahrolasıca rüzgarlar.
What the hell has that got to do with Chisum?
Bunun Chisum'la ne ilgisi var?
Who the hell's that with him?
Onunla birlikte olan şu herif de kim?
Where the hell are you going with that bag?
O çantayı alıp nereye gidiyorsun?
Now what the hell do you think you're doing with that tin star, boy?
O rozetle ne yaptığını sanıyorsun sen, yavrum?
I don't know about you guys, but with the sirens wailing, the bullets flying, all hell breaking loose I find that sort of stimulating.
Sizi bilmem ama sirenlerin ötmesini kurşunların havada uçup, herşeyin kırılıp dökülmesini bir hayli tahrik edici bulurum.
You can't say the hell with all that.
Canı cehenneme diyemezsin.
Then what the hell was that performance with Davey back in there!
Peki aşağıda Davey'e sergilediğin davranış neyin nesi!
What in the hell's wrong with that girl?
Nesi var bu kızın be?
What the hell's the matter with you,'Please, Bru, don't talk like that?
Tanrı aşkına neyin var senin? Ne demek "Lütfen Bru, bu şekilde konuşma"?
But i thought with all that oil money, hell, you could buy you a nice house in the city.
Ama onca petrol parasıyla şehirde güzel bir ev alabilirsin.
Yeah, and it will poison the air with a stench, Matthew, that can be smelled for hundreds and hundreds of yards around, a stench that's a hell of a lot worse than your fucking shit.
- Evet. Ve her yeri pis bir koku kaplar Matthew. Yüzlerce metre uzaktan kokusunu alabilirsin.
Where the hell is that black bitch with my coffee? !
Kahvemi getirecek... şu siyah sürtük de hangi cehennemde?
What the hell's the matter with you, chucking away food like that?
Neyiniz var sizin, bu yemekleri atıyor musunuz yoksa?
What the hell's the matter with that box?
Bu cihazın nesi var?
How the hell does he expect me to come up with that money?
O kadar parayı nasıl bulayım?
I'll count to 20, and if she's not here by that time the hell with her.
20'ye kadar sayacağım, eğer gelmezse lanet olsun.
Hell, you're the only one in this camp that I really wanna spend time with!
Bu kampta birlikte vakit geçirmek istediğim tek kişi sensin.
This kid is and I'm just saying this because I don't know what the hell else to say he's a very smart....... you know, an ingenious guy that I think is one of the greatest guys I ever slept with, you know what I mean?
Bu çocuk... bunu söylüyorum, çünkü söyleyecek başka bir şey bulamıyorum... çok akıllı... ve marifetli bir çocuk... sanırım, yanında yattığım en mükemmel erkeklerden biri, anlıyor musun?
Why the hell should I care that you slept with somebody else?
Başka biriyle yatmandan bana ne?
What the hell has that got to do with us?
İyi de, bunun bizimle alâkası ne?
I said I slept with those men just for the hell of it but that's not true
O adamlarla, sebepsiz yere yattığımı söyledim, ama bu doğru değildi.
"How the hell do you think they wound up with all that goddamn money? Doing good?"
"Böyle bir parayı reddedeceklerini düşünebiliyor musun?"
- What the hell are you doin'with that thing?
Bilirsin... - O şeyle ne halt ediyorsun?
As long as you're in this house with me, representing this family, you will control that neurosis or whatever the hell it is you think you've got.
Bu evde benimle olduğun, bu aileyi temsil ettiğin sürece, nevrozunu ya da hangi lanet sorunun olduğunu düşünüyorsan onu kontrol edeceksin.
What the hell's she gonna do with that Coke bottle?
Şu kola şişesi ile ne yapacak?
Anyway, she's living with him in Corfu, wherever the hell that is.
Her neyse... Onunla birlikte Corfu'da yaşıyormuş, artık orası her neredeyse.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]