What have they done Çeviri Türkçe
730 parallel translation
What have they done with her?
- İyiyim. Hayır, üzgünüm.
- What have they done with her?
- Kadına ne yapmışlar?
- My dear, what have they done to you?
- Canım, ne yaptılar sana?
Oh my darling, what have they done to you?
Sevgilim... Sana ne yaptılar böyle?
Oh, what have they done to you?
Oh, ne yaptılar sana?
What have they done to you, made you ambassador from Paris?
Sana ne yaptılar böyle, Paris büyükelçisi falan mı oldun?
Oh, Alfred, darling what have they done to you?
Oh, Alfred, sevgilim sana ne yaptılar?
What have they done to him?
Ne yaptılar ona?
What have they done to you now?
Sana ne yaptılar yine?
Rip, what have they done to you?
Rip, sana ne yaptılar?
Prisoner? What have they done with him?
- Ona ne yaptınız?
Cyrano, what have they done to you?
Cyrano, ne yaptılar size böyle?
Jonathan, what have they done to you?
Jonathan, sana ne yaptılar?
- What have they done to you?
- Sana ne yaptılar böyle?
- What have they done to you?
- Sana ne yaptılar?
- What have they done?
- Ne suç işlediler ki?
Your face! What have they done to it?
Yüzüne ne yaptılar?
What have they done?
Ne yaptılar?
- What have they done to you anyway?
- Sana ne yaptılar?
Vittorio. What have they done to you?
Vittorio. sana ne yaptılar böyle?
What have they done to you?
Size ne yaptılar?
What have they done to you?
Size ne yaptılar böyle?
What have they done for you?
Sizin için ne yaptılar?
What have they done to you?
Sana ne yaptılar böyle!
- What have they done to you?
Sana ne yaptılar?
What have they done now?
Şimdi ne yaptılar?
What have they done, bribed you or something?
Ne yaptılar sana, rüşvet mi verdiler?
- What have they done?
- Ne yapmışlar ki?
But what have they done?
Evet ama işledikleri suç nedir ki?
Doin'what have they done?
Ne yaptıklarını yapıyor musun?
What have they done with the girl and those...
Kızla adamlara ne olmuş? Öğrenebildin mi?
- What have they done to you?
- Ne yapmışlar sana?
What have they done to you?
Sana ne yaptılar böyle?
I thought things were so well run that... what wonderful work fascists have done in convincing people they are men from legends.
Düşünüyordum ki işler o kadar iyi yürütülüyor ki faşistler efsanelerdeki adamlar gibi insanları ikna etmede ne kadar harika işler başardılar.
What are they supposed to have done anyway?
Hem ne yapmışlar ki?
Where are they? What have you done with them?
- Onlara ne yaptın?
Other people have done what you're doing, and then they're sorry afterwards.
Senin yaptığını daha önceden yapmış insanlar sonrasında büyük pişmanlık duyuyor.
I don't know what's in their crazy heads or what their scheme is... but killing me right away isn't part of it, or they'd have done that by now.
Kafalarından ne geçiyor ya da ne planlıyorlar bilmiyorum. Ama beni öldürmek isteselerdi, çoktan öldürmüşlerdi.
Wonder what they'd have done to Columbus if he'd discovered America, then mislaid it.
Merak ediyorum Colombus'a Amerika'yı keşfedip ardından da kaybedince ne yapmışlardı.
You know what they should have done when you was a baby?
Bebekken sana ne yapmaları lazımdı biliyor musun?
I believe this is what they have done from Chaeronea onwards, even during the months that you were in exile.
Chaeronea'dan beri yaptıkları şey bu hatta senin sürgünde olduğun aylarda bile.
What else could they have done?
Başka ne yapabilirlerdi ki?
What would they have done with our pig?
Senin domuzun onlarda olsa ne yaparlardı?
Lizzie... what would you have done if they'd found you guilty?
Lizzie... Seni suçlu bulurlarsa ne yapacaksın?
What would you have done, Emma... if they'd found me guilty?
Beni suçlu bulurlarsa... ne yapacaksın, Emma?
We have a large number of them scattered about to demonstrate to the hens what can be done if they put their minds to it.
Kafalarına iyice yerleşsin diye neler yapılabileceğini tavuklara göstermek üzere onlardan çok sayıda etrafa serpiştirdik.
Do you know what they have done those "heroes" that you command?
Komuta ettiğin bu kahramanların ne yaptığını biliyor musun?
If, of course, they'd like to confess to me what they have done to my ship, I may even change my mind.
Tabi eğer gemime ne yaptıklarını itiraf ederlerse, fikrimi değiştirebilirim bile.
What else would they have done?
Başka ne yapacaklardı?
- What have they done?
- Ne yapmışlar?
What I mean is, they don't seem to have any natural er... I mean, how is it done?
Demek istediğim doğal bir... Yani, nasıl yapılıyor o zaman?
what have they done to you 117
what have you got 603
what have you been up to 172
what have you been doing 163
what have i done 701
what have you done 1417
what have i done to deserve this 20
what have you done to me 96
what have you got to lose 52
what have you found 98
what have you got 603
what have you been up to 172
what have you been doing 163
what have i done 701
what have you done 1417
what have i done to deserve this 20
what have you done to me 96
what have you got to lose 52
what have you found 98