English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ W ] / When you come back

When you come back Çeviri Türkçe

2,028 parallel translation
When you come back, remind me to charge you double.
Geri geldiğinde hatırlat da sana iki porsiyon hazırlayayım.
- I probably will see you when you come back here.
- Büyük olasılıksa seni buraya tekrar döndüğünde göreceğim.
- P 318 is when you come back.
B 318'e bırakırsın.
You know, why don't you finish your jog, and we'll talk about it when you come back, okay?
Sen koşunu bitir bunu geldiğin zaman konuşuruz.
And when you come back, we'll keep trying, OK?
Ve geldiğinde, denemeye devam edeceğiz, tamam mı?
When you come back, i show you a picture.
Döndüğünüzde bir resmini gösteririm.
If I don't take good care of Long, when you come back, please bring along a hammer, and hit me here hardly.
Eğer Long'a iyi bakamazsam döndüğünde yanına büyük bir çekiç al ve kafama vura vura öldür.
I'm not worried about when you come back.
Benim endişelendiğim ne zaman döneceğin değil.
We're gonna be here waiting when you come back.
Döndüğünde seni bekliyor olacağız.
And when you come back, then you'll go with Mommy.
Geri döndüğünde annenle gideceksin.
But when I asked you to come here, behind his back, you said yes.
Ama buraya gelmeni istediğimde, ondan habersiz çıktın geldin.
I loved you so much that when I got to come back for you I thought you are my heaven.
Seni o kadar sevdim ki, senin için geri geldiğimde benim cennetim olduğunu düşündüm.
Um, I will get to your questions when I come back to examine you, okay?
Sizi muayene etmek için geri geldiğimde sorularınızı cevaplayacağım olur mu?
When you've read it, you could come back and take something else.
Bunu bitirdiğinde gelip başka bir kitap alabilirsin.
What do you think Dad's gonna say when I come back home?
Babamın ben eve döndüğümde ne yapacağını sanıyorsun?
Come back when you want to work!
Senin, çalışmayı istediğin zaman dön!
... but I'll come back when you draw it.
... çekilişten sonra geri geleceğim.
When you finish them, you must come back.
Onları bitrdiğinde, geri gelmelisin.
Come back to us when you've worked out literally everything.
Hadi bebeğim.
You always come back so refreshed and likeable when you go there.
Oraya gidince her zaman daha dinç ve sevilebilir olarak dönüyorsun.
I will give it back to you when I come back
Döndüğümde geri veririm sana.
And next time, when I am ready to talk to her... will you come back with me again?
Ve bir dahaki sefere onunla konuşmak için hazır olduğumda... Benimle tekrar gelir misin?
When will you come back?
Ne zaman geri döneceksin?
When he chases you, we go get the car, come back around and rescue you. Break.
Seni takip edince gidip arabayı alırız ve seni kurtarırız.
BUT YOU HAVE TO BE GONE WHEN THEY COME BACK.
Fakat onlar geldiğinde, gitmek zorundasın...
- You'll see them when they come back!
- Döndükleri zaman görürsünüz!
¶ ¶ Yes, I've been black but when I come back ¶ ¶ ¶ ¶ You'll know, know, know ¶ ¶
* Evet, kötüyüm, ama geldiğimde * * anlarsın, anlarsın, anlarsın, *
¶ ¶ Yes, I been black but when I come back ¶ ¶ ¶ ¶ You'll know, know, know ¶ ¶
* Evet, kötüyüm, ama geldiğimde * * anlarsın, anlarsın, anlarsın, *
When I'm back, I'll come to see you first.
Geri döndüğümde bulacağım ilk kişi sen olacaksın.
When they get to dollars to doughnuts, they turn around... come back down this way to drop you off when they're done.
Anlaşma sağlandığında da... Geri dönecek ve bu tarafa doğru gelecekler, İşleri bitince seni bırakacaklar.
Come back when you're alone.
Yalnız olduğunda bir ara uğra.
Come back to me when you can prove it.
Kanıtlayabileceğim zaman yine gel.
- When did you come back?
- Ne zaman döndün?
And when we run your DNA against the blood we found in the backseat of your friend's car, that's gonna come back you, too.
Arkadaşının arabasının arkasında bulduğumuz kanın DNA'sı da yine seni işaret ediyor.
And when the results come back clean, you can shove this up my ass anytime you want.
Sonuçlar temiz çıktığında istediğin kadar bin tepeme.
Come back when you're a cop.
O zaman polis olduğunda gel.
And when it's over, I'll come back for you.
Tüm bunlar bitince de yanına geleceğim.
When can you come back home mom?
Ne zaman evimize geri gelebileceksin anne?
When can you come back home mom?
Anne ne zaman eve döneceğiz?
When I was a defense attorney, the one thing I had to do was check out prospective clients... Look into their history, make sure they're not with holding vital information which could come back at you.
Savunma avukatı olduğum zamanlarda yapmam gereken şeylerden biri olası müvekkillerimin geçmişlerini araştırmaktı benden önemli bilgiler saklayıp başımı belaya sokmamaları için.
I don't think it'll cover it while I'm over there but, when I get back, you'll be the first one I come see.
Ben ordayken sadece bunun yeteceğini sanmıyorum ama, geri geldiğimde, göreceğim ilk kişi sen olacaksın.
Sir, you sound like the mall santas when they come back from lunch.
Efendim, yemekten dönen alışveriş merkezi Noel Baba'ları gibi konuştunuz.
When did you come back?
Ne zaman döndün?
You know, when we got married, we made a rule. We could get angry, fight, slam doors, sulk, whatever. But, in three hours time we would come back and discuss it.
Biliyorsun, evlendiğimizde bir kural koyduk, kim kızarsa kavga ederse kapıları çarparsa, somurtursa nolursa işte 3 saat içerisinde geri gelip bunu tartışacaktık Gel de dene.
So that when the thoughts come back, you can look and you can see that they're not real.
Aklınıza o tür şeyler geldiğinde buraya bakıp gerçek olmadıklarını görebilirsiniz.
Yes, but when there's- - you let me come back after I cut an l-vad wire.
Evet, ama hal böyleyken... Ama kalp destek cihazının kablosunu kestiğimde dönmeme izin verdiniz.
- When I come back, should I wake you up?
- Döndüğümde, seni uyandırayım mı?
When you're hurt, come back and I'll treat you.
Yaralandığında gelirsin, seni tedavi ederim.
So when I come back I want you out of here.
Geri döndüğümde buradan gitmiş olmanızı istiyorum.
When I come back I want you out of here.
Geri döndüğümde buradan gitmiş olmanızı istiyorum.
Come see me when you get back.
Döndüğünde beni görmeye gel. Peki.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]