English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / İngilizce → Türkçe / [ W ] / Where are they from

Where are they from Çeviri Türkçe

394 parallel translation
Where are they from?
Bunlar nerenin?
- Where are they from?
- Nereli bunlar?
Where are they from?
Nereden gelmişler?
What do they want... where are they from... where are they going...
Ne istiyorlar... Nereden geliyorlar... Nereye gidiyorlar...
- Where are they from? - Lucania.
Nereden gelmiş bunlar?
Where are they from?
- Onlar nereliler?
Where are they from?
- Nereden geliyorlar?
Where are they from?
Nereden buldun bunları?
Johnny, where are they from?
Johnny! o adamlar nereli?
Where are they from?
Nereden geliyorlar?
Who are they? Where are they from?
- Kim bunlar?
Where are they from?
! Kimdi onlar?
Where are they from at this time of year?
Yılın bu zamanında nerden geliyorlar?
Where are they from?
Nereliler?
Where are they from?
Bunlar da nereden çıktı?
- Where are they from?
- Nereden geliyorlar?
If he should happen to ask about your family... the way people are interested in where other people come from... you might tell him who they were.
Eğer ailen hakkında soru soracak olursa ki insanlar her zaman başkalarının soyunu sopunu merak ederler ona kim olduğunuzu söyleyebilirsin.
Perhaps these men will now tell us who they are and where they come from.
Belki bu adamlar bize kim olduklarını ve nereden geldiklerini söylerler.
Where are they coming from, Mr. Holmes?
Hepsi bu kadar. Nereden gönderilmişler, Bay Holmes?
Well, it won't be long till we know who they are and from where they operate.
Kim olduklarını ve nereden harekete geçtiklerini öğrenmemiz uzun sürmeyecek.
Up from the railroad yards with their faithful escort of early-rising young fans who've been waiting since daybreak to follow these living tanks as they lumber and sway to the circus grounds, where the stakes are being driven that will anchor the big top
Demiryolundan yürümeye başlarlar yol boyunca sabah vaktinde uyanıp şafak vaktinde olanları sabırla beklemeye başlayan sirk izleyicileri sıralanmıştır bu dev hayvanlarının sirk alanına ağır adımlarla hareket edişini izlerler. Çadır kazıkları çakılmaya başlayınca hummalı bir çalışmanın ilk sesleri duyulur sirk bir yardımlaşma ve pratiklik örneğidir.
Either he knows where they are or he'll be hearing from them.
Ya onların nerede olduğunu biliyor ya da onlardan haberdar olacak.
- Where are they working from?
- Nereden kalkıyorlar?
They will never forgive, that you brought church treasures out of the country, and will apply all means, to get from you where they are now.
Kilise hazinelerini yurt dışına çıkardığınız için sizi affetmeyecekler. Nerede olduklarını bulmak için her şeyi deneyeceklerdir.
The world turns a smiling face to passengers friendly, ready to serve not too curious about where they come from, or why they are travelling
Dünya yolcuları güler yüzle karşılar. Dostane, hizmet etmeye hazır... Nereden geldikleri ya da neden seyahat ettiklerini çok merak etmez.
- Where are they coming from?
- Nereden geliyorlar?
And there are plenty more where they came from.
Bunların geldiği yerde de daha çok var.
A maximum of about 180 miles an hour can be expected from these 3-liter cars on this high banking, where they get a pounding from the rough surface and the strain imposed by centrifugal force before they swoop down onto the road circuit again where cornering power and handling are at the premium.
Pistte viraj etkisi ve araç kontrolün çok önemli olduğu yol bölümüne gelmeden önce pistteki pürüzler nedeniyle otomobillerin yola vurduğu ve merkezkaç kuvveti nedeniyle zorlandıkları bu yüksek hızlı bu pistte bu gördüğünüz üç litrelik araçlar saatte maksimum 289 km / s hıza ulaşıyorlar.
Well, where are those men from? Where they heading?
Peki, bu adamlar nereden gelip nereye gidiyor?
Miss Littlejohn, where these men are from and where they're headed is none of my business.
Bayan Littlejohn, bu adamaların nereden geldiği ve nereye gittiği beni ilgilendirmez.
In southern Korea, where we're from, they say there are no women my age or older whose skin isn't scarred.
Memleketimiz Güney Kore'de, benim yaşımda veya benden büyük teni yaralı olmayan kadın olmadığını söylüyorlar.
Where the hell are they getting it all from?
Bu bilgileri nereden alıyorlar?
But where are they coming from, professor?
Ama nereden geliyorlar, profesör?
But here, in this corner where the bells come down from heaven and the echoes linger or in the fields where they come across the quiet of the countryside my voices are in them.
Ama burada, çanların cennetten indiği... ve yankılarının ayrılmadığı bu köşede ya da kırın sessizliğiyle karşılaştıkları çayırlarda,... benim seslerim onlarda.
I know where they are, and I know that they concern Earth's future, from which your parents came.
Ben onların olduğu yeri biliyorum. ve senin ailenin dünyanın geleceğinden geldiğini, bu kayıtlardan biliyorum.
Where are they? The nearest water accumulation is many cusecs from here.
Böyle bir su birikintisi bu yakınlarda yok.
And when the war is over, they tend to go home or back to where they came from and expect people to look up to them and to look after them, which is not what people are going to do at all, nor what people ought to do.
Savaş bittiğinde evlerine ya da geldikleri yere döndüklerinde insanların onlara saygı göstermesini ve onlarla ilgilenmesini beklediler. Ki bu insanların hiçbir surette yaptığı bir şey değildi, buna mecbur da değildiler.
There are more where they came from.
Daha bunlardan çok var.
"Where are you from?" they asked.
"Nerelisin?" diye sordular.
What is your name, please, sir, and where are you calling from? They are the murderers.
- İsminiz ne ve nereden arıyorsunuz?
Where are they all coming from?
Nereden geliyor bunlar?
- Where are they coming from?
Nerede yetişiyorlar -?
Where are they all coming from?
Bunlar nereden geliyor?
Where are they, your little friends from the Crawford Academy?
Neredeler, Crawford Akademisindeki sevgili arkadaşların?
What they are, where they come from.
Ne olduklarını, nereden geldiklerini...
Where are they coming from?
Nereden gelmişler?
Huh? We don't even know who they are, who sends them, where they come from.
Kim olduklarını, onları kimin gönderdiğini, nereden geldiklerini bile bilmiyoruz.
Where are they coming from?
Nereden geliyorlar?
Worriest thou not about being banished for ever from the Foxfield school for girls, for yea, though they are the only females within 100 miles, there is still a place where thou canst journey to.
Foxfield kız okulundan sonsuza kadar men edilmen için endişe etme, her ne kadar onlar, 100 mil içindeki tek kız okulu olsalar da, yine de gidebileceğin bir yer var.
Where are they from?
Bu ışıklar nereden geliyor?
The truth is we still don't know what they are or where they come from.
Gerçek olan şu ki ; hala tam olarak ne olduklarını bilmiyoruz... ya da nerden geldiklerini.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]