English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ A ] / Ağlamak istiyorum

Ağlamak istiyorum Çeviri İngilizce

185 parallel translation
Ah, bir de kalkmış şaka yapıyorum, oysaki ağlamak istiyorum.
Listen to me trying to make jokes... when I really want to cry.
Ama şu an, seni dinlerken, mutluyum yine de ağlamak istiyorum.
But listening to you right now, I'm happy... yet I want to cry.
- Ağlamak istiyorum, ağlamak istiyorum.
I want to cry. I want to cry.
Ben... Şu an ağlamak istiyorum.
I have... i feel like i must cry now...
Küçük kızımı kaybedeceğimi düşündükçe ağlamak istiyorum. Bunun fiyatı nedir?
I could cry, just cry, when I think I'm going to lose my little girl.
Bazen oturup ağlamak istiyorum!
Yell at her / it / them once that helps!
Ağlamak istiyorum.
It makes me want to cry.
Sana bakıyorum ve ağlamak istiyorum. Çünkü yoruldum.
I'm looking at you... and I want to weep.
Sadece çığlık atıp ağlamak istiyorum çünkü beni terk edeceğini biliyorum.
I just want to scream and weep because I know that you are going to leave me.
Ağlamak istiyorum.
I want to cry.
Kaçıp bir yere saklanmak ve iyice ağlamak istiyorum.
I want to hide somewhere and cry.
# Ağlamak istiyorum
♪ Want to weep
Neden ağlamak istiyorum?
Why do I want to cry?
Onlara yardım edebildiğim için çok mutluyum, ağlamak istiyorum.
I'm so happy to be able to help them that I want to cry.
- Ne? Bazen o kadar utanıyorum ki ağlamak istiyorum.
Sometimes I'm so ashamed that I want to cry.
Her şey mahvoldu, ağlamak istiyorum.
Everything's ruined, I just want to cry.
Evet, sadece ağlamak istiyorum.
Yes, I just wanted to cry.
Neden ağlamak istiyorum, bilmiyorum.
I don't know why I just want to cry.
Seni görünce sevincimden ağlamak istiyorum.
When I see you, I want to weep with joy.
Ve ben sadece ağlamak istiyorum.
And I just want to cry.
- Şimdi sadece ağlamak istiyorum.
- I just want to cry.
- O çocuğu düşününce ağlamak istiyorum.
- When I think of that kid, I want to cry.
Ağlamak istiyorum.
I want to have it.
Ama size söylemeliyim... Bazen Milagro'da uyandığımda, ağlamak istiyorum.
But I must tell you, sometimes when I wake up in Milagro, I wanna cry.
Büyükbaba, ağlamak istiyorum.
Grandpa, I feel like crying.
Ağlamak istiyorum.
I feel like crying.
Ağlamak istiyorum!
You make me want to cry!
Ağlamak istiyorum bir yandan da gülmek istiyorum.
I want to cry... yet I also want to laugh...
Ağlamak istiyorum.
I want to cry
Bizi oynarken izleyince eve gidip ağlamak istiyorum.
The guards- - Honest to Christ. I just wanna go home and cry when I watch us play.
Ağlamak istiyorum.
I got tears in my eyes.
Etrafıma bakınıyorum ve ağlamak istiyorum
I look around here and I want to cry - Ah, me too.
Ağlamak istiyorum.
Me want to cry.
Bu yüzden, cesaretimi toplayıp onunla konuştum. ... bana şöyle bir baktı ve dedi ki, "Ağlamak istiyorum çünkü Sahip olduğum en iyi arkadaşımı kaybediyorum."
So I get up the nerve to break his heart and he gives me this look and says, "I wanna cry because I'm losing the best friend I ever had."
Annie'nin hayatı boyunca karşılaşacağı şeyleri düşünüyorum ve ağlamak istiyorum.
I think about the things Annie will have to face in her life... and I just want to cry.
Ben de ağlamak istiyorum.
You're gonna make me start crying.
# Her düşündüğümde ağlamak istiyorum #
* Every time I think about it I wanna cry
Ağlamak istiyorum.
You know, I just want to cry.
Sadece ağlamak istiyorum.
I just feel like crying.
Ağlamak istiyorum, ama biraz fazla maçoyum.
I want to cry, but I'm just too macho.
O kadar tatlı ki ağlamak istiyorum.
He's so pretty I want to cry.
Bugün sadece ağlamak istiyorum.
I just want to cry.
Ben sadece deliler gibi ağlamak istiyorum.
All I want to do... is cry my eyes out.
Çünkü ben oğlumun, oğlu oldum, Babamı görüyorum ve ağlamak istiyorum.
Because I become the son of my son, I see my father and want to cry.
Karım için ağlamak istiyorum.
I want to cry for my wife.
Ve şimdi, burada oturmuş... Gelecekten bahsediyor, filmden bahsediyor ve bunları hepsini birlikte yapıyoruz Sadece ağlamak ve dizlerimin üstüne düşüp seni ellerinden öpmek istiyorum.
But now, as you sit there... holding forth on your living, talking film and all that we are going to do together I just want to cry and fall to my knees and even kiss your hands.
Ağlamak istiyorum.
He says if you go ahead he'll disinherit Valentine
Güzelliği karşısında dayanamayıp, ağlamak isteyeceğim bir manzarası olan bir balkon istiyorum. Ve balayımızın bir saniyesini bile keyif düşkünlüğü haricinde bir şeyden suçluluk duyarak geçirmek istemiyorum.
I want a balcony with a view that would make you cry from the beauty of it all and I don't want to spend one moment of our honeymoon suffering from anything except guilt about our complete self-indulgence.
Onun fotografini elime alip hüngür hüngür aglamak istiyorum!
I want to hold her photograph and cry my heart out!
Onla konuşmak istiyorum ve bütün gece omzunda ağlamak.. Nasıl böylesine yufka yürekli olabiliyorsun?
When the day is bright tomorrow, either the death carriage or the fortune carriage, no one knows what you'll ride.
Neden şu an ağlamak istediğimi bilmiyorum ama, istiyorum.
I don't know why I feel like crying right now, but I do.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]