Elimi tut Çeviri İngilizce

Louis, elimi tut.

Louis, grab my hand.

Pekala. Elimi tut.

All right. grab my hannd.

- Haydi! Elimi tut!

Grab my hands.

Elimi tut.

Just hold on.

Hadi... elimi tut.

Here... take my hand.

- Elimi tut.

- Hold my hand.

- Elimi tut.

- Grab my hand.

Kate, elimi tut.

Kate, take my hand.

Size güvenmediğimden değil Bay Smith, ama... Elimi tut JJ.

Not that I don't trust you, Mr. Smith, but... take my hand, JJ.

Elimi tut.

Listen, take my hand.

Elimi tut!

Take my hand!

Dün gece tuttuğun gibi ameliyatta da elimi tut.

Hold my hand during the surgery like you did last night.

Kahrolası elimi tut işte.

Just fucking hold my hand.

Elimi tut. Olur mu?

Just hold my hand, OK?

- Elimi tut!

Grab on!

- Hadi, gevşek elimi tut.

Come on. Come on.

Elimi tut.

Grab my hand.

Elimi tut, evlat.

Take my hand, son.

Elimi tut.

- Take my hand.

Elimi tut!

Grab my hand!

Gece gündüz elimi tut isterim...

♪ Night and day ♪ ♪ I want you to hold my hand ♪

- Elimi tut.

- Take my hand.

Elimi tut.

Grab my hand!

Haydi, elimi tut.

Come on, take my hand.

Elimi tut, böylelikle fazla acımaz.

Hold my hand. It won't hurt as much

Elimi tut, elimi tut.

Give me your hand.

Elimi tut.

Just hold my hand.

Hadi elimi tut.

Come on. Take my hand.

Elimi tut.

Squeeze my hand.

Tamam, elimi tut.

- It hurts. OK, just take my hand.

Haydi, elimi tut ve gözlerimin içine bak. Devam edin, doktor.

Come on, just hold my hand, look me in the eyes.

Elimi tut!

Get my hand!

Veya, "Elimi tut, patron" Yeşil Yoldaki çam yarması gibi.

Or, "Take my hands, boss," like that monster tard from The Green Mile.

"Küçük elimi tut..."

¢ Ü Take me by my little hand... ¢ Ü

Benimle otur, elimi tut.

Sit with me, hold my hand.

Arthur, elimi tut!

Arthur, grab my hand!

Varvara Andreevna, elimi tut!

Follow me! - Varvara Andreyevna, hold fast! Crawl over me!

Haydi tut elimi, buradan gidiyoruz.

Come on, grab my hand and let's get out of here.

- Tut beni, elimi yakala.

Grab me! Come on! Got you!

Elimi tut. Elimi.

Elisha, take my hand.

düşeceksin, elimi tut!

Assist it

- İmdat! - Elimi tut!

Take my hand!

Elimi tut.

Take my hand.

Tut elimi. Derinden konuş benimle ölülerin dilinde.

Come with me, brother Take my hand

Hadi, tut elimi.

Come on, grab my hand.

Tut elimi.

Grab my lily.

Hadi, elimi tut.

Here, I'll give you a hand.

Haydi, tut elimi!

Come on, take my hand!

Tut elimi, anne.

Hold my hand, mom.

Elimi tut yoksa öleceksin!

Take my hand, or you'll die!

Güzel, tut elimi beraber

Well, take my hand we're gonna