Fel Çeviri İngilizce
57 parallel translation
Blon Fel Fotch Passameer-Day Slitheen.
Blon. I'm Blon Fel Fotch Passameer-Day Slitheen.
İçine bak, Blon Fel Fotch.
Look inside, Blon Fel Fotch.
Görüşürüz, Fel.
Right, Fel.
Bu durumu çözmenin tek yolu var!
This situation can be resolved only in asingur fel!
Bu bir tür...
A fost un fel de...
Bir şekilde bu, Tin Pan Sokağı'nın sonunun başlangıcıydı.
Într-un fel, era un fel de început al sfârsitului Tin Pan Alley. ( N.T. :
En başından beri, yani, birlikte çalmaya başladığımızdan beri sanırım hepimiz bir parça daha büyüdük. Tabii, kadınlar da öyle.
Încã de la debut, de când am început sã cântãm împreunã, toti ne-am maturizat putin, la fel si cu femeile.
Sonradan yoldan aldığımız kişisin sen.
You're the fel low we picked up.
Lanet Rurik'i selamlayalım Zora Fel fatihi, Vrax'ın kurtarıcısı.
Then let us salute Rurik the Damned conqueror of the Zora Fel, liberator of Vrax.
Bende Yarim Fel sendromu var.
I have Yarim Fel syndrome.
Ölüm neden, Yarim Fel sendromundan kaynaklanan sinir sisteminde çöküntü.
Cause of death was CNS failure brought on by Yarim Fel syndrome.
Evet, gözlerin fel fecir okuyor. Hazır cevapsın.
And a quick tongue.
Felicity'ye oy veri- - Gucci şahane
Vote for Fel... oh. Fantastic Guccis.
Fel'e gelmelisin.
You've got to come to Fel's house - he's there.
Dostum?
Fel-low?
Buranın federal büro olduğunu sanıyordum, lise değil.
I thoughwas ing a Fel Agency not reli unior year in high school.
Blon Fel Fotch Passameer-Day Slitheen.
I'm Blon Fel Fotch Passameer-Day Slitheen.
Jocrassa Fel Fotch Pasameer-Day Slitheen hizmetinizdeyiz.
Jocrassa Fel Fotch Pasameer-Day-Slitheen at your service. - So you're family?
Sip Fel Fotch hariç tüm aile geldi.
- All the family except Sip Fel Fotch.
Sip Fel Fotch Pasameer-Day Slitheen öldü.
Sip Fel Fotch Pasameer-Day-Slitheen is dead. I felt it.
Felıx Spyczyk, Bartleby'ın şoförüydü.
Felix Spyczyk was Bartleby's driver.
- Felişken, evet.
- Fel-ate-cha. Yeah.
Peki, bundan sonra ne yapıyoruz beyler?
So wha t are we doing next, fel lows?
Steve, çalıntı araç sahibi olmak...
Well, Steve, possession of a stolen car is a fel... ♪ Far from the ground, no, you'll never bring us down ♪
Annem.. ... bana sürekli şöyle derdi ; "senin gibi sıska biriyle karşılaşırsan, o adama güven."
My mother She always told me, if you ever meet another fel skinny as you, trust that man.
Umarım o fel fecir okuyan gözlerin çürür.
May your shameless eyes rot!
Çünkü... Bu iyi geldi.
Because it... well, it fel...
Ya da kötü yeşil büyü, Fel'in bize yaptıklarını.
Or what that evil green magic, the fel, had done to us.
- Neyi açıklayacakmışım?
Explain what? Fel!
Bu Fel de neyin nesi, Muhafız?
Guardian, what is the fel?
Azeroth'da Fel'e yer yok.
There is no place for the fel in Azeroth.
Büyücüleri, Fel'ini bize karşı kullandı.
Their warlock use your fel against us.
Fel'i bir tek ben kontrol edebilirim!
Only I can control the fel!
Ama Fel, ölümden doğdu, bir bedeli olmalı.
But the fel is born of death, must have a price.
- Fel her yerde.
- The fel is everywhere.
- Fel onu epey bir dehşete düşürmüş olmalı.
- The fel must truly terrified him.
Fel'in var olduğunu hissettiğimden beri araştırmalar yapıyorum.
I've been researching ever since I felt the presence of the fel.
Fel'i ben hallederim.
You leave the fel to me.
Fel, kurbanlarından daha çok can alıyor.
Fel takes life from more than it's victims.
Artık Fel için varız.
We are but fuel for the fel now.
Geçit açıldığında, Horde'un geri kalanı bize katıldığında onlara Fel'i vereceğiz.
When the portal opens, when the rest of the Horde join us we will give them the fel.
Sana Fel'i vereceğim.
I will grant you the fel.
Durotan, Frostwolfları Fel'e karşı zehirledi.
Durotan, he... has poisoned the Frostwolves against the fel.
Fel'i bana önlerinde ver ki ne kadar güçlendiğimi görsünler.
Grant me the fel in front of them, let them see... How much stronger I become.
- Fel tarafından zehirlenmiş.
- He's been poisoned by the fel. - What?
- Gözlerinde Fel'i gördüm.
- I saw the fel in his eyes.
Fel beni burktu.
The fel has twisted me.
Fel'i kontrol edemiyorum.
I can't control the fel.
Fel olabilir.
The fel.
- Fel.
The fel.
Onun düşmanı Fel.
His enemy is the fel.