English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ G ] / Geçen sefer

Geçen sefer Çeviri İngilizce

2,893 parallel translation
Geçen sefer karşılaştığımızda, orada olmaması gereken birinin içine girmiştin.
Last time we met, you had someone inside there that shouldn't be.
Geçen sefer yaramadı.
It didn't last time.
Benim anahtarım var. Geçen sefer ve ondan önceki sefer de olduğu gibi kapı kilitli kalırsa diye.
In case you get locked out, like last time, and the time before.
Geçen sefer küçük düşmüştü.
He's still a little embarrassed from last time.
Geçen sefer burada değildi ama.
It wasn't here last time.
Aynısını geçen sefer de söylemiştin, Ralph. Sonra da bana zarar vermiştin yine de.
Uh, you said that last time, Raph, and then you hurt me.
Geçen sefer de böyle demiştin.
That's what you said last time.
Çünkü geçen sefer yarım sandviç mevzuunda da aynı şeyi söylemiştin.
'Cause you said the same thing about half a club sandwich.
Geçen sefer?
Last time?
Geçen sefer onu nasıl yakalamışlar?
How'd they catch him the last time?
Çünkü geçen sefer bu konuda hatalı davrandık.
'Cause that's where we got tripped up last time.
Geçen sefer de buraya gelmiştik, değil mi?
We came here last time, didn't we?
Geçen sefer için üzgünüm.
Look, I'm sorry about before.
GEÇEN SEFER BURADA LOUİS ÖLMÜŞTÜ.
Last time we were here dead Lois.
Geçen sefer ona iyi niyetli yaklaştığımda, kendi ayakkabılarımdaki kusmuğu temizlerken buldum.
The last time I gave her the benefit of the doubt, I ended up blowing chunks on my chunky heels.
Geçen sefer tanışmıştım memleketi hakkında konuşmuyordu.
Last time I met this guy, he couldn't stop talking about his hometown.
Geçen sefer beni iyi pataklamıştı.
Roughed me up pretty good last time.
geçen sefer gibi kötü şeyler yapacağımdan mı korkuyorsun?
Asking will just make things worse, like last time, don't you think?
Geçen sefer telefonu öyle kapadığım için özür dilerim.
Sorry about hanging up on you earlier.
Geçen sefer yardım etmek istediğinde sana neler yaptıklarını hatırla.
Remember what they did to you when we tried to help before?
Geçen sefer konuşmak zorunda olduğum psikolog gibi konuştun.
You sound like that psychologist I had to speak to the last time.
Geçen sefer çok hoş bir akşam yemeği yemiştik ;
We had such a nice dinner last time ;
Geçen sefer de başımız böyle belaya girmişti.
Exactly how we got in trouble last time.
Geçen sefer saçımdan bir tutam almıştın.
Last time you took a strand of my hair.
Geçen sefer anlaştığımız parayı getirdiniz mi?
The sum we agreed upon last time... Did you bring it?
Geçen sefer bana Wu'nun beni dövmesini nasıl sağladığımı sormuştun?
You asked me the last time how did I get Wu to beat me?
Peki Ralph geçen sefer, Baykuş Çiftliği'nde Hunter'i gördün mü?
So, Ralph, was that the last time you saw Hunter, at Owl Farm?
Geçen sefer kaybetmelerinin sebebi, iki cephede birden savaşmalarıydı, Doğu ve Batı.
That's why they were weakened last time, because they were fighting on two fronts, the Eastern and the Western.
Yemek sektöründe çalışan birisi. Bak geçen sefer ekonomik motivasyondan bahsetmiştin...
( IN NORWEGIAN ) I think maybe I have a friend in the Department of Industry... ( IN ENGLISH ) Listen, last time, you mentioned something about financial motivation...
Kardeşi geçen sefer de ölüyordu. Hasta velisi olmasını o zaman da istemiştik.
His brother was dying the last time we asked him to be the conservator.
Yine beni haklı çıkardın, geçen sefer daha riskli bir tedavi öncesinde, test yapmak için yeterli zamanımız olmadığını söylemiştin.
As if to prove my point. Last time you said there wasn't enough time to test prior to a more dangerous treatment.
Merhaba, sadece Frank'la randevum olduğundan emin olmak istedim 2 : 00 perşembe, ve geçen sefer randevumu karıştırdığında
Hi. Making sure I'm still on with Frank 2 : 00 Thursday, and reminding you what happened the last time you screwed up my appointment.
Geçen sefer hiç trafik yoktu, değil mi?
There was no traffic last time, right?
Geçen sefer kimse araba sürmemişti. Hatırladın mı?
Nobody drove last time, remember?
Geçen sefer olanlar için özür dilerim.
I'm sorry about what happened last time.
Bu ilginç ama bir nevi gerekli değil artık HYDRA üssü yürürlükte olduğuna göre ayrıca, Büyük Ev geçen sefer pek de iyi gitmemişti.
That's interesting but kind of unnecessary now that HYDRA base is on line. Besides, the Big House didn't turn out so well last time. - Remember?
Geçen sefer yaptığın gibi oraya aynı kalp kanatan saçmalıkla gidersen,
Fletcher, everyone will wind up dead If you go back in there with the same bleeding-heart bullshit, like you did last time.
Geçen sefer de sadece kimlik kartını sormak için aramıştı değil mi? Çok meşgul biri o.
That time he called, it wasn't just to borrow an identity card, was it?
Geçen sefer başarısız oldukları şeyi tekrarlayacaklar.
What has failed previously, will succeed this time.
Geçen sefer 50.000 demiştin.
It was 50 before.
Geçen sefer şansımız yaver gitmişti.
We got lucky last time.
- Geçen sefer mi?
Last time?
İyi, çünkü geçen sefer aksaklılar olduğunda neler olduğunu hatırlıyorsun, değil mi?
That's good. Because you remember what happened last time there were hiccups?
Geçen sefer suratını çok komik yapmıştın ama güzel çekememiştik. Güzelce gülümse bakalım şimdi.
Last time, you made a funny face... and we didn't really get a good shot, so let's work on our smile.
Geçen sefer çilekli sütü beğenmiştin.
Last time, you seemed to like strawberry milk.
Geçen sefer söylediğim şey hakkında... öyle anlamsız şeyler söylediğim için baya şaşırmış olmalısın
About what I said to you last time... You must have been pretty taken aback by me saying pointless stuff.
Ve birkaç ekstra da aldım Çünkü Richie'nin geçen sefer aldığım sepeti çok sevdiğini biliyorum.
And I brought extras, because I know how Richie got into that last basket I brought.
Geçen sefer adını soramamıştım diskimi çaldığın sırada.
I didn't get your name last time when you were stealing my disk.
- Düşünsene geçen sefer ikimiz de aynı anda yine buradaydık.
And to think the last time we were both here at the same time... Yeah.
Geçen sefer olduğu gibi bizi yine tutuklarlar, anladın mı?
They're gonna arrest us all like they did last time, all right?
Artı geçen sefer, garson biraz ırkçı davranmıştı bana.
Plus last time the waitress was kinda racist to me.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]