Haklıydım Çeviri İngilizce
2,275 parallel translation
Koca bir dilim "ben haklıydım" bifteği yiyorum.
- I'm eating a big bite of "I was right" steak.
Yep, Haklıydım.
Yep, I was right.
Haklıydım.
I was right.
Belly'nin notları eksik ama galiba tetikleyici konusunda haklıydım.
Belly's notes are incomplete, but I think I was right about the trigger.
Kızgındım ve haklıydım ama hep umrumdaydı, bunu sen de biliyorsun.
I was angry, and rightly so, but... I've always cared, and you know that.
- Haklıydım işte, Siz aşıksınız.
- I was right, you are in love.
- Tabi ki haklıydım.
'Course I was right.
Haklıydım!
- I was right.
Siz ikiniz hakkında haklıydım.
I was right about you two.
Haklıydım!
I was right!
Biliyor musunuz, belki de başından beri haklıydım.
You know, maybe I was right all along.
- Haklıydım.
- I was right.
O zaman ilkinde haklıydım.
Well, then I was right the first time.
Haklıydım sen katilsin.
I was right. You've been bought, haven't you?
Ben haklıydım, sen Doktor değilsin.
I was right, you're not the Doctor, you can't ever be.
Julie'nin tırnağındaki kanda haklıydım.
I was right about his blood on Julie's nail.
Yani... haklıydım.
So... I was right.
Reklam işi müşterileri yönlendirdi ve ben haklıydım.
I told you advertising would drive in customers, and I was right.
Savcı ile ilgili haklıydım, değil mi?
I was right about the prosecutor, wasn't I?
Ben haklıydım...
I was right, and...
Doktor Juarez, haklıydım.
Dr. Juarez, I was right.
Alarm konusunda haklıydım.
I was right about the alarm.
- En başından beri haklıydım, Belinda.
- I was right all along, Belinda.
- Evet, haklıydım.
- Yes, I was right.
Sanırım yanlız kalmayı istemek konusunda haklıydın.
I think you're right about wanting to be alone for a while.
Haklı mıydım?
Right?
Ve sen haklıydın. Bu hatıralara sahip olduğum için çok mutluyum.
And you were right, and I'm really glad that I made these memories.
Haklısın. Aramalıydım.
You're right, I should've.
Nancy'ye işimizin bittiğini söyleyeceğim. Haklıydın.
I'm gonna tetell ncy we're done.E.You u r.
O haklıydı değil mı?
He's right, isn't he?
Sence... Sence avukat haklı mıydı?
Do you think... do you think that lady lawyer was...
Sen de kitabımın ruhsuz olduğu konusunda haklıydın.
Well, you were right about my book being a bit soulless.
Sen haklıydın, ben yanıldım.
It's just that you were right and I was wrong.
Şikayet etmekte haklıydım.
Damn right I requested mast.
Şansım konusunda haklıydın.
You were right about the lucky streak.
Haklıydı da. Şanslıyım.
And he was right.
Haklımıydı? O halde şunu kenara bırak.
He is right, right?
Sanırım Eli haklıydı.
It looks like Eli was right.
Zamanımız kısıtlıydı. Bu da haklılığımı kanıtlıyor.
Not in the allotted time, no, which just goes to prove my point.
Ben yanıldım, sen haklıydın.
I was wrong. You were right.
Isabella'nın davası ile ilgili bahis geçmişini bulmayı başardım. Sen haklıydın.
So, I was able to track the betting patterns on Isabella's case - - you were right.
- Haklıydın, Dave hakkında yanılmışım.
You were right that I was wrong about Dave.
Bana getirin ve ben de şüphelerimde haklı mıydım öğreneyim.
Just bring him to me so I can see if my suspicions are right- -
Haklıydın adamım.
You were right, man.
O haklıydı kızım.
He's right, daughter.
- Üzgünüm, Doktor. Haklıydın.
- I'm sorry, Doctor.
- Sen haklıydın, konuşacağım.
Thank you so much, though. You were right.
Bay Gerhardt, sizi haklıydınız demek için aradım.
Mr. Gerhardt, I'm calling you to tell you that you were right ;
Haklıydın yanılmışım.
Look, you were right. I was wrong.
Lisa anoreksiya konusunda haklı mıydı?
Was Lisa correct in the anorexia?
- Haklı mıydım? - Evet.
Right?
haklısın 4682
haklisin 34
haklı 645
haklısınız 730
haklıyım 81
haklıymış 45
haklı değil miyim 37
haklıydın 287
haklıydı 59
haklı olabilirsin 178
haklisin 34
haklı 645
haklısınız 730
haklıyım 81
haklıymış 45
haklı değil miyim 37
haklıydın 287
haklıydı 59
haklı olabilirsin 178