English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ I ] / Istiyorsan

Istiyorsan Çeviri İngilizce

31,976 parallel translation
Eğer bu uçağı geri götürmek istiyorsan?
Unless you want to turn this plane around and go back...
Eğer Jackson'ı istiyorsan, beni geçmelisin.
If you want Jackson, you're going to have to go through me.
Eğer birini korumak istiyorsan git kızınla ol.
If you want to protect someone, go be with your daughter.
Eğer Jackson'a yardım etmek istiyorsan bana güvenmek zorundasın.
If you want to help Jackson, then you have to trust me.
- Onunla ne yapmak istiyorsanız yapın.
- Do what you want with him.
Başka bir konser istiyorsanız Planet Hollywood'u deneyin.
If you want another gig, try Planet Hollywood.
Aslında doğrusunu öğrenmek istiyorsan sana gönderdiğim o şiir son yayınlanan şiirimdi.
If you really want to know the truth, um... That poem that I sent you... was the last time that I got published.
Carolina Maria Diaz, eğer bizimle iletişime geçmek istiyorsan,
Carolina Maria Diaz, if you wish to communicate with us, please give us a sign.
Birini istiyorsan, beni al.
If you want someone, take me.
Kim olmak istiyorsan burada olabilirsin.
You can be who you want to be here.
Seni kovmamı istiyorsan başka.
Unless you want me to fire you.
Eğer ikiniz de bunu istiyorsanız, sizin için yaparım.
If you both want this, I do it for you.
İşe geri dön evden taşın ve ne istiyorsan onu yap.
You can lift as much as you want, so come back to work, move out of the house, and then do whatever you want.
- Emin misin? Maçı izlemek istiyorsan ben- -
'Cause if you want to watch the game, like, I can...
Saldıran hakkında daha fazla bilgi istiyorsan, neden o pilice sormuyorsun?
If you want to know more about my attack, why don't you just ask that chick?
Yani gece kalmak istiyorsan bunu bitirdiğimizde, iyi olabilir.
So if you want to stay over after we finish this, that might be fine.
Denemek istiyorsan dene.
You want to try one more, try one more.
- Eğer çocuk sahibi olmak istiyorsan...
- And... if want to have kids...
- Unutma meydana varmak 15 dakika sürüyor o yüzden çiş molası istiyorsan...
- Just remember, you need 15 minutes to get to the piazza, so if you need a pee break or- -
Söylemek istiyorsan...
You want to say...
"Biberiye istiyorsan yemeğe koyarsın."
If you want rosemary, you put it in the damn dish. "
İşitme konusunda yardım almamı istiyorsan annenle konuşurum ama beni çok yaşlı sanıyorsun.
If you want me to get a hearing aid, I'll talk to your mom, but I'm not as old as you think.
Ve evime gelmek istiyorsanız... sizinle konuşmama izin verin.
And if you want to come to my house... allow me to talk to you.
Ama Piper'a en fazla takıntısı olan kişiyi bilmek istiyorsanız o kişinin Emma Duval olduğunu söyleyebilirim.
But, if you really want to know who has the largest obsession with Piper... I would have to say it's Emma Duval.
Beni istiyorsan, gel de al.
If you want me, come and get me.
Enerji yakmak istiyorsanız, doğru yere geldiniz.
To burn calories, you have come to the right place.
Bebeklerin seveceği bir şarkı yazmak istiyorsan, bir bebeğe ihtiyacın var demektir.
If you want a song a baby'll like, you've got to get a baby to write it.
Rubicon Patikasında denemek için seçebileceğiniz bir sürü araç mevcut. Ama gerçekten bitirmek istiyorsanız,... doğru arabayı getirmelisiniz.
Now, there's plenty of vehicles you could choose to attempt the Rubicon Trail, but if you actually want to finish, you got to bring the right car.
Bu zımbırtıyı istiyorsan şartlarım basit.
If you want this bauble, my terms are simple.
İlle de bilmek istiyorsan erkek arkadaşımla birlikteydim, çok seksi ve süper ve bana da çok aşık.
If you must know, I hung out with my boyfriend, who is super hot and awesome and totally in love with me.
Tahani burayı temizlemek sizin işiniz değil ama istiyorsanız tabii ki sakıncası yok.
Well, Tahani, it's not really your job to clean up, but I suppose there's no harm if you really want to.
Ama... ama sen ne istiyorsan onu istiyorum.
But... but I want what you want.
Kolunun kirilmasini istiyorsan...
You're asking for a broken arm.
Bu aileyi ayakta tutmak istiyorsan şantaj için rüşvet fonu açman gerekecek.
Note to self, gonna need to start a blackmail slush fund if you want to keep representing this family.
Senden erken bir yanıt beklemiyorum, Geri birlikte olmayı da tavsiye edemeyeceğim çünkü olmamız gerektiğini sanmıyorum ama... bu çocuğun hayatının bir parçası olmak istiyorsan, sana da yer var.
I'm not looking for an answer any time soon, and I'm truly not suggesting that we get back together,'cause I don't think we should, but... if you want to be a part of this kid's life,
Bak eğer bana ulaşmak istersen veya yardımımı istiyorsan bu benim numaram.
Look... if you need to reach me, or you want our help, there's my number.
Bu ilişkiyi düzeltmeye başlamak istiyorsan işte sana bir fırsat.
If you really want to start mending this relationship, here's a chance.
Riley ile bir geleceğin olsun istiyorsan onun Sam ile olan arkadaşlığını bitirmenin bir yolunu bulmalısın.
Look, man, if you ever want to have a future with Riley, you need to find a way to end her friendship with Sam.
Dostum, ne olduğunu bilmek istiyorsan, Barrick ile konuşmalısın.
Man, you want to know what happened, you gotta speak to Barrick.
Başka bir detay istiyorsan cevabım, git de bir alet yala.
If you want any other details, the answer is suck a dick.
Neye istiyorsan ona inan.
Believe what you want.
Krallığının etrafında dolaşmak istiyorsan bunun zamanı, mücadelemizin bittiği zamandır.
When you wander outside of your realm is when we end up fighting.
Vaktinizi boşa harcamak istiyorsanız, harcayın.
You want to waste your time, waste your time.
Birini aramak istiyorsan bunu kullan.
If you really want to call someone, use that. If you really want to call someone, use that.
Özür dilemek istiyorsan sadece işine geleni söyleme.
You want to apologize, you don't just say what comes easy to you.
Örneğin müvekkiline, " Avukatın olarak asla yasaları ihlal etmeni önermem ama malvarlığını korumak istiyorsan, en kısa sürede onları nakde çevirmelisin.
Like he might say to a client, uh, " As your attorney, I would never advise that you break any laws, but if you needed your assets protected, you should consider liquidating as soon as possible.
Eğer bilmek istiyorsan, sürpriz partinden sonra birlikte yattığımızda anladım.
If you want to know when, it was the last time we had sex, after your surprise party.
Eğer onları bu olaya dahil etmek istiyorsan onlara ne taraftan ateş edildiğini bilmediğini söylemeni istiyorum.
If you insist on bringing them into this... I need you to tell them that you don't know where the shot came from.
Güvenli bir yere gitmeni istiyorum ama polisi bu olaya dahil etmek istiyorsan, evet yalan söyle.
I want you to go somewhere safe, but if you're gonna bring the police into this then, yes, lie.
Doğallık istiyorsanız bana önden bir uyarı verin.
You want spontaneous, you have to give me some warning.
- Gitmek istiyorsan ben gitmeyebilirim.
I don't have to go.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]