Müsaade et Çeviri İngilizce
1,136 parallel translation
Al, şimdi lütfen bize müsaade et.
Here. Now, if you'll excuse us.
Bowling ha? Müsaade et, Sherry.
give me a break, sherry.
Senin yerine, Bay KANG'la konuşmama müsaade et.
Let me talk to Mr. KANG instead.
- Kafamı toplamama biraz müsaade et.
- Wow. Oh, let me just get my head together.
- Hey, Chazz, müsaade et gireyim.
- Hey, Chazz, let me in.
Müsaade et de konuşsun!
Jesus. Give him a chance.
Bize müsaade et gidelim, tamam mı?
Just let us go. O.K.?
Bana bir dakika müsaade et.
Excuse me for just a moment.
Müsaade et.Abdel'i görmeye geldik.
Let us in. We came to see Abdel.
Hey, etrafı göstermeme müsaade et.
Hey, let me show you around.
Lütfen, uyumama müsaade et!
Just, please, let me sleep!
Kes... lütfen içeri girebilmeme müsaade et.
Kes... please, let me come in.
Sana bir şey söylememe müsaade et.
Let me tell you something.
Fakat müsaade et, bende sana bir tane anlatayım.
But let me tell you another one.
Sana hep söylemek istediğim şeyi, söylememe müsaade et.
Let me say something I've always wanted to say.
İki gün için çorba kopyalayıcı değerini kaybettirecek, müsaade et.
The soup was worth losing the replicator privileges for two days- - admit it.
Bana bir dakika müsaade et.
Give me a minute.
Bana 1 dakika müsaade et.
Excuse me a second.
Ah, müsaade et.
Permit me.
Bunu bağlamama müsaade et.
Let me tie this.
Giyinmene yardımcı olmama müsaade et.
Let me help you get dressed.
Öyleyse bir gün olsun, bir gün daha müsaade et.
Then one day, just give me one day.
Bana biraz müsaade et.
Give me a break.
Bize müsaade et.
Give us a minute.
Bize müsaade et.
Excuse us.
- Müsaade et Benton.
- Let me in, Benton.
Bana birkaç dakika müsaade et.
Give me a few minutes. Offer him a tour of the station.
- Müsaade et, Melvin. - Dokun...
Excuse me, Melvin.
- Müsaade et başka bir şey deneyeyim.
- Let me try something.
- Müsaade et de önce durumu izah edelim.
- Wait, at least let us explain the situation.
Müsaade et, senden özür dileyeyim.
I respect that. Let me apologize
Hikayeyi bitirmeme müsaade et.
Let me finish the entire story.
Senin dünyanda söylendiği şekliyle, veda etmeme müsaade et.
Suffer me to take my leave, as they say in your world
- Faye, müsaade et açıklayım...
Faye, if you'll just let me explain...
Bana müsaade et.
Give me a second.
Baba, bana bir saniye müsaade et, tamam mı?
Dad, just give me a second with him, okay?
— Bir saniye müsaade et, olur mu?
- Give me a second would you?
Bana bir kaç dakika daha müsaade et.
Give me a few more minutes to figure this out.
Müsaade et açıklayayım.
Please let me explain.
Birkaç yeri aramama müsaade et.
Just let me make a couple calls.
- Bayan, bir müsaade et.
- Lady, give me a break.
Kulaklarım kapandı uçakta Uykum var, uyumama müsaade et
My ears get blocked in a plane I feel sleepy, so let me sleep
"Müsaade et bir gün düşüneyim" dedim.
Give me a day to think it over, I said.
Bir dakika müsaade et.
- Billy. - I need a second.
Evet. hazır olduğunda geride dur ve okumayı bitirmeme müsaade et.
Yes. Once it's ready you're to stay back and let me finish the recitation.
- Baba, açıklamama müsaade et.
Dad, will you let me explain?
Bana biraz müsaade et.
Uh, give me a minute.
Şimdi yalvarıyorum, yazmama müsaade et.
Now I beg you, for your sake, let me write it down.
- Müsaade et.
Here lies the water.
Müsaade et ben yapayım.
Let me do this for you, all right?
Bana 5 dakika müsaade et. Tamam, en fazla yarım saat.
Just give me five minutes.
etkileyici 234
etrafta 23
etmiyorum 100
etmez 34
etmedin 20
etmedim 69
etmem 47
etmelisin 16
etrafta kimse yok 27
etmiyor 21
etrafta 23
etmiyorum 100
etmez 34
etmedin 20
etmedim 69
etmem 47
etmelisin 16
etrafta kimse yok 27
etmiyor 21