English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ O ] / Oğlu

Oğlu Çeviri İngilizce

14,698 parallel translation
Başkomiser Yardımcısının oğlu olabilir Ama içerde Charleston Hapishanesinin her karesini öğrenecek kadar uzun kalacak, sana söz veriyorum.
He may be the son of a deputy superintendent, but he will long know the inside of the Charles town prison, I promise you.
Bir polis amirinin oğlu olduğun doğru mu?
It true you're a police captain's son?
Tanıştığıma memnun oldum 2 oğlu olan Sandy.
[music]
Merhaba Sandy. Merhaba, 2 oğlu olan Sandy!
I need to tell you I'm sorry.
Tek oğlu Horus'un.
His only son, Horus.
Gözde evladın, gözde oğlu.
Favored son of a favored son.
Anasının oğlu.
You are your mother's son.
Tanrı, O'nun oğlu ve Kutsal Ruh sizi kutsasın, korusun ve kollasın.
The Father, the Son and the Holy Spirit... bless and protect you.
Tanrının oğlu olduğunu sanıyordum!
I thought you were the son of God!
Ve şimdi de oğlu için yas tutuyorum.
And now... I mourn for his son.
Troy'un oğlu buradaymış!
Hey, there's Troy's boy!
Douglas, adam gergin, oğlu yüzünden malum.
look, Douglas, he's just upset, you know, about his son.
Kripton'un oğlu Gotham'ın Yarasası'na karşı.
Son of Krypton vs Bat of Gotham.
Quangel'in oğlu.
Quangel's son.
Güney Afrikalı bir haydudun oğlu.
He's the son of a South African gangster.
Yalnızca eski dostumuz Arthur Tressler'ı değil genç ve dâhi oğlu Walter Mabry'i de unutmayalım.
We would like to acknowledge not just our old friend, Arthur Tressler. But his young and very brilliant son, Walter Mabry.
Kendi kendime dedim ki... "Tam Lionel'ın oğlu."
And I said to myself, "That's Lionel's boy."
Piç oğlu piç!
Son-of-a-bitch!
Saa, Joe'nun beş yaşındaki oğlu, babasının pek çok kez karaya çıktığını gördü.
Saa, Joe's five-year-old son, has seen his dad go on the land many times.
Bu valinin oğlu.
That's the governor's kid.
Yehova'nın oğlu mu?
But the son of Yahweh?
Çığ altında kalarak ölen Stoerckslerin oğlu.
The son of the Stoercks who died in that avalanche.
Francis'in boynu kırık ve tüm dişleri dökük halde, tıpkı yedi yaşında ki oğlu gibi görünüyor.
Francis's neck and teeth are broken. everybody in the ANC look the same.
Benim gibi birinin nasıl senin gibi bir oğlu olabilir, ha?
How did I end up with a son like you, eh?
Ocağın son haftası, L.A'ye gitti ve oğlu Mike'la birlikte döndü, Sonra Dallas'a gidip geldi.
The last week of January, to LA and back with his son Mike, and then round trip to Dallas.
İlki Mike'ı almak içindi, onun oğlu Onu üniversitede görmek için- -
The first was to take Mike, his son, to look at colleges...
- Demek Cate'in oğlu sensin.
Ah. So, you're Cate's boy?
Louis bende, onun oğlu.
I got Louis, her boy.
Annesine pırlanta gibi bir oğlu olduğunu söyle.
You tell his mama that she raised a gem of a boy.
Üçüncü oğlu üçüncü oğlu.
The third son of a third son.
Maria'dan oğlu Nello'ya havanın düzelmesi ve oğlunun tekneyle işe gidebilmesi için geliyor : "Fire at Sea" şarkısı.
Maria dedicates to her son Nello, in the hope the weather improves so he can go out in the boat to work, the song "Fire at Sea".
Ben Khal Bharbo'nun oğlu Khal Drogo'nun karısıydım.
_
Bir numara oğlu.
Number-one son.
Bildiğimiz kadarıyla, Assiff'in hiç oğlu yok yani, damat da aynı terör örgütünün bir üyesi olabilir.
As far as we know, assiff doesn't have any son, but he could be part of the same terrorist cell.
Bu David, Thomas'ın oğlu.
This is David, son of Thomas.
Ben, David ; saygın Ulu Amelia'nın oğlu.
I am David, son of the great Elder Amelia.
Oğlu kurt adam hormonlarına sahip olduğunda... başka bir tane fırlattı.
When her sons became possessed by the teen wolf hormones, she popped out another one.
Herkesin oğlu var.
Everybody has boys.
Paris için bir oğlu var.
He has a son for Paris.
Küçük oğlu bir silahla tüylüyorsun.
You furry little son of a gun.
Mary, Shep'in oğlu Travis'i hatırlıyorsun, değil mi?
Mary, you remember Shep's son Travis, don't you?
Bu Moonja. Senato Şefi Maham'ın oğlu.
This is Moonja, the Senate Chief Maham's son!
Srujan'ın oğlu savaşmaya hazırız!
O, son of Srujan, we are ready to fight!
Srujan'ın oğlu!
He is Srujan's son!
Srujan'ın oğlu?
Srujan's son?
Sarman Srujan'ın oğlu!
Sarman is Srujan's son!
Sırada Ardak, Altay'dan ünlü bir kartal avcısının oğlu. On.
Next is Ardak son of a famed eagle hunter from Altai.
Tanrının oğlu sana emrediyor!
God the Son commands you!
Senin Koreli aşağılık bir ırgatla şamanın oğlu olduğunu...
That you're nothing but the son of a lowly Korean farmhand and shaman...
Onun oğlu olduğundan emin misin?
Are you so sure you're his son?
Söylesene amın oğlu.
Um... Fucking say it.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]