English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ S ] / Sence de

Sence de Çeviri İngilizce

5,837 parallel translation
Sence de bir sorun yoksa, elbette.
If that's okay with you, of course.
# Sence de onlardan biri mi?
♪ Do you think he's one of them?
Lydia, sence de işleri yeniden gözden geçirmenin zamanı gelmedi mi?
Lydia, don't you think it's time you reconsidered things?
Sence de daha çok kişi ölmeden aramızdaki zayıfları ayırmak daha iyi değil mi?
Don't you think it's better to weed out the weak now, before more lives are lost?
Kimin uçağının en uzağa uçacağı esas mesele olmasaydı sence de güzel olmaz mıydı?
Wouldn't it be great if it was about more than whose plane flies the furthest?
Roddie... Sence de Josie gelip annesine yardım etmesin mi?
Roddie... you think Josie could help me in the kitchen?
Yaptığımız onca şeyin hiçbir şeye yaramaması sence de ilginç değil mi Summer? Yaptıklarımızın hiçbir önemi yoktu.
Isn't it interesting Summer, that after all that stuff we just did nothing really mattered, there was no point to it.
Sence de bu biraz fazla değil mi? Çok fazla.
I mean, that's a little much, don't you think?
Şampanya için biraz erken, sence de öyle değil mi?
A little early for champagne, don't you think?
Sence de gerçekten Ok'un kim olduğunu bilmiyor mu?
Do you really think he doesn't know who the Arrow is?
Sadece sence de artık işler garipleşmeye başlamayacak mı?
It's just... Don't you think things are gonna get weird now?
Tüm bu 700 Club saçmalığı sence de rahatsız edici değil mi?
You don't think any of this 700 Club stuff is creepy?
Bu sence de biraz sert değil miydi, Ev?
That was a little harsh, don't you think, Ev?
- Josh'a benziyor, sence de öyle değil mi?
She looks so like Josh, don't you think? Oh, yeah...
Sence de öyle değil mi?
Don't you think?
Ama sence de bir sorunu yok mu?
But do not think that there is something wrong, is there a reason?
Sence de biraz saygılı hak etmiyor muyum he?
Don't you think I deserve some respect'?
Sence de uygun mu?
Did you authorize this?
Sence de bu tehlikeli değil mi?
Don't you think that's really dangerous?
Erkek arkadaş figürü olmasada bir tiyatro ineğine göre yakışıklı. Sence de öyle değil mi?
Not that he's boyfriend material, but... you know, he's hot for a theater nerd.
- Sence de biraz erken değil mi?
Don't you think it's a little soon?
Sence de biraz şüphe uyandırmıyor mu tatlım?
Don't you think it's a little suspicious, honey?
Ama çok havalı bir şey, sence de öyle değil mi?
But it's really cool, don't you think?
Sence de kalmasın mı o? Bebek de öğrenir.
Don't you think we should keep that, for the baby to learn on?
Sence de öyle değil mi Roca?
Don't you think so, Roca?
Sence de bu kadar enerji içeceği içmek zararlı değil mi Becky?
Don't you think you need to slow down a little bit on the energy drinks there, Becky?
# Sence de düşüncelerini toparlamak değmez mi vaktine?
♪ Don't you think it's worth ♪ ♪ Your time to change your mind?
- Sence de...
- Didn't you...
Sence de değil mi?
Don't you think?
Boyle bir cezalandırmaya boyun eğmek icin mazoşist olmak gerekir, sence de öyle değil mi?
You'd have to be a masochist to endure that kind of punishment, don't you think?
Gitmeliyiz, sence de öyle değil mi?
We should go, don't you think?
Sence de öyle mi?
Do you think it is?
Şimdi daha ciddi, öyle değil mi sence de?
He's more serious now, don't you think?
Söylesene sence de insanlar öldükten sonra yıldız olurlar mı?
Tell me do people turn into stars after they die?
Sence de Chimsy yaşlanınca tam da böyle olmayacak mı?
Don't you think Chimsy will look exactly like this when he grows old?
Caleb'la yaşadığınız onca şey yarım günden daha fazlasını hak ediyor, sence de öyle değil mi?
What you have with Caleb, that's worth more than one afternoon, isn't it?
Sence de öyle değil mi?
Don't you?
Sence de hazırlanman gerekmiyor mu Kral Aelle?
Do you not think you should prepare yourself, King Aelle?
20'li yaşlarındaki bir adam için bu durum sence de garip değil mi?
Don't you think that's kind of weird for a guy that's in his 20s?
Eğer Jafar senin sarayına yerleştiyse, sence şişeleri de yanında getirmiş olabilir mi?
If Jafar's moved into your palace, do you think he would have moved the bottles with him?
- Sence biz de işi bırakır mıyız?
Do you think we'll leave service?
Sence Burger King'de patates kızartan çocuklar CEO'yu tanıyor mudur?
You think the fry cook at burger king knows the fucking ceo?
Sence ben de bundan bıkmadım mı?
Don't you think I'm sick of it, too?
Sence gerçekten de onun buna izin vereceğini mi sanıyordun?
Do you really think that he... Will let that happen?
- Sence katil onun terminal'de olduğunu biliyor muydu?
Do you think the killer knew he was terminal? Maybe.
Sence eski sevgililerimiz de bu gece dansa gelecek mi?
Do you think our exes are gonna be at the dance tonight?
Ben de Dominos'u arıyorum. Sence bu restorana sipariş getirirler mi?
I'm calling Domino's.
Öyle değil miydi sence de?
You didn't think so?
Sence kendimi yeterince suçlamiyor muyum ki sen de bunu hatirlatiyorsun? Bunu bilmiyor muyum sence?
You don't think I know that?
- Sence sahiden de masum mu?
You really think he's innocent?
Gerçekten de şansım var mı sence?
Do you think I really have a chance?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]