Sevgili watson Çeviri İngilizce
65 parallel translation
- Çok basit, sevgili Watson.
- Elementary, my dear Watson.
Benim teorim, sevgili Watson, bizim oldukça derin sulkarda olduğumuz.
My theory, dear Watson, is that we are in very deep waters indeed.
Basit, sevgili Watson.
Elementary, my dear Watson.
Temel noktalar, sevgili Watson.
Elementary, my dear Watson.
- Saçmalık, sevgili Watson, olan bitenle çok alakası var.
- Nonsense my dear Watson, it may have a great deal to do with it.
" İyi akşamlar, sevgili Watson...
" Lovely evening, my dear Watson.
Basit, benim sevgili Watson'um.
Elementary, my dear Watson.
Basit, sevgili Watson.
Elementary my dear Watson.
İçişleri Bakanlığından Bay Ahrens'i tanımadığını söylemeyeceksin herhalde, sevgili Watson.
Don't tell me, my dear Watson, that you don't recognize
Tam tersine, sevgili Watson.
On the contrary my dear Watson.
Basit, sevgili Watson.
- How? Well, elementary, my dear Watson.
Sevgili Watson, seni gerçekten gazete muhabirlerine karşı kötü davranmaman için uyarmalıyım.
My dear Watson, I really must caution you against hitting newspaper reporters in the teeth.
Basit, Sevgili Watson, her birinin hayatta olmaktan çok daha fazla ölüsü para ediyordu.
Elementary, my dear Watson, each is worth a great deal more dead than alive.
Açık, sevgili Watson, çünkü Bay Davis yemekte değildi,
It's obvious my dear Watson, since Mr. Davis was not at dinner,
Saçma, sevgili Watson.
Nonsense my dear Watson.
Çok basit, sevgili Watson.
It's elementary, my dear Watson.
O basit bir şey, sevgili Watson.
It's elementary, my dear Watson.
Sevgili Watson, David ismi bana bütün bu hikayenin sebebinin senin de resmetmeye çok düşkün olduğun sebep olduğunu gösterdi.
My dear Watson, that name David should have told me the whole story had I been the ideal reasoner, which you are so fond of depicting.
- Sevgili Watson, kendi içinde gayet basit fakat bir öncekiyle ilişkili, birtakım sonuçlara ulaşmanın, ne kadar kolay olduğunu göreceksin.
You see, my dear Watson, it is not really difficult to construct a series of inferences, each dependent upon its predecessor and each simple in itself.
" Sevgili Watson :
" My Dear Watson :
Sevgili Watson, seni şu bıyığının altında asla tanıyamazdım. ve söylemeliyim ki bana hiç kötü davranmamıştın.
My dear Watson, I should never have known you under that mustache, and I daresay you wouldn't be prepared to swear to me.
Sevgili Watson, alçak gönüllülüğü meziyetler arasında sayan insanları anlayamıyorum.
My dear Watson, I cannot agree with those that rank modesty among the virtues.
Gerçeklerden, bundan daha fazla uzak olamazdın sevgili Watson.
Oh, Watson you could not be further from the truth.
Sen burada kal, sevgili Watson.
You stay here my good, Watson,
Sevgili Watson, çok acı çekiyorsun. Günlerdir bununla ilgili bir şey anlatmadıysam, bu, söylemeye değer bir şey olmadığı içindir.
Oh my dear Watson, you are so long-suffering, if I've told you nothing over these last few days it is because there is nothing to tell.
Yazacağım, sevgili Watson, yazacağım. Emeklilik yıllarımda yazacağım.
I will, my dear Watson, I will, in my declining years.
Binlerce kez özür dilerim sevgili Watson.
A thousand apologies my dear Watson.
Sana çok özür borçluyum, sevgili Watson, fakat hepsi hayatiydi. Ölmüş olarak bilinmeliydim. Mutsuz sonumun gerçek olmadığını bilseydin böyle inandırıcı bir açıklama yazmayacaktın.
I owe you many apologies, my dear Watson, but it was all-important that it should be thought I was dead, and it is quite certain that you would not have written so convincing an account of my unhappy end
Sevgili Watson, biraz analiz yapmayı dene.
My dear Watson, try a little analysis yourself.
Bizim rakibimiz, sevgili Watson, Profesör Moriarty'den başkası değil.
Our adversary, my dear Watson, is none other than Professor Moriarty himself.
Sevgili Watson, sen ve sorgu yargıcı genç adamın iyiliği için acıları içinden en güçlülerini seçmesi gerektiğini görmüyormusunuz?
My dear Watson, don't you see that both you and the coroner have been some pains to single out the strongest points in the young man's favor?
Sevgili Watson, Bir insan gözleri açık bir şekilde uçuruma doğru yürüyebilir, çünkü ayın ihtişamına kapılmıştır.
My dear Watson, a person may walk over the edge of the cliff because they've been invited to gaze at the moon.
Oh, Hayır, hayır, sevgili Watson
Oh, no, no, my dear Watson
Kolay, sevgili Watson.
Elementary, my dear Miss Watson.
Bir dava daha kapandı, sevgili Watson.
Another case closed, my dear Watson.
Gizem çözüldü, sevgili Watson.
Mystery solved, my dear Watson.
Sevgili Watson. Sen artık kalıcı bir dönüşümün eşiğindesin.
Good old Watson, you're the one fixed point in a changing age.
Ve, sevgili Watson'cuğum, ( Sherlock Holmes'un dostu ) komşunun küçük sırrı..
And that, my dear Watson, is your neighbor's little secret.
Basit sevgili Watson ( 3 * ).
Elementary, my dear Watson.
Çok basit, sevgili Watson.
Elementary, my dear Watson.
Hemen hemen her şeye, sevgili Watson.
Almost anything, my dear Watson.
Teşekkür ederim, sevgili Watson.
Thank you, my dear Watson.
yani, sevgili Watson, Eskiş sandığın içinde ne olabilir?
Well, my dear Watson, what do you suppose is in the old trunk?
Pek tabi sevgili Watson
Of course, my dear Watson.
Sevgili dostum Watson, sadece bir Dr. Tobel var.
My dear Watson, there is only one Dr. Tobel.
Belki de sevgili dostun Dr. Watson bu macerayı şöyle adlandırabilir Sherlock Holmes'ün sonu.
Perhaps your good friend, Dr. Watson, can entitle this adventure, the end of Sherlock Holmes.
Ah sevgili, yaşlı dostum Watson.
Good'ol Watson.
Sevgili dostumuz Doktor Watson nerede?
Where's our good friend Doctor Watson?
Öyle ki, eski odamda yeniden sandalyeme oturunca kendimi buldum. Keşke sevgili dostum Watson'u da karşımdaki sandalyede kurulmuş otururken görseydim diyerek iç geçirdim.
So it was, that I found myself in my old rooms, sitting in my old chair, and only wishing that I could have seen my dear friend, Watson sitting in the other chair which he has so often adorned.
Size karşı çok mahcup hissediyorum Bay Holmes, ve size de sevgili Doktor Watson. Sizi kendi adıma, böyle bir tehlikeye attım.
I feel most ashamed that you Mr. Holmes and you dear Doctor Watson have had to put yourself into such peril on my behalf.
Sevgili Bayan Watson :
Dear miss Watson :
watson 617
sevgilim 3566
sevgilin var mı 29
sevgili 136
sevgi 162
sevgiler 177
sevgilisi 18
sevgi dolu 20
sevgililer günü 32
sevgilin 16
sevgilim 3566
sevgilin var mı 29
sevgili 136
sevgi 162
sevgiler 177
sevgilisi 18
sevgi dolu 20
sevgililer günü 32
sevgilin 16
sevgilerimle 51
sevgili ailem 18
sevgili günlük 28
sevgilin mi 26
sevgili dostlar 53
sevgili anne 36
sevgili kardeşim 68
sevgili arkadaşım 49
sevgili baba 17
sevgilerle 37
sevgili ailem 18
sevgili günlük 28
sevgilin mi 26
sevgili dostlar 53
sevgili anne 36
sevgili kardeşim 68
sevgili arkadaşım 49
sevgili baba 17
sevgilerle 37