Yerlerinize oturun Çeviri İngilizce
236 parallel translation
Yerlerinize oturun.
What are you girls doing?
Yerlerinize oturun!
Keep your seats!
Yerlerinize oturun.
Take your seats.
Lütfen yerlerinize oturun!
Keep your seats, please!
Lütfen yerlerinize oturun!
Please!
Lütfen yerlerinize oturun.
Take your places, please.
Düzenli bir şekilde yerlerinize oturun bakalım.
Let's have some order.
Tamam, hepiniz yerlerinize oturun.
Okay, settle down, all of you. Into your seats.
Yerlerinize oturun, lütfen.
Take your places, please.
Yerlerinize oturun, lütfen.
Take your seats, please.
Pekâlâ, hanımlar, yerlerinize oturun, buradan gidiyoruz.
All right, ladies, take your seats, we'll be out of here.
Lütfen yerlerinize oturun müzayede başlayacak.
Please take your seats and the auction will commence.
Çabuk yerlerinize oturun.
Sit down quickly.
Yerlerinize oturun ve ben Hilton Plakçılık'tan çıkan yeni bir müzikal şahaser çalarken kulağınızı iyi açın.
Sit tight and listen keenly... while I play for you a brand-new musical biscuit from the Hilton's empire.
Önceki yerlerinize oturun.
Take the same seats from before.
Yerlerinize oturun, kardeşlerim!
Take your seats, brothers!
Lütfen yerlerinize oturun.
Please take your seats.
Baylar, yerlerinize oturun.
Gentlemen, take your seats.
Yerlerinize oturun.
You all take your seats.
- Yerlerinize oturun.
- Take your seats, in the trunk.
Tanrı aşkına, kesin gevezeliği de yerlerinize oturun.
For God's sake stop chattering and sit down.
Yerlerinize oturun.
Quiet down.
Yerlerinize oturun.
Just take your seats.
- Şimdi, lütfen yerlerinize oturun.
Now, please, take your seat.
Yerlerinize oturun.
Sit down.
Tamam, yerlerinize oturun.
Come on. Back to your desks.
Lütfen yerlerinize oturun.
For now, please sit back, relax. Enjoy the remainder of the flight.
Bu geceki özel programımız için lütfen yerlerinize oturun,
Please take your seats for tonight's special programme,
Hoşça kal. Lütfen hemen yerlerinize oturun.
Please take your seats immediately.
Yerlerinize oturun, teşekkürler.
Take your seats.
Yerlerinize oturun.!
Take your seats.!
Yavaşça yerlerinize oturun.
Kindly take your seats.
Lütfen yerlerinize oturun.
Please return to your seats.
Millet, haydi bakalım, yerlerinize oturun, biraz daha çabuk, lütfen.
Let's go sit up in the back. All right, people, come on, let's, uh... Let's take our seats a little quicker, please.
Lütfen yerlerinize oturun. Logan havaalanına yaklaşıyoruz.
At this time you must return to your seats as we're approaching Logan Airport.
- Pekala millet, yerlerinize oturun.
- All right, everybody, settle down.
Pekala, yerlerinize oturun.
All right, get in your seats.
- Yerlerinize oturun.
Just take your seats.
Yerlerinize oturun ve kitaplarınızı açın.
Get in your seats and open your books.
Yerlerinize oturun lütfen... böylece başlayabiliriz.
Take your seats, please. So we can begin.
Turumuz başlamak üzeredir. Lütfen yerlerinize oturun.
The tour is about to begin... so if you'll please take your seats...
Lütfen yerlerinize oturun.
Pl... Please, take your seats.
Üzgünüm, çocuklar ama yerlerinize oturun.
I'm sorry, you guys, you're gonna have to take your seats.
Yerlerinize oturun!
Take your seats!
Oturun yerlerinize!
Sit in your seats!
- Oturun yerlerinize. - Oturun yerlerinize, diyor kendileri.
- Sit in your seats.
Çocuklar, bir dakika oturun yerlerinize.
- These guys wanted us to. - Ah, I got it..
Oturun yerlerinize.
- I can't say. It's very bad.
Yerlerinize oturun.
Settle down.
Yerlerinize geçin ve oturun lütfen.
You will take your seats and settle down, please.
Oturun yerlerinize.
Sit down.
oturun 1860
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
yerler 24
yerlerinize 124
yerlerinize geçin 40
yerlerinizi alın 68
yerleşin 28
yerlerinize dönün 31
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
yerler 24
yerlerinize 124
yerlerinize geçin 40
yerlerinizi alın 68
yerleşin 28
yerlerinize dönün 31