Bir kere olsun Çeviri İspanyolca
684 parallel translation
Neden ne yaptığına bakmıyorsun? bir kere olsun yaptıklarını..
¿ Por qué no te fijas en lo que haces?
Ona sarılayım. Bir kere olsun dokunayım.
Déjeme abrazarlo.
Sana teşekkür etmek istiyorum. Hayatımda bir kere olsun, mutlu anlar geçirdim sayende.
Quería decirte que por una vez soy feliz en la vida gracias a ti.
Bir kere olsun dürüst olduğunu sandım.
Que dejarías que me fuera con él sin hacer nada.
Bir kere olsun kalın kafalı bir İrlandalı olma.
Por una vez, no seas un testarudo irlandés.
Sadece bir kere olsun çeneni kapamak sana ne kadara mal olacak?
¿ Qué hay que hacer para que mantengas la boca cerrada?
Belki sadece bir kere olsun biraz daha fazla paraya mal olabilirdim.
Creo que me merecía algo más, aunque sólo fuera por una vez.
- Yapma şunu, bir kere olsun, yapma.
No lo hagas. Por esta vez, no lo hagas. ¿ Que no haga qué cosa?
- Bir kere olsun birşey yazmak ve.. .. tamamen gerçekleştirmek.
- Escribir algo y hacerlo realidad del todo.
Onu bir kere olsun gördüğünüzü düşünseniz bile.
Aunque crean que lo han visto.
- Bir kere olsun adam gibi davranmanı isterdim.
Quisiera que reaccionases como un hombre... por una vez.
İnsanların yaptığı şu aptalca şeyleri yapmayı bir kere olsun, çok fazla düşünmeden zenginlerin sokağa para atması gibi.
Hacer... esas cosas un poco absurdas que se hacen así... de vez en cuando, sin pensarlo demasiado, sin darle demasiada importancia. Como despilfarrar el dinero.
Bir kere olsun haklı çıktın ve ağlıyorsun!
Para una vez que estás en lo cierto, te echas a llorar.
Biliyordun ki bir kere olsun askeri bölgeye girmeseydin sana dokunamayacaklardı.
Cuando estuviera fuera de la propiedad militar, no podían tocarlo, lo sabe.
Şimdi şu eski okul saçmalıklarını unut ve bir kere olsun gerçeklikle yüzleş.
Dejemos el pasado a un lado y enfrentémonos a la realidad.
Bir kere olsun gerçekle yüzleşebilir misin?
¿ Puedes enfrentarte a la verdad por una vez?
Haydi, bir kere olsun gerçekle yüzleşebilirsin. Öyle değil mi?
puedes enfrentarte a la verdad por una vez. ¿ Verdad?
- Bir kere olsun işi unut.
Por una vez, podrías liberarte del trabajo ¿ no?
- Bir kere olsun, beni dinle!
¡ Ahora, escúchame! ¿ Escucharte?
Bir kere olsun vaktinde...
¿ No podrías intentar ser puntual?
- Hayatında bir kere olsun, sen de coş.
- Por una vez en la vida, déjate llevar.
Bir kere olsun, beyefendi gibi rahat olabilirsin.
Para una vez que puedes hacer de señor.
Bir kere olsun beni dinler misin?
¿ Quieres escucharme por una vez?
Hiç bunu bir kere olsun düşündün mü?
¿ Siquiera una vez?
Hayatım, bir kere olsun,... baş döndürücü olduğunu unutup başın dönmüş gibi davranır mısın?
Cariño, por una sóla vez, podrías hacer un esfuerzo y olvidar por una vez que eres maravillosa, y hacer una escena que corresponda a tu prestigio.
Bir kere olsun her şeyi eleştirmeden yemek yiyemez miyiz?
¿ Podríamos tener una comida en la que no criticaras todo?
Git ve hayatında bir kere olsun keyfine bak.
Tiene que irse y manejar las cosas usted misma por una vez en la vida.
Ama anne, şuna bir kere olsun bakmadın bile.
Pero, mamá... todavía no la has visto siquiera.
Anne, bir kere olsun bakmadın.
Mamá, todavía no la has visto siquiera.
Bir kere olsun işe yara!
Haz algo útil, para variar.
- Bir kere olsun bahsetmedi mi? Hiç bahsetmedi.
- ¿ Ni siquiera lo mencionó?
Bir kere olsun kişisel mesele konuşabilir miyiz?
¿ Puedo hablarte como persona?
Bir kere olsun, sıradan vatandaşlar gibi hareket edelim.
Por una vez, intentemos portarnos como gente respetable.
Bu, bir kere olsun gururunu ayaklar altına almak olsa bile?
¿ Incluso si significara tragarte tu enorme orgullo?
Bir kere olsun, yemek yemesen fena mı olur, balina göbek!
Te haría bien saltarte la cena por una temporada ¡ gordinflona!
Ve sen, bir kere olsun eve ayık gelmeye çalış, domuz surat!
Y tú, intenta llegar sobrio a casa por una vez, ¡ cara de cerdo!
Hayatında bir kere olsun, kendini düşünebilseydin.
Por primera vez en tu vida podrías pensar por ti mismo.
Sadece bir kere olsun bizimle kalmasını dilerdim, hepsi bu.
Sólo quiero que te quedes con nosotros por una vez, eso es todo.
Bir kere olsun yumurta artıkları şu çatalların üzerinde kuruyup kalmasa.
Quisiera ver estos tenedores sin huevo pegado por una vez.
Keşke bir kere olsun... bana yeterince güvenip, O kızın sana ifade ettiği anlamı anlatabilsen...
- Desearía que por una vez... - ¡ No! Confía en mí por una vez y dime qué significaba ella para ti.
- Hayatında bir kere olsun doğruyu söyle.
- Por una vez, diga la verdad.
Çok usludur. Jimmy'le bir kere olsun bir sorun yaşamışlığım yoktur.
Nunca he tenido un problema grave con Jimmy.
Hadi, bir kere olsun prensibini boz.
Anda, rompe tu regla una vez.
Niye bir kere olsun bana inanmıyorsun, Binbaşı?
¿ Por que no me cree, Mayor? ¿ Por una vez, ah?
Bir kere olsun değerim olduğunu göster.
Demuéstrame sólo una vez que significo algo para ti.
- Bir kere olsun beni dinle!
- ¡ Escúchame por una vez!
Hiç bunu bir kere olsun düşündün mü?
¿ Lo has pensado una sola vez?
Benimle gel, erkek arkadaşınla bir kere olsun konuş!
Hablaremos con tu novio.
Bir kere de olsun işini doğru yap.
Haz algo correcto para variar.
Hiçbir zaman, bir kere bile olsun... doğdum yerle gurur duymamı sağlamadılar.
Nunca me dieron la ocasión de sentirme orgulloso de haber nacido aquí.
" Bir kere kandır, sana yazıklar olsun.
" Si me engañas una vez, avergüénzate.
bir kere daha 137
bir kere 190
bir keresinde 202
bir keresinde bana 17
bir kere bile 27
bir kerecik 17
olsun 342
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kahve 26
bir kere 190
bir keresinde 202
bir keresinde bana 17
bir kere bile 27
bir kerecik 17
olsun 342
bir kız 192
bir kızım var 22
bir kahve 26
bir kez 117
bir katil 56
bir kez olsun 43
bir kız mı 24
bir kitap 34
bir karar verdim 25
bir kız var 17
bir karar ver 16
bir kez daha 333
bir kadın 232
bir katil 56
bir kez olsun 43
bir kız mı 24
bir kitap 34
bir karar verdim 25
bir kız var 17
bir karar ver 16
bir kez daha 333
bir kadın 232
bir kadın mı 37
bir kuş 32
bir kaza 50
bir kelime 22
bir kız vardı 25
bir kahraman 27
bir kadın olarak 17
bir kez daha deneyelim 24
bir kadının 32
bir kişi 36
bir kuş 32
bir kaza 50
bir kelime 22
bir kız vardı 25
bir kahraman 27
bir kadın olarak 17
bir kez daha deneyelim 24
bir kadının 32
bir kişi 36