Bu adamlar Çeviri İspanyolca
12,482 parallel translation
Bu adamlar peşlerinde olduğumuz haydutlar.
Esos hombres son los bandidos que perseguimos.
Bu adamlar cesedin yakınlarında bulundu ve isimlerini söylemek istemediler.
Estos hombres fueron encontrados a un sendero del cuerpo y sin voluntad para darnos un nombre verdadero.
Bu adamları organize etmek için paraya ihtiyacım var.
Necesito dinero para organizar a esos hombres.
Bu konuyu bu adamların önünde tartışmak uygun mu Hazinedar?
¿ Esta conversación debe llevarse a cabo en presencia de estos hombres, Chambelán?
Tüm bu adamları öldürdün mü?
¿ Mataste a todos estos tipos?
Bu adamlar göt lâlesi mi?
Estos tipos son...
Bu adamlar oyun oynamıyor.
Estos tipos no están jugando.
Bu adamlar tehlikeli, Elliot.
Estos sujetos son peligrosos, Elliot.
Bu adamlar mı?
¿ Estos tipos?
Bu adamları neden kiliseme getirdiniz?
¿ Por qué habéis traído a esos hombres a mi capilla?
Bu adamları neden kiliseme getirdiniz?
¿ Por qué traéis a estos hombres a mi capilla?
- Bu adamları tuttum.
Contraté a esta gente. ¿ Perdón?
- Bu adamlar bizim chololar değil.
Estos chicos no son nuestros cholos, tío.
Bu adamların oyunun kurallarını değiştiren silahları ele geçirmeye çalışmaları ilk defa olmuyor.
Esta no es la primera vez que ellos... intentan obtener armamento revolucionario.
Bu adamlar seni gördükleri yerde öldürmeden önce tereddüt etmezler.
Esta gente no pestañea y te matará justo ahí.
Bütün bu adamları öleceklerini bile bile savaşta seni takip etmelerine nasıl ikna ettin?
¿ Cómo has inspirado a todos esos hombres, para que te siguieran a la batalla, especialmente cuando tantos saben que van a morir?
Bu adamlar siz Ejder Binicileri'nin bana şimdiye kadar davrandığından çok daha iyi davrandılar.
Estos tipos me han tratado mejor que tú y los jinetes de dragones.
Yani, tahviller hakkında pek bilgisi olmayan jüriyi bu adamların,... yatırımların risklerini iyi bildiklerini kanıtlamak yerine- -
Así que en lugar de probarle a un jurado sin conocimientos de leyes financieras que estos tíos conocían el riesgo de sus inversiones...
Fakat daha "Mary Poppins"'in sahnesini görmedik! Bu adamları tanıyor musun?
¡ Pero no hemos visto el escenario de "Mary Poppins"! - ENSAYO MUSICAL - Hola, uno, uno...
Bu adamların hepsi suçlu.
Estos hombres son criminales.
Hookfang, bu adamlar çok kötü denizcilermiş.
Colmillo. Estos sujetos eran pésimos marineros.
Bu adamlar tek atımlık şarkıcılarmış.
Estos tipos solo tendrán un temazo.
Bu adamlar bizi arıyor.
Esos tipos nos están buscando.
Kitap yayınlandıktan sonra, okuldan geldim ve bu adamlar benim için bekliyorlardı ve daha sonra kız kardeşim ve benim hakkımda web siteleri ortaya çıkmaya başladı.
Después de la publicación del libro, Me gustaría salir de la escuela, y estos hombres Se espera de mí, y luego
- Bu adamların bir bağlantısı var.
Estos chicos están conectados.
Bu adamlar geri dönecek.
Esos tipos van a estar de vuelta.
Bu adamlar profesyonel olacak bir de.
Y se supone que son profesionales.
Bay Düring, bu adamlar kendilerini tanıtmıyorlar.
Herr During, estos hombres no se han identificado.
Bu adamlar CIA'den.
Estos hombres son de la CIA.
Bay Düring, bu adamlar kendilerini tanıtmıyorlar.
Herr During, estos caballeros no se han identificado.
Bu adamlar uyuşturucu alışverişlerini durduruyorlarmış.
Podría ser cualquiera en el departamento. Estos chicos han estado tomando por bustos de drogas.
Bak, bu adamlar kimse, her yeri hacklemişler, yani kimi arasan onu öldürtürsün.
Están rastreando todo... A quien llames terminará muerto.
Kim bu adamlar, Loksat ne?
- ¿ Quiénes son y qué es Loksat?
Bu adamlar birer profesyonel. Dinle, buraya sizi engellemeye gelmedim.
Escuchen, no vine a culparlos.
Bu adamları indirmek kolay olmayacak.
Esos tipos no van a ser fáciles de derrotar.
- Tüm bu adamları nereden buldun?
¿ Dónde has encontrado a todos estos tipos?
Bu adamlar ölmüyor.
Estos tíos no se quedan muertos.
- Kim bu adamlar?
¿ Quiénes son estos hombres?
Bu görevi bölgenin adamları üstlenemez.
No pueden ser los hombres del condado los que acepten esta tarea.
Adamların bu suçtan kimseye bahsetmesin.
Asegúrese de que sus hombres no digan nada de este crimen.
Bu sabah mahalleyi dolaşan adamlarımız var mıydı?
Llamaron a la puerta. ¿ Teníamos a gente preguntando por su vecindario esta mañana?
Ya harekete geçer bu işi yaparsınız ya da kötü adamların kazanmasına izin verin.
Así que o dais un paso y hacéis el trabajo... o dejáis ganar a los malos. La elección es vuestra.
Bu adamlar hayvan.
Sí.
Eğer adamlar bu bilgileri diğerlerine ulaştırabilseydi binlerce hayat kurtarılabilirdi.
Si estos hombres hubieran vivido para entregar esa información... cientos de vidas se habrían salvado.
Bu "adamlar."
Estos hombres.
Bu adamdan gerçekten hoşlanıyorum ama tatlı ve masum adamlar sizinle takılınca onlara bir şeyler oluyor.
De verdad que me gusta este tío, siempre les pasa algo a los hombres dulces e inocentes cuando salen de juerga con vosotros.
Bu şehirde kurduğum şey sana az gibi gelebilir ama en azından benim adamlarımın kuralları var.
Lo que he construido en esta ciudad puede parecer pequeña para usted, pero al menos mis chicos tienen reglas.
Bu düğünün davetlileri arasında federasyonun en çok aranan adamlarından 17'si bulunuyor.
En la lista de invitados de esta boda se incluyen 17 de los más buscados por la Federación.
Carrie, bu Yargıç Samir Khalil Bağdat'taki seçkin hukuk adamlarından biridir.
Carrie, el juez Samir Khalil, uno de los eminentes juristas de Bagdad.
Bu arada buradaki adamlarımızdan onun Berlin'de olduğunu doğrulayabilecek var mı diye araştırıyoruz. Kapanmamış dosyaları tarıyoruz ve eskilerine göz atıyoruz.
Buscando en casos abiertos, revisando casos antiguos.
Şu demek, bu adada kötü adamların eline geçmemesi gereken şeyler var.
Significa que hay cosas en esta isla a las que los chicos malos no deberían tener acceso.