English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Buldum

Buldum Çeviri İspanyolca

49,101 parallel translation
Sanırım nasıl yapacağımı buldum.
Creo que descubrí cómo...
Ve döndüğümde onu motor çalışırken başını direksiyona koymuş olarak buldum.
Y cuando volví, yo... la encontré desplomada sobre el volante con el motor en marcha.
Yüzden fazla polis raporunu inceledim ve belli bir örnek buldum.
Estudié cientos de reportes policiales codificados... y descubrí un claro patrón.
Ben de onlara teşekkür etmenin yolunu buldum.
Se me ha ocurrido un modo de agradecérselo.
Bunu buldum.
He hallado esto.
Buldum.
Lo tengo.
Bazı bilgiler buldum Bunu bilmek isteyebileceğini düşündüm.
Encontré alguna información que pensé que podrías querer saber.
Buldum!
¡ Bingo!
Onu kaybettim sanmıştım, sonra onu buldum.
Pensé que las había perdido y luego las encontré.
Bir isim buldum bile.
Ya tengo un nombre.
Ben kendimi buldum!
¡ La encontré!
Anahtar buldum! Gizli bir anahtar buldum!
Encontré una llave secreta.
Millet, buldum!
La encontré.
Onlar seni sürükleyerek götürdükten sonra ormanda buldum.
Lo tomé en el bosque cuando te llevaron.
Bir yemek kitabında buldum.
Encontré esto.
Buldum! Cevap bilmece!
La respuesta es una adivinanza.
Gunmar'ı öldürmek imkânsız demiştin ama ben bir yolunu buldum.
Dijiste que era imposible matarlo. Hallé una forma.
Tedaviyi buldum!
¡ Encontré la cura!
Buldum!
¡ Lo sé!
Buldum!
¡ Eureka!
- Sanırım buldum! - Ciddi misin?
- ¡ Creo que es este!
Aklımı kaçırıp kaçırmadığımı anlamak için geri geldim ve onu buldum.
Volví para entender si estaba perdiendo la razón y la encontré a ella.
Bunları cebinde buldum.
He encontrado estos en tu bolsillo.
Bir kitap buldum.
He encontrado un libro.
Ve yapmam gerektiğinde her zaman gerçek olamayacak kadar bir şey buldum.
Y siempre he encontrado una cosa que es verdad.
Bu yakisiklilari telefon rehberinden buldum.
Conseguí a estos galanes en las páginas amarillas.
Sonra kendimi bir magarada buldum.
Y ahora estoy viviendo en una cueva
Onu buldum.
Lo encontré.
Buldum seni, orospu çocuğu!
¡ Te encontré, hijo de puta!
Bu sabah bir paket daha buldum.
Encontré más droga esta mañana.
Pekala, sanırım bir şey buldum.
Averigüé algo.
Erişim noktamızı buldum.
Encontré el punto de acceso.
Efendim, Huntley'e göz atmaya gitmiştim. - Ve uyuşturucuyu buldum.
Sólo me ausenté para ir al Huntley y buscar la droga.
Sanırım önemli bir şey buldum, tamam mı?
Creo que descubrí algo enorme.
Bir şey buldum.
Encontré algo.
Bir tane buldum.
Aquí hay uno.
Buldum!
¡ La encontré!
Ama sonra yerini buldum.
Y ahora entendí por qué.
Buldum!
¡ Lo encontré!
Tüm o hayatlardan sonra onu buldum!
¡ Después de tantas vidas, al fin lo encontré!
Ethan'ı buldum!
¡ Encontré a Ethan!
- Galiba sana ait bir şey buldum Noksan.
Creo que esto te pertenece, Lack.
- Hayalim öğretmen olmaktı ama nişanlım öldükten sonra kendimi burada buldum.
Mi sueño era ser maestra, pero caí en esto luego de que mi prometido falleciera.
Kontrol altına alınmış bir yere girdiğimi sanıyordum. Ama, sinirden kafayı yemiş bir keşle kendimi bir met laboratuvarında buldum.
Creí que se trataba de una situación controlada, pero era un laboratorio de metanfetaminas con un drogadicto violento.
Dışarıda birkaç kalas buldum, akşam üstü gitmeden hallederim.
Encontré algunos tablones de repuesto fuera, pero tendré que arreglar eso antes de irme esta tarde.
Sizi veritabanımızda buldum, bu yüzden sorular önemli değildi, tamam mı?
Lo tengo en nuestra base de datos, así que el viaje no fue por nada, ¿ de acuerdo?
Çantayı buldum.
¡ Happy!
Bir şey buldum.
He encontrado algo.
Bakın ne buldum?
- ¿ Que?
- Başka ne buldum?
- ¿ Qué más tengo?
- Buldum.
No es tuyo.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]