English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ D ] / Degilim

Degilim Çeviri İspanyolca

120,925 parallel translation
- İşe yaradığından emin değilim.
- No sé si funciona. - ¿ Qué quieres decir?
- Emin değilim.
- No estoy segura.
Onu sağlam şekilde zapt etmek için ip yeterli mi, emin değilim.
No sé si la soga será suficiente para mantenerlo bien atado.
İsyanın parçası bile değilim.
Es decir, yo ni siquiera pertenezco.
Takımımdakilere vurmaya karşı değilim.
No me opongo a golpear a gente de mi equipo.
Neyse ki yeterince aç değilim Bunun üzgün olması için.
Por suerte, aún no estoy tan hambriento como para que eso me moleste.
Conway'in Sör Lancelot olduğundan emin değilim.
No estoy seguro de que Conway sea Sir Lancelot.
- Size bir sorum olduğundan emin değilim.
- No sé si tengo preguntas para usted.
Çünkü istediğinden emin değilim.
No estoy seguro de que quieras.
- Havamda değilim.
- No estoy de humor.
Ne olursa olsun pişman değilim.
Sin remordimientos, pase lo que pase.
Ben onların geri kalanı gibi koyun değilim.
No soy un borrego como el resto.
Misyonunuza sempati duymadığımdan değil ama ben bilim insanıyım, siyasetçi değilim.
No es que no simpatice con su misión, señor. Pero soy un científico, no un político.
– Senin gibi dâhi değilim, Albert.
No soy un genio como tú, Albert.
Kızgın değilim.
No estoy enojado.
Neden davetli değilim?
¿ Por qué no recibí una invitación?
- Emin değilim.
- No estoy seguro.
Onları tarif ettiğin gibi ayrı bir şekilde açmadım ve açabileceğime emin değilim.
Nunca lo hice y no estoy seguro que funcionen así las aperturas aisladas.
Buna katlanmak zorunda değilim.
No tengo por qué soportar esto.
Dünyanın en iyi Yahudisi değilim. Bugüne kadar yıllardır sinagoga adım atmamıştım.
No he sido el mejor de los judíos, antes de hoy no había pisado una sinagoga en años.
Bu nasıl oldu, tam emin değilim.
No sé bien como pasó eso.
Aptal değilim.
No soy un idiota.
Ben düşmanın değilim!
¡ No soy tu enemiga!
Kendimi... açıklamak zorunda değilim.
No lo sé. No me tengo que explicar.
- Ona âşık değilim!
- ¡ No lo amo!
şimdi ise emin değilim.
Ahora no sé.
Kiliseye giden biri değilim.
No voy a la iglesia.
Ben ibne değilim.
No soy un puto marica.
İyi haber şu, dokunulmaz olduğumu düşündükleri için güvendeyiz ama maalesef değilim.
Lo bueno es que estamos a salvo porque creen que soy intocable. Lo malo es que no lo soy.
Kilise olmadan elimizde Mavi Kedi ile kulüp kalıyor ve paranın geri kalanı için bu ikisi yeter mi, emin değilim.
Sin la iglesia, volvemos al Blue Cat y el bar, y no sé si son suficientes para lo que queda.
Unutan kişi ben değilim!
¡ Yo no soy el que lo olvidó!
Senin gibi değilim.
No soy tú.
- Konu ben değilim.
- No hablamos de mí.
Marty, kuramsal analiz dinleyecek havamda değilim.
Marty, no necesito un análisis teórico ahora. Lo sé.
- Çok naziksiniz ama bu aralar pek müsait değilim.
- Qué propuesta generosa. Pero no es buen momento para mí.
Fayans işinde olduğunu söyledi ama bundan emin değilim.
Dice que se dedica a los cerámicos, pero no sé si es así.
Risk sigortam var ama inşaat o kadar ilerlememişti, o yüzden de arazi temizliği için masrafları karşılar mı, emin değilim.
Tengo una póliza de construcción, pero no habíamos avanzado mucho, así que dudo que cubra siquiera el costo de limpiar el terreno.
Hayır, değilim.
Claro que no.
Artık küçük bir kız değilim.
No soy una niñita.
- Hiç havamda değilim.
No estoy de humor.
Ben baba figürü değilim. Yani...
No soy una figura paterna.
Q, ben kana susamış biri değilim.
Q, no estoy sedienta de sangre.
Teknik olarak burada değilim.
Técnicamente no estoy aquí.
– Ben Elsa değilim.
Yo no soy Elsa.
Burada bile değilim.
Ni siquiera estoy aquí.
Ben hasta değilim ama.
No estoy enferma.
Sana açıklama yapmak zorunda değilim.
No tengo que explicarte nada.
Halkıma neler istediklerini sormak zorunda değilim.
No tengo que preguntar a mi pueblo lo que quiere.
Emin değilim.
No estoy seguro.
Ben senin malın değilim.
No soy tu propiedad.
Beyin yiyicilerin yanında yaşadığımı bilen tek kişi ben değilim.
No soy el único que sabía que tenía a unos come cerebros viviendo al lado.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]