Gelmiyorlar Çeviri İspanyolca
433 parallel translation
- Gelmiyorlar.
- No vendrán.
Sorun ne? Niye gelmiyorlar?
- Me pregunto cuál será su peso total.
Seninle cennete gelmiyorlar mı?
¿ No puede llevárselos al cielo?
O günden beri gelmiyorlar.
Desde entonces, ni se les ocurre acercarse.
Ölçümlerim. Hiç bir anlama gelmiyorlar.
Mis mediciones no significan nada.
Açıkça normal bir maddeden gelmiyorlar.
Obviamente, no las ha producido ninguna sustancia normal.
Neden buraya gelmiyorlar?
¿ Por qué no vienen hasta aquí?
Bugün gelmiyorlar ki anne.
Pero no llega hoy mama.
Herzamanki gibi gelmiyorlar. Dalgalar halinde geliyorlar.
Los japoneses nos atacan en masa.
- Eğlenmek için buraya gelmiyorlar.
- No han venido a divertirse.
Bazen hiç gelmiyorlar.
A veces ni siquiera llegan.
Zora gelmiyorlar.
No encajan los golpes.
- Hayır gelmiyorlar..
- No es cierto.
Peşimizden gelmiyorlar.
No nos siguen.
Gelmiyorlar efendim.
- No viene, señor.
Japonlar buraya gelmiyorlar.
Los japoneses no volverán.
Niye peşimizden gelmiyorlar ki?
¿ Por qué no vienen de una vez?
O uçan göçebeler başka bir gezegenden falan gelmiyorlar.
Esos feriantes voladores no vienen de otro planeta.
Bu tarafa gelmiyorlar bile.
Ni siquiera se acercan.
Neden MİG'ler bizim olduğumuz yere gelmiyorlar?
¿ Por qué los Migs no vienen?
- Gelmiyorlar mı?
- ¿ No vienen?
Hani hiç ziyarete gelmiyorlar.
Nunca recibes visitas.
Oltaya gelmiyorlar bile, dayı.
No pican para nada, tío
Neden gelmiyorlar?
¿ Por qué no vienen?
Bizimle gelmiyorlar.
No vienen.
Buraya gelmiyorlar, değil mi?
- No van a venir aquí, ¿ verdad?
- Öyleyse, gelmiyorlar mı?
- ¿ Entonces no va a venir?
Bölüklerimiz gelmiyorlar.
Nuestras tropas no vendrán.
- Siparişle gelmiyorlar.
- No se puede escoger.
Hiç bir araya gelmiyorlar.
Nunca vienen juntos.
Eskiden olduğu gibi artık buraya sık gelmiyorlar.
Ya no vienen tantos como venían antes.
Gelmiyorlar.
¿ Lo sabes? No van a venir ahora.
Morok gezegeninden gelmiyorlar - uzaylı.
No desde el planeta Morock - exóticas.
Gelmiyorlar mı?
¿ No van a pasar?
Beyler gelmiyorlar!
Que tipo, nunca termina.
Gelmiyorlar.
No vendrán.
Gelmiyorlar mı?
¿ Que no vendrán?
Gelmiyorlar da ne demek?
¿ Qué quieres decir?
Gelmiyorlar.
No vienen.
Ama sadece yüzlerine bakıp karar vermek zor tabii ki... Radikal ve uç fikirli olabilirler ama bana soyguncu gibi gelmiyorlar.
Claro que no se puede juzgar solo por su rostro, pero... pueden ser radicales, violentistas pero asaltantes... no me parece.
Pekala, beklediğim olmadı. Merdivenlerden gelmiyorlar. Farklı yollar buldukları için sürpriz yapma şansımızı kaybettik.
Vale, no bajaron por la escalera, como creí y como tienen otra entrada, perdimos el factor sorpresa.
Stepford'a ev işini sever halde gelmiyorlar.
No pueden llegar a Stepford amando las tareas domésticas.
- Kendisi gelmiyorlar.
¿ No está él? ¿ No ha venido?
- Onlar gelmiyorlar, Millie.
- No pueden venir, Millie.
Ne demek onlar gelmiyorlar?
¿ Qué quieres decir con que no pueden venir?
Keser misin şunu? Gelmiyorlar.
- ¡ Deja de hacer eso!
ınan bana, gelmiyorlar.
Te digo que no vendrán.
Ne gece ne de gündüz, gelmiyorlar. Açık konuşmak gerekirse, satışlarımız dibe vurdu.
Nadie se mete en las otras calles y el comercio ha bajado mucho.
- Bugün yeme gelmiyorlar.
Hoy no tienen hambre.
Niye hala gelmiyorlar?
¿ Por qué no vienen?
Hiç bir anlama gelmiyorlar.
Creo que el universo existe porque sí.
gelmiş 30
gelmişsin 38
gelmiyorsun 22
gelmiyor musun 122
gelmiyor 63
gelmiyorum 79
gelmiyor musunuz 16
gelmiyor mu 21
gelmişsin 38
gelmiyorsun 22
gelmiyor musun 122
gelmiyor 63
gelmiyorum 79
gelmiyor musunuz 16
gelmiyor mu 21