Görünmez Çeviri İspanyolca
3,760 parallel translation
Frankenstein, kostümümü imzalar mı? Görünmez Adam'la tanışabilir miyim?
Quiero que Frankenstein firme mi disfraz.
Elimi Görünmez Adam'ın ağzına sokarsam elim kaybolur mu?
¿ Desaparecería mi mano en la boca del Hombre Invisible? ¡ Hola!
- Daha önce hiç görünmez hissettin mi?
- ¿ Alguna vez te sientes invisible?
Gölgelerin arasında, gözlerimizden uzak görünmez bir şey dolaşıyor.
Algo invisible se mueve en las sombras oculto de nuestra vista.
Tahmini üç ya da dört kişi olan keskin nişancılar, duvarın arkasındaki binalarda görünmez gibiler neredeyse.
Los francotiradores pueden ser sólo dos o tres, invisible a los edificios más allá de la pared.
İlk kural, personel sessiz ve görünmez olmalı.
Primera regla, el personal debe ser invisible y silencioso.
- "Görünmez Adamı Bulmak."
- "Buscando al hombre invisible."
Yani kitabı okumuş ve Görünmez Adam tarafından kaçırıldığını düşünmüş.
Leí el libro y la conclusión de que fue secuestrado por el hombre invisible.
Bir haftadır buradasın, Ve Heidi görünmez arkadaşlar görüyor?
Has estado aquí una semana ¿ y Heidi ya ve amigos invisibles?
Buralarda bir görünmez adam olduğunu düşünüyorum.
Creo que hay un hombre invisible por aquí.
Eve yolculuğum sırasında bir kaç kere beni takip eden görünmez bir atlıyı hissettim.
Varias veces en mi camino a casa, Sentí un invisible jinete persiguiendo mi corcel.
Seni görünmez yapıyorlar güçlü yapıyorlar. İyileştiriyorlar.
Te hacen invisible, fuerte, te curan.
Bu bir çeşit görünmez çit.
Es una especie de valla invisible.
En dehşey verici şeylerden biri de gelecek hakkında o görünmez fikir.
Una de las cosas que era mas terrible sobre la premisa es la idea de que es invisible.
Sokakta yürürken ya da arabada kullanırken ya da kamyon ya da uçağındaysan Birden bu görünmez bariyere çarptın
Usted estaria caminando por la calle o conduciendo su coche o su camion o su pequeño avion, y que lo haria golpear esta barrera invisible.
Kanatlarıyla kubbenin görünmez yüzeyine her dokunduğunda,
Cada vez que sus alas tocado la cupula invisible,
"... benim gizli ve görünmez ortağımsın. "
- "... mi compañera silenciosa e invisible ".
Tüm dünya görünmez oluyor gibi.
Como si todo el mundo desapareciese.
Eğer etrafınızda bir insan varsa bizim görüş aralığımızın dışında bir rengi vardır ve eğer önünüzde duruyorsa görünmez olmayacak sadece siyah görünecektir.
Si hubiera algo en su medio que tuviera un color que cayera fuera de nuestro rango visual y se parara frente a Ud, no sería invisible, sólo se vería negro.
Onun düşüncesine göre ruhun tümüyle korkudan arınmış olması gerekiyor. Bu sayede bir Ursa'ya karşı görünmez oluyor.
Se cree que está tan desprovisto de miedo que para un Ursa es invisible.
Kayıp, yalnız ve görünmez olmanın, nasıl hissettirdiğini iyi bilirim çünkü.
Porque - Porque sé lo que se siente estar perdido y solitario e invisible.
... o zaman beni nasıl tanıdığı söylerdi, Yalnız biri olduğumu söyleyebilirdi, çünkü yalnız, kayıp ve görünmez olmanın neye benzediğini biliyor.
... luego él dirá algo sobre cómo me conoce, podría decir que yo era una persona solitaria, porque él sabía lo que era ser solitario, perdido e invisible.
"Kimse bilmemeli. Görünmez olmalısın."
"Nadie debe saberlo, siempre permanece invisible"
Dört dürtlük profesyonelin tanımıyım, Dosan'ı öldürdüğünde o görünmez çizgiyi aştın.
Yo soy la definición de la profesional consumada, pero cuando mataste a Dosan, cruzaste una línea invisible.
Sadece, görünmez ol.
Hazte invisible.
Lanetlendik. Görünmez olmak için çok güzelsin.
- Eres demasiado hermosa para ser invisible.
Algoritmanın özelliği, bizi aktif sonarda görünmez kılmak ve arzu ettiğimiz bir gemi olarak maskelemek.
La genialidad del algoritmo es que nos vuelve invisibles a los sonares activos y nos permite disfrazarnos del barco que queramos.
Bana bile görünmez olan bir düşmanla yüzleşiyoruz.
Nos enfrentamos a un enemigo que es invisible, incluso para mí.
Görünmez kahve masası!
¡ La mesita invisible!
Görünmez kahve masası!
¡ Mesita invisible!
Tanrım, yoksa görünmez mi oldu?
! ¡ Oh, Dios, ahora es invisible!
Görünmez saldırı operasyonu.
Operación Ataque Sigiloso.
Daha ziyade Görünmez Adamım.
Más bien, el hombre invisible.
Görünmez Adam başarıyor.
Gestiona el hombre invisible.
Artık Görünmez Kadın'sın.
Lo que eres es la Mujer Invisible.
Görünmez Kadın'ım.
¡ Soy la Mujer Invisible!
Ve o gece Lucille, artık görünmez olmak istemediğine karar verdi.
No creo que tengamos tiempo. Esa fue la noche en la que Lucille decidió que no quería seguir siendo invisible.
Ne gariptir ki o gece aynı zamanda Lucille 2'nin Görünmez Kadın olduğu geceydi.
Y quizá, irónicamente, fue también la noche en la que Lucille 2 se convirtió en la Mujer Invisible.
Neredeyse hiç kimse Görünmez Kadın rolümü hatırlamıyor.
Casi nunca soy reconocida como la Mujer Invisible.
Taştan Canavar ve Görünmez Olabilen İnsan! Merhaba genç adam.
Monstruo de Piedra y Persona con Habilidad para ser Invisible.
Baba, Taş Adam ve Görünmez Kadın'la fotoğraf çekilebilir miyim?
Papá, ¿ puedo sacarme la foto con La Cosa y la Chica Invisible?
Aslında teknik olarak Taştan Canavar'ım ve bu da Görünmez Olabilen İnsan.
Bueno, en realidad, técnicamente, soy Monstruo de Piedra, y ella es Persona con Habilidad para ser Invisible.
Taş Adam ve Görünmez Kadın'ız.
Somos La Cosa y la Chica Invisible.
# 9835 ; Görünmez olmak istemiyorum # 9835 ;
No quiero ser invisible
# 9835 ; Görünmez olmak istemiyorum artık # 9835 ;
Ya no quiero ser invisible
Ve neredeyse görünmez olan Görünmez Kadın yüzen sahneye çıkmak için tekneye atladı.
Y ahora, la casi invisible Mujer Invisible se subió al barco para dirigirse al escenario flotante.
Banks'lerin evi böyle görünmez. Hayır, hayır.
La casa de los Banks no se ve así.
Bazen bir fotoğrafçı resim çeker Phil, harika görünür, ama Jay, Kai ve ya Branch öyle görünmez. Hepsini bir arada görmeniz gerekir. Bir de, internetteki görüntü çok kaliteli değil.
A veces un fotà ³ grafo tomará ¡ una foto y Phil de que parece grande, Jay no se ve muy bien, o Kai o Branch, usted necesita ver a todos juntos y también, no es la más clara de la calidad en el Internet,
Artık onun üzerinde hiç bir şey güzel görünmez.
Ya nada se ve bien en ella, Baa.
Bu sadece küçük bir pürüz, görünmez kaza oldu işte.
- Los habíamos vencido. - Es verdad. Fue solo un contratiempo.
Görünmez olmak zorundayız.
Debemos desaparecer.