Görüntü Çeviri İspanyolca
5,147 parallel translation
Ve, bu şekilde, ona bir yakınlık duydum, çünkü ben bir bilgisayar grafikçisiyim, ve biz gerçekçi ve güzel bir görüntü için teknolojiyi kullanırız, ve belki Vermeer'in de yaptığı budur.
Y por eso siento un parentesco con él, porque soy un Diseñador Grafico, y usamos la tecnología para hacer una realistica y hermosa imagen y es posible que sea exactamente lo que estaba haciendo Vermeer.
Pencerelerin nerede olduğunu bilirsin, büyük pencerelerin nasıl olduğunu bilirsin, resimden bağımsız olarak eski tip piyanoyu yeniden yapabilirsin, İspanyol sandalye, viyola, kilim, her şey yeniden yapılabilirdi, Vermeer'in tablosundan bağımsız olarak görüntü aynı olabilirdi.
Sabes donde estan las ventanas, sabes lo grande que son las ventanas, se puede reconstruir el piano independiente de la pintura la silla española, violonchelo, alfombra, todas las cosas se pueden adquirir, y su aspecto será lo que es, independiente de la pintura de Vermeer.
- İki görüntü birbirine kenetlenmiş durumda.
- Las 2 imágenes quedan bloqueadas juntas.
Ama görüntü lens ile yansıtılmış olsaydı odak dışında kalabilirdi.
Pero podría estar fuera de foco si la imagen es proyectada con una lente.
Daha iyi bir görüntü almaya çalışıyorum.
Estoy intentando tener una mejor vista.
Maalesef ona ait net bir görüntü elde edemedik.
Desafortunadamente, no hemos podido obtener una imagen clara de él.
Güzel görüntü.
Hermosa vista.
Birileri bunu kullanarak kameranın görüntü akışını ele geçirmiş ve uzaktaki bir konuma gönderiyormuş.
Alguien ha estado usándolo para interceptar la señal de la cámara, y emitirla a una localización remota.
Ve bunu yaparken de bana geleceğimden bir görüntü gösterdi.
Y al hacerlo, me mostró una visión de mi futuro.
Bölümü bitirmek için yeteri kadar görüntü çekeriz. Sonra bir bakmışız sizin bu küçük, yasa dışı konuşmalarınız montajda yanlışlıkla kesilmiş.
Conseguimos bastantes imágenes para terminar el capítulo, y entonces esta pequeña conversación ilegal vuestra... se queda accidentalmente en la sala de montaje.
Bu Einstein'ın çektiği görüntü işte.
Es solo que el metraje que este genio grabó...
Ben canavarın milyonlarca küçük siyah pikselden oluşmuş gibi göründüğünü söylüyorum sadece, tamam mı? Beş para etmez bir görüntü yani.
Mira, solo estoy diciendo que nuestro monstruo se parece a unos pequeños millones de pixeles negros, ¿ vale?
Eric görüntü yakalamaya çalışıyor ama trafik kamerası olmayan bir bölgedeyiz.
- ni entrar ni salir en semanas. - Eric está buscando cámaras pero en esta zona no hay cámaras de tráfico.
Güvenlik kamerasının olay yerinde aldığı görüntü bu.
Esto es lo que el CCTV grabó del incidente.
Size Where the Bears Are 2. Sezon DVD'mizden bir kaç görüntü sunmak istiyorum.
Les voy a mostrar un adelanto de algo que está en nuestro DVD de la segunda temporada de "Where the Bears Are"
Karmaşık görüntü sorunları.
Problemas de complejos de imagen.
Brick televizyon kılavuzunu okudu ve görüntü içinde görüntü ortaya çıkıyor.
Brick acaba de leer el manual del televisor, y resulta que tenemos imagen dentro imagen.
Patolog için hiç de iyi bir görüntü değil.
No se ve bien para una patóloga.
- İşte çok sevdiğim bir görüntü.
Ahora, esta es una visión que me encanta.
Aklımda beliren güzel görüntü için teşekkürler.
Vaya. Una imagen preciosa. Gracias.
Ameliyathaneye röntgen görüntü netleştiricisi istiyorum.
Quiero un arco en C montado en el quirófano.
" Zamansız bir aşk, apaydınlık bir görüntü
Amor eterno, brillante como una cruz.
Az önce bir el kamerasından görüntü yakaladık.
Mira el video de seguridad.
Görüntü yönetmeni yani.
No, un director de fotografía.
Bu sabah görüştüğümüz görüntü yönetmeni bizi geri çevirmiş.
El... director de fotografía que conocimos esta mañana... nos ha rechazado.
* - Kendisi bir görüntü...
Es director de...
Ve bu da büyütülmüş görüntü.
Y este es el acercamiento.
Aklında Zero'ları uçurmak istediği bir görüntü var.
En su mente tiene una imagen de como deseaba que hubieran volado.
Bir iki görüntü. Ama efendim, kafamı kurcalıyor, tamam mı?
es solo un destello o dos... pero señor, está jugando con mi cabeza, ¿ vale?
15 yıl boyunca o görüntü beynimden silinmedi.
He tenido esa imagen en mi cabeza cada día durante 15 años.
RTCC'deki görüntü kaydı kayıp.
Las imágenes del centro de control han desaparecido muy oportunamente.
Dikkatinizi görüntü C'ye çekmek istiyorum.
Quiero que se fije en la Prueba C.
Bir numaralı görüntü : Bisikletle ekmek taşıyan Fransız.
Imagen N ° 1 : hombre francés en bicicleta llevando baguettes.
İki numaralı görüntü :
Imagen N ° 2 : Sousafón.
Üç numaralı görüntü : Ağzı maymun dolu timsah.
Imagen N ° 3 cocodrilo con la boca llena de monos.
Dört numaralı görüntü :
Imagen N ° 4 : Boa constrictor.
Altı numaralı görüntü :
Imagen N ° 6 :
Sugisawa Laboratuarı'nı o görüntü ile yok edebiliriz.
Con ese video podemos destruir al Laboratorio Sugisawa.
Baş dedektif nerede? Katil, bir görüntü yüklemiş.
El asesino ha subido un vídeo.
İnternete görüntü yüklemiş.
Ha puesto un video en internet.
Size bir görüntü daha göstereceğim.
Una última imagen para vosotros.
- İnternete cesedini gösteren bir görüntü koyduğu doğru mu?
¿ Es verdad que subió un vídeo y que muestra el cuerpo?
- Görüntü nereden?
¿ De dónde es esto?
Gözetleme videosundan size bir görüntü yolluyorum.
Os estoy enviando una captura de pantalla de la grabación de vigilancia.
Şematik görüntü, binanın arkasındaki bir ofiste olduğunu gösteriyor. ama oraya girmek için dar bir koridordan geçmelisiniz.
Los diagramas muestran una oficina en la parte trasera del edificio, pero tendréis que atravesar un pasillo estrecho para llegar allí.
Spektrometrede bir kez daha inceleyip, görüntü testleri yapmalıyım ama bu esnada RKBK testi yapayım.
Me gustaría analizarlo con el espectrómetro... y hacerle pruebas de imagen, mientras tanto, comencemos con la CCCK.
Buranın yüksek görüntü kaliteli bir sistemi olduğunda... - Senin aklın... başından...
¡ Cuándo a este sitio llegue la conexión en red vas a alucinar!
Daha bakılacak çok görüntü kaydı var.
Aún hay un montón de vídeos que revisar.
Güvenlik kamerasından alınan bir görüntü.
La captura de pantalla de una cámara de vigilancia.
Görüntü gerçek.
Es real.
Beş numaralı görüntü :
Imagen N ° 5 :