Kapatmak zorundayım Çeviri İspanyolca
187 parallel translation
- Kapatmak zorundayım.
- Tengo que cerrar. - Está bien.
Kapatmak zorundayım.
Tengo que colgar.
Bay Hall... Camı kapatmak zorundayım.
Ahora Sr. Hall, tendré que cerrar la ventana.
Hayır, şimdi kapatmak zorundayım.
No, no puedo seguir hablando, Jack.
Bir dakika, lütfen.Kapatmak zorundayım
Un momento. Willoughby, tengo que colgar.
Ve artık, sevgilim kapatmak zorundayım. Gelecekteki mutlu günlerin için en içten dileklerimle sevgili kocan...
Y ahora, mi amor, tengo que acabar, con mis más sinceros deseos para un futuro feliz.
Bak Raymond, kapatmak zorundayım.
Mira, Raymond, tengo que colgar.
Özür dilerim, kapatmak zorundayım. İncelemem gereken çok önemli bir dosya var.
Perdone que lo deje, pero tengo 2 importantes asuntos que atender.
Bayan Daniel, artık kapatmak zorundayım.
Sra. Daniel, ya tengo que cerrar.
Ama, kapatmak zorundayım.
Bueno, yo tengo que cerrar ahora.
Gözlerimi bir süreliğine kapatmak zorundayım.
He de cerrar los ojos un rato.
Paul, üzgünüm kapatmak zorundayım beni çağırıyorlar.
- Tengo que irme. Me llaman.
Tamam. Seni kapatmak zorundayım.
Está bien, voy a tener que apagarte.
Vi, artık kapatmak zorundayım. 1 saate kadar orada oluruz.
Estaré allí dentro de una hora...
Bak kapatmak zorundayım. Evet, yarın konuşuruz.
Alguien quiere llamar.
Kapatmak zorundayım.
Mira, ya no puedo hablar más.
Telefonu kapatmak zorundayım.
Tengo que colgar.
Kapatmak zorundayım.
Paguen, que voy a cerrar.
Şalter. Onu kapatmak zorundayım!
¡ A la caja de fusibles, debemos apagarlo!
Onu kapatmak zorundayım, yoksa hiçbir şey farklı olmayacak.
Pues tengo que cerrarla ahora o nada será distinto.
Sara, şimdi kapatmak zorundayım ama seni sonra ararım, sohbet ederiz.
Oye, Sara, me tengo que ir ahora... pero te llamo luego y hablamos.
Yedi bine kadar onun kayıplarını kapatmak zorundayım.
Tengo que cubrir su pérdida de unos siete mil dólares. Sí.
Kapatmak zorundayım anne Walter'ı benim için öp.
Má, me tengo que ir. Dale un beso a Walter.
Bak Ann, kapatmak zorundayım.
Tengo que cortar, ¿ bueno?
- Bak, artık kapatmak zorundayım.
Mira, tengo que irme.
Tamam, şimdi kapatmak zorundayım.
Esta bien, me tengo que ir ahora.
Kapatmak zorundayım, tüm rehineleri öldürmem lazım, tamam mı?
Tengo que colgar, es hora de matarlos a todos.
Toplantı var. Kapatmak zorundayım.
Tengo que dejarle, estoy reunido.
Çok özür dilerim ama şu anda kapatmak zorundayım.
Lo siento, ya se lo he dicho, tengo que colgar.
Kapatmak zorundayım.
Debo colgar.
Yedi bine kadar onun kayıplarını kapatmak zorundayım. Evet! Bekliyorum!
El tipo hace 20 veces lo que Dave Winfield hace en un año y habla con todo el mundo.
Kapatmak zorundayım.
Debo irme. Se me ha hecho tarde para una junta con el presidente Europeo.
Kapatmak zorundayım.
Tengo que salir.
Kapatmak zorundayım.
No puedo hablar más.
Kapıyı kapatmak zorundayım!
¡ Tengo que cerrar la escotilla!
Korkarım şu an kapatmak zorundayım, efendim.
Creo que tengo que cortar.
Kapatmak zorundayım!
¡ Ahí está!
Kapatmak zorundayım.
¡ En el canal 3!
Kapatmak zorundayım.
Cierro el canal.
Bunu size yapmaktan nefret ediyorum ama şu an kapatmak zorundayım.
Siento tener que hacer esto pero tengo que cortar.
Aksi takdirde bu yeri Pazartesi sabahına kadar kapatmak zorundayım.
Cerraran este lugar por completo el lunes por mañana...
Aksi takdirde bu yeri Pazartesi sabahına kadar kapatmak zorundayım.
Cerraran este lugar por completo el lunes en la mañana...
Çok güzel ama kapatmak zorundayım.
Eso es muy bueno, pero debo cerrar con llave.
Şimdi kapatmak zorundayım.
Necesito una pausa.
Şimdi izninle. Kapatmak zorundayım.
Ahora si me disculpas, tengo que cerrar.
Kapatmak zorundayım.
Tengo que irme.
Kapatmak zorundayım.
.
Bu tekkeyi kapatmak ve mühürlemek zorundayım. Yürü hadi!
- Tengo que cerrar y precintar.
Kapatmak zorundayım.
Sandy, me tengo que ir.
O halde parçacık akımını kapatmak zorundayız.
Tenemos que cerrar la fuente de partículas.
Siz istediğinize inanabilirsiniz, Leydi Hester. Fakat sizi uyarmalıyım eğer İtalya savaşı kabul ederse biz konsolosluğu kapatmak zorundayız.
Crea lo que quiera, Sra. Hester, pero debo advertirle... que si Italia declara la guerra... habrá que cerrar el consulado.
zorundayım 57
kapat 275
kapatın 81
kapatıyorum 105
kapattım 30
kapattı 55
kapat kapıyı 36
kapat onu 35
kapat çeneni 171
kapatıyoruz 88
kapat 275
kapatın 81
kapatıyorum 105
kapattım 30
kapattı 55
kapat kapıyı 36
kapat onu 35
kapat çeneni 171
kapatıyoruz 88
kapatma 86
kapatacağım 18
kapattık 19
kapatın şunu 42
kapatmam gerek 29
kapat şu kapıyı 24
kapatmam gerekiyor 16
kapatmam lazım 41
kapatmalıyım 98
kapat şunu 223
kapatacağım 18
kapattık 19
kapatın şunu 42
kapatmam gerek 29
kapat şu kapıyı 24
kapatmam gerekiyor 16
kapatmam lazım 41
kapatmalıyım 98
kapat şunu 223