Kr Çeviri İspanyolca
145 parallel translation
- Haklısın, delikanlı. Seni hayal krırıklığına uğratmasın.
- No debes desanimarte.
Çıkrık gibi onlar da tarih oldu.
Ahora ya está todo obsoleto como la rueda.
- Çıkrık nerede? - Kes sesini.
- Dónde está la rueca
Ama onaltıncı doğum gününde, gün batımından önce parmağına çıkrık iğnesi batacak ve ölecek.
Pero... antes de que el sol se ponga al cumplir ella 16 años... se pinchará el dedo... al usar una rueca de hilar... ¡ Y morirá!
Fakat Kral Stefan, yine de kızının hayatı için endişeleniyordu, bu nedenle krallıktaki tüm çıkrıkların yakılmasını emretti.
Pero el rey Estéfano... aún temeroso por la vida de su hija... decretó de inmediato... que todas las ruecas de hilar del reino... fuesen quemadas ese mismo día.
Böylece tüm çıkrıklar yakıldı.
Y así fue hecho
Bu da Çıkrıkçın.
La cenceta de verano.
Sana bir çıkrık vereceğim.
Te regalaré una rueca.
Ve tekne suda parçalana ve kuyunun çıkrığı kopana kadar.
Y el cubo se rompa sobre el agua. Y la rueda del pozo se quiebre.
Evet, Kessler'le birlikteydim, bir çıkrıkhanede çürümek istemiyorum
Sí, estuve con Kessler. No me pienso morir en la fábrica.
Oyun sahasında krıket kalesindeyken top ayaklarına ve kollarına geldiğinde, acınacak bir şey gibi görünürdü.
Parecía para nosotros ostentador... seguirle en el recreo en el patio, y darle en la espinilla con un palo de Cricket.
K.R., hava alanı yoluna saldırıyor.
El KR está intentando llegar a la carretera del aeropuerto.
Su çekti, - pek de leziz suydu - başında alelade bir çıkrık çevirdiği oldukça derin o doğal kuyudan.
Sacó agua... excelente agua, era también de un pozo natural, muy profundo sobre el cual había instalado un cabestrante.
Ekmek krıntısı ile çok güzel gidiyor.
Es una hermosa merluza con migas de pan...
225 bilgisayar, 5 takip ve şamandıra uydusu, 700 hücresel iletişim hattı, 50 tane çıkrık...
200 computadoras, cinco pantallas de satélite, 700 módulos de comunicación, 50 ruedas de molino...
- Çıkrık mı?
- ¿ Ruedas de molino?
- Çıkrığın var mı?
- ¿ Y protuberancias?
Daha hiç kullanmadığım bir çuval çıkrık var.
Tengo una bolsa llena que aún no he tocado.
# Çıkrıkları çevirin #
Acarreando las gavillas
Bilirsiniz, parası az olan bir kasaba, çıkrığın etrafında dönen katıra benzer.
Una ciudad con dinero es como la mula con la rueda de hilar.
KR 81452.
KR 81452.
Buradaki çıkrığa geçmeni istiyorum.
Toma este cabrestante.
Dili çıkrın!
Saquen su lengua.
Böyle bir çıkrık hiç duyulmamış ;
Un hilador que yo adoro,
Ve altın çıkrığını çevir sevgiyle.
Un hilo de amor dorado ponte tejer.
Çıkrık.
¡ Girando!
Arkasında bazı ekmek krıntıları bırakmış.
Podría habernos dejado algunas migajas de pan.
- Krımızı tercih ederim
- Prefiero tinto.
"Sür boyalı atı. Bırak çıkrık uçsun."
Hay que montar el pony pintado adonde nos lleve el carrusel.
Bakalım. 20bin var, yarı yarıya pay edelim.
Vamos a ver. Hay alrededor de 20.000 kr, asi que toca a 10.000 kr cada una.
Bu kürkün değeri 10bin'den fazladır.
Ese abrigo de piel cuesta más de 10.000 kr.
Aynı gün 500bin'i olan yaşlı kadını gömdüler.
El mismo dia enterraron a la anciana que ahorró 500.000 kr
Oldukça güvenilir bir kaynaktan çetenin krımızı başlıklı ve ince ayaklı yaşlı Norveçliler tarafından oluştuğu...
Oí de una fuente muy fiable que fue una banda de... ancianos noruegos pelirrojos de pies pequeños
Devam edecek... ( KR-ÇT )
CONTINUARÁ
Devam edecek... ( KR-ÇT )
Darenimo mirenai yumewo mite
Gelecek Bölüm KR-ÇT Her şeyin yazdığım gibi gitmesi inanılmaz.
Es ¡ mpres ¡ onante el como ocurre todo lo que escr ¡ bo
Devam edecek... KR-ÇT
Tuve un sueño que nadie pudo haber tenido
- İpeğini ipek böceği arkadaşlarımdan aldım ve kendi çıkrığımda eğirdim.
- Tomé la seda de mis amigos gusanos y la hilé con mi rueca.
Güzel değil mi, çıkrık döner gibi.
Qué bien le va el estribillo.
Ve bu altın çıkrığı da al yanına.
Toma este hilador de oro, y llevalo al castillo con presteza.
Satın aldığım şu çıkrığı görüyor musunuz?
Mire lo que he comprado.
Bu çıkrığa da ne oluyor böyle?
¿ Que clase de hilador este es?
Çıkrığım vızır vızır çalışacak ;
Gira y gira hilador querido,
"Bu KR 59, Çin yapımı"
Es un K-59.
Yeni çıkrık ile ilgili son yaygaraları duydunuz mu? - Anlaşmayı yaptığını sanıyordum. - Yaptım.
Nunca olvidaré la primera vez que la vi.
Önce adamlar, çıkrığı kurmazsam onu dışarı atmakla tehdit ettiler. Bana maliyeti 600 paund olacaktı.
La joven Srta. Beresford.
Çıkrık, ayırma odasında uçuşan iplikleri uzağa üfler. - İplik tüylerini işçilerin ciğerlerinden uzak tutmaya yardımcı olur.
Me rompí una aguja en el dedo, estaba tan nerviosa..
Bazı işçiler çıkrıkla çalışmak için daha fazla paraya ihtiyaçları olacağını iddia ettiler. - Ne? - Evet.
... y ella vendó mi mano con su propio pañuelo.
Bizim yolumuza çıkmak için uygun bir bahane için medet umuyorlar. Ben krıntıları istemiyorum, ben Mike'ı istiyorum!
No quiero migajas, ¡ quiero a Mike!
KR-ÇT
Y hará efecto después de los 40 segundos, al escribir el nombre de la víctima.
Devam edecek. ( KR-ÇT )
Darenimo mirenai yumewo mite
kruger 42
kramer 714
krishna 37
kristal 17
kristen 62
kristina 76
krusty 151
kronos 17
kraliçem 114
kraliçe 169
kramer 714
krishna 37
kristal 17
kristen 62
kristina 76
krusty 151
kronos 17
kraliçem 114
kraliçe 169
kralım 85
kralı 16
krug 19
kremlin 35
kris 77
kral 387
kral arthur 23
kral geliyor 18
krueger 17
kralımız çok yaşa 37
kralı 16
krug 19
kremlin 35
kris 77
kral 387
kral arthur 23
kral geliyor 18
krueger 17
kralımız çok yaşa 37